ANTALYA (AA) - Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, ülkede son dönemde basın özgürlüğü konusunun çok tartışıldığını belirterek, "Ancak, uzun yıllar basının içinde olmuş, Abdi İpekçi, Uğur Mumcu, Çetin Emeç, Ahmet Taner Kışlalı, Hrant Dink gibi gazetecilerin faili meçhul cinayetlere kurban gittiği dönemleri yaşayan bir kişi olarak, bugün 'Tayyip' manşetleriyle Sayın Başbakan'a hakaretler eden, istihbarat teşkilatımızla ilgili uluslararası hususları manşetlerden tartışan ulusal gazetelerimizi gördüğümde, Türkiye'de medya özgürlüğünün hangi dönemden daha geride olduğunu doğrusu merak ediyorum" ifadesini kullandı. 

Türel, 24 Temmuz Basın Bayramı dolayısıyla yayımladığı mesajında, tüm gazeteci, basın mensubu meslektaşlarının bayramını kutladığını aktardı. 

1980'lerde gazeteciliğe başladığını, gazete sahipliğinden muhabir, yazarlığa kadar basının her alanını yakından tanıdığını ve ülkede basının yaklaşık 30 yıllık tarihini içinden izlediğini belirten Türel, şunları kaydetti: 

"Milli ve yerel basınımız, bütün tarihi boyunca olduğu gibi yakın tarihte de bugün de maddi sıkıntılar içerisinde olmuştur. Son 20 yılda maddi sebepler, basım ve yayım teknolojisinde ve sistemindeki değişim sonucunda dünyada ve Türkiye'de basında tekelleşme önlenemez olmuştur. Basının sermaye ihtiyacı gazete fiyatlarıyla karşılanamaz olmuş, basın büyük şirketlerin ilanlarıyla yaşayabilir hale gelmiş, bu durum tekelleşmeyi hızlandırmıştır. Türkiye'de milli basının bölgesel ilaveler çıkarması ve günümüzde de internet gazeteciliği yerel basının gelişmesini engellemiştir."

Türel, tüm sıkıntılara rağmen bugün Türkiye'de basının bir gerçeğinin, Avrupa ülkelerine göre çok fazla sayıda gazete ancak çok düşük seviyede tiraj olduğunu bildirdi. 

"Diğer taraftan son dönemde ülkemizde basın özgürlüğü konusunun çok tartışıldığı da bir gerçektir" ifadesine yer veren Türel, açıklamasını şöyle tamamladı: 

"Ancak, uzun yıllar basının içinde olmuş, Abdi İpekçi, Uğur Mumcu, Çetin Emeç, Ahmet Taner Kışlalı, Hrant Dink gibi gazetecilerin faili meçhul cinayetlere kurban gittiği dönemleri yaşayan bir kişi olarak, bugün 'Tayyip' manşetleriyle Sayın Başbakan'a hakaretler eden, istihbarat teşkilatımızla ilgili uluslararası hususları manşetlerden tartışan ulusal gazetelerimizi gördüğümde, Türkiye'de medya özgürlüğünün hangi dönemden daha geride olduğunu doğrusu merak ediyorum. Elbette ki, ülkemizde demokrasinin ileri seviyede gelişmemiş olması, 'kayıt dışı siyasetin' mevcudiyeti ve basının 1990'lardan bu yana siyasi taraf haline getirilmiş olması, bu konuda sıkıntılara meydan vermektedir. Bununla birlikte demokrasimiz ilerledikçe siyasette ve medyada şeffaflığın artacağına ve halen devam eden sıkıntıların da sona ereceğine inanıyorum. Antalya Büyükşehir Belediyesi olarak tarafsız, doğru haber ve bilgi veren basınımızı hizmetlerimizi duyuran, haber ve tenkitleriyle bize yön veren, ulusal ve yerel demokrasimizin vazgeçilmez bir faktörü olarak gördüğümü de ilave etmek istiyorum. Bu düşüncelerle değerli meslektaşlarımın bayramlarını gönülden bir kere daha kutluyorum."