Acıbadem Adana Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Gizem Akgül, mevsim değişikliğinin kişiler üzerinde meydana getirdiği etkilere karşı korunmanın yeterli ve dengeli beslenmeyle sağlanabileceğini belirterek, ilkbaharı yaşarken yaza hazır olmak ve ideal kiloyu korumak için beslenmede 5 öneride bulundu.

Günlerin uzaması, havaların ısınması, ağaçların taze tomurcuklar vermesi ile beraber ilkbaharın yaşandığı bugünlerde soğuk algınlığı ve ruh hali değişiklikleri ile daha sık karşılaşılıyor. Mevsim değişikliğinin kişiler üzerinde meydana getirdiği bu etkilere karşı korunmanın yeterli ve dengeli beslenmeyle sağlanabileceğini söyleyen Acıbadem Adana Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Gizem Akgül, ilkbaharı yaşarken yaza hazır olmak ve ideal kiloyu korumak için beslenme önerilerinde bulundu.

"KAHVALTIDA PROTEİN TERCİH EDİN"

Kış aylarının getirdiği hareketsizlik, mevsime bağlı olarak sebze-meyve çeşitliliğinin ve sıvı tüketiminin azalması gibi birçok faktör hem kilo alımına neden oluyor hem de bağışıklık sisteminin zayıflamasına yol açabiliyor. Bu nedenle ilkbaharda yeterli ve dengeli beslenmeye dikkat ederek bağışıklık sistemini tekrar güçlendirmek ve düzenli kilo vermenin mümkün olduğunu söyleyen Dyt. Gizem Akgül, güne özellikle kaliteli proteinlerin yer aldığı yumurta, süt, peynir gibi besinlerin olduğu bir kahvaltı ile başlanması gerektiğini belirtti.

"SIVI KAYBINA KARŞI BOL BOL SU İÇİN"

Havaların ısınmaya başlamasıyla kışın azalan sıvı tüketiminin de artırılması gerektiğine dikkat çeken Dyt. Akgül, "Bireyin günlük ihtiyacı olan su tüketimini artırması gün içerisinde o kişinin performansının artmasına ve vücudunda oluşabilecek ödemlerin önlenmesine yardımcı oluyor. Serinlemek için şekerli ve asitli gıdalar yerine suyun tercih edilmesi öneriliyor. Çay-kahve gibi içecekler de idrar söktürücü olduğundan suyun yerini tutmuyor. Bu nedenle su içmek için susamayı beklemeyip, her gün mutlaka 10-12 bardak su tüketmeye özen gösterin" şeklinde konuştu.

"SEBZELER BAĞIŞIKLIĞI GÜÇLENDİRİYOR"

"Kışın getirmiş olduğu tekdüzeliğin aksine ilkbaharda rengarenk ve çeşitli türlerde meyve-sebzeler tezgahları süslemeye başladı bile" diyen Dyt. Gizem Akgül, günlük meyve ve sebze tüketiminin 4-5 porsiyon civarında tutulmasına özen gösterilmesini önerdi. Diyetisyen Akgül, posa alımının yararlarını şöyle anlattı:

"Günlük posa ihtiyacını karşılamak sindirim sisteminin çalışmasına yardımcı olurken bağışıklık sistemini de güçlendirerek pek çok akut ve kronik hastalığa karşı koruyucu görev üstleniyor. Beyaz sebzeler bağışıklık sistemini güçlendirirken, yeşil sebzeler de detoks etkisi gösteriyor. Sarı renkli sebzeler cilt güzelliğine destek oluyor. Mor sebze ve meyveler ise sinir sisteminin korunmasına yardım ediyor. Kırmızı renkli sebze-meyveler de kalp hastalıklarına ve kansere karşı koruyucu etki sergiliyor."

"BALIK TÜKETİMİNİN ARTIRILMASI GEREK"

İnsan vücudunun ve bağışıklık sisteminin en iyi dostlarından biri olan balığa bu mevsim de haftada en azından 2 kere sofralarda yer açılmasını öneren Dyt. Gizem Akgül, "Yapılan bir araştırmada ortaya çıkan sonuçlara göre, balık başta olmak üzere Omega-3 yağ asitleri bulunan besinler kalp sağlığını koruyor ve kalp krizi sonrası ani ölümleri azaltıyor. Balıklarda bulunan bazı yağ asitleri kan basıncını düşürmede etkili oluyor. Balığın içerdiği Omega-3 yağ asitleri sayesinde özellikle mevsim geçişlerinde baş gösteren depresyona karşı korunarak mutluluğun artması sağlanabiliyor. Balık tüketmekten hoşlanmayan kişilerin uzman bir hekimin yönlendirmesiyle Omega-3 takviyesi alması öneriliyor" ifadelerini kullandı.

"SPOR YAPMAYI YAŞAM BİÇİMİ HALİNE GETİRİN"

İlkbaharın gelmesi ile beraber sadece ev ortamında değil; kır parkurlarında hatta trafiğin az olduğu sokaklarda bile rahatlıkla egzersiz yapılabileceğini belirten Dyt. Gizem Akgül, "Spor yapmayı bir yaşam biçimi haline getirin. Haftada 4-5 kere 30-45 dakikalık egzersizler yapmaya özen gösterin" diyerek haftada ortalama 150 dakikalık egzersiz yapılması gerektiğini söyledi.