Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Başkanı ve Avrupa Kardiyoloji Derneği Kongre Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Bülent Görenek, 26 Eylül Dünya Kalp Sağlığı Günü nedeniyle önemli açıklamalarda bulundu.

Prof. Dr. Görenek yaptığı açıklamada, kalp sağlığının gelişen teknolojiye rağmen hala kötü sonuçlar oluşturabilecek bir hastalık olduğunu belirterek, "Kalp hastalıkları günümüzde ölümlerin en sık nedenidir. Özelikle "Kalp Krizi" çağımızın hastalığı olup gelişmiş teknolojik imkanlara rağmen hala kötü sonuçlar doğurabilen bir rahatsızlıktır. Kalp hastalıklarından korunmada diyet ve beslenme alışkanlıkları son derece önemlidir. Kalp damar hastalığı olan bir kişinin beslenmesine mutlaka dikkat etmesi gereklidir. Bu tür kişilere önerimiz, haftada en az 2 kez balık yemeleri, kırmız eti az tüketmeleri, katı yağlardan ve unlu gıdalardan uzak kalıp, meyve, sebze, kuru baklagil ağırlıklı bir beslenmeye yönelmeleridir" dedi.

"Şekeri bir düşman, yağlı yiyecekleri kalp dostu olarak nitelemek son derece yanlıştır"

Prof. Dr. Görenek, zaman zaman kolesterolün kalp sağlığı açısından önemli olmadığı yönündeki beyanları basından izlemekte olduklarını ifade ederek, "Hastalarımıza bu tür bu tür söylemlere kulak asmamalarını özellikle öneriyoruz. Çünkü kolesterol yüksekliğinin koroner arter hastalığı gelişimini tetikleyen ön önemli faktörlerden biri olduğu pek çok çalışmada gösterilmiştir. Tabi ki şeker (karbonhidrat) tüketimini de sınırlandırmak gereklidir. Ancak şekeri bir düşman, yağlı yiyecekleri ve kolesterolü bir kalp dostu olarak nitelemek son derece yanlıştır. Bu bakımdan hastalarımız hem şeker (karbonhidrat), hem yağ tüketimini mümkün olduğu kadar azaltmalıdırlar" şeklinde konuştu.

"Bazı söylemlerin etkisinde kalan hastalarımızın maalesef kolesterol ilaçlarını bıraktıklarına şahit olmaktayız"

Ayrıca Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Bülent Görenek, kalp hastalarının yanlış uygulamalarına da dikkat çekerek, "Kalp hastaları yemeklerinde katı yağlar yerine sıvı yağlar (zeytinyağı, ayçiçek yağı, fındık yağı) tercih etmelidirler. Bunlar tüm bilimsel otoritelerce ifade edilen gerçeklerdir. Ayrıca yine bazı söylemlerin etkisinde kalan hastalarımızın maalesef kolesterol ilaçlarını bıraktıklarına şahit olmaktayız. Bu tür yaklaşımlar ne yazık ki hastalarımızın sağlığını olumsuz yönde etkilemektedir. Bugün için kolesterol düşürücü ilaçların hekimin uygun gördüğü durumlarda kullanılmasının kalp krizi riskini azalttığını bilmekteyiz. Bu çok sayıda çalışma ile ortaya konulmuş, bilimsel kitaplarda, dergilerde ve ders kitaplarında yer bulmuş bir gerçektir. Hastalarımızdan hekimleri tarafından önerilmedikçe kolesterol ilaçlarını bırakmamalarını önemle istiyoruz" dedi.