Seyran Park
Doğa Veteriner Kliniği
SON DAKİKA
Asayiş 21 Şubat 2018 - 14:58 Yorum: 0

Abidin Ünal: "Ahmet Özçetin ’Bozulan ayarları düzeltiyoruz’ dedi"

Eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Abidin Ünal, darbeciler tarafından derdest edilmesinin ardından Akıncı Üssü'ne götürüldüğünü belirterek,...

Abidin Ünal: 'Ahmet Özçetin ’Bozulan ayarları düzeltiyoruz’ dedi'

Eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Abidin Ünal, darbeciler tarafından derdest edilmesinin ardından Akıncı Üssü'ne götürüldüğünü belirterek, "Sola döndüğümde Ahmet Özçetin'i gördüm. Bana, "Bozulan ayarları düzeltiyoruz" dedi. Ben de, "Sizin ayarlarınız bozulmuş, Allah size akıl versin" dedim" ifadelerini kullandı.

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında Genelkurmay Başkanlığındaki eylemlerle ilgili aralarında sözde "Yurtta Sulh Konseyi" üyelerinin de bulunduğu 221 sanık hakkında açılan davanın görülmesine devam edildi. Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Cezaevi Kampüsündeki duruşma salonunda görülen davaya sanıklar, taraf avukatları, müştekiler ve sanık yakınları katıldı. Eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Abidin Ünal, davanın bugünkü celsesinde müşteki sıfatıyla dinlendi. 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Korgeneral Mehmet Şanver'in kızının düğününde olduğunu anımsatan Ünal, uçakların havada olduğunu öğrendiğini dile getirerek, saat 20.30'da Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'ı arayarak durumu öğrenmek istediğini ancak Akar'ın toplantıda olduğunun söylenildiğini kaydetti. Saat 22.10 sıralarında Ankara üzerinde F-16'ların uçtuğunu öğrendiğini anlatan Ünal, bunun üzerine bir darbe teşebbüsü olduğu fikrine kapıldığını söyledi.

"Birliğinden uçak kalkan Divan-ı Harplik"

Ünal, Akıncı Üssü'nün eski Komutanı darbe sanığı Hakan Evrim'i aradığını ifade ederek, "Ona bu uçakların kendisinin olup olmadığını sordum. Bana "Evet" cevabını verdi ve "Durum bildiğiniz gibi değil, sizin de benim de hayatım tehlikede" dedi. Ona uçakların kalkmayacağı yönünde emir verildiğini söyledim. O da "Talimat öyle. Kaldırmak zorundayım" karşılığını verdi ve telefonu kapattı. Salondaki generalleri topladım ve "Birliğinden uçak kalkan Divan-ı Harplik" dedim" ifadelerini kullandı.

Akın Öztürk'e ulaşmaya çalıştığını, birkaç kez aramasından sonra Öztürk'e ulaşabildiğini aktaran Ünal, "Ona, "Akın Paşam neredesin?" diye sorduğumda torunları ile birlikte olduğunu söyledi. Uçakların uçuşunu duyup duymadığını sordum, bana "Gece uçuşu var diye düşünüyorum" cevabını verdi. Bunun üzerine "Cuma akşamı ne zaman uçuş olmuş ki? Bunlar galiba darbeye kalkışmışlar, derhal müdahale et ve bana bilgi ver" dedim" diye konuştu.

"Benden sonra emir komuta sende"

Ünal, darbeci General Semih Terzi'nin iki uçak istediğini öğrendiğini, verilmemesi yönünde talimat verdiğini belirterek, Terzi'nin de kendi uçağıyla Ankara'ya gelmek zorunda kaldığını söyledi. Bir müddet sonra bir grup askerin düğün salonuna girdiğini ve kendisini dışarıya çıkarmaya çalıştığını anlatan Ünal, Şanver'e dönerek "Benden sonra emir komuta sende" dediğini kaydetti. Ünal, ilk önce helikopterle Sabiha Gökçen Havalimanı'na, ardından da Akıncı Üssü'ne götürüldüğünü dile getirdi.

"Ahmet Özçetin, "Bozulan ayarları düzeltiyoruz" dedi"

Ünal, konuşmasına şöyle devam etti:

"Beni getiren ekip 141. Filo'ya gitmek varken beni arkadan dolaştırıp arka kapıya götürdüler. "İşte hemşehrim bak faaliyeti görüyorsun" gibi mesaj verdiklerini düşünüyorum. İsimlikleri sökülmüştü. Sola döndüğümde Ahmet Özçetin'i gördüm. Bana, "Bozulan ayarları düzeltiyoruz" dedi. Ben de, "Sizin ayarlarınız bozulmuş, Allah size akıl versin" dedim. Ahmet Özçetin bana bir kapıyı gösterdi. Orası 141. Filo'nun kozmik bürosuydu, daha sonra arşiv odasına döndürülmüştü. İçeride dökük bir sandalye ve pis bir masa vardı. Bana, "Sen busun" mesajını verdiklerini düşündüm. Telefonlarımı aldılar."

Ünal, sabah saatlerinde Akıncı Üssü'nün bombalandığını duyduğunda, "Eskişehir görevini yaptı" dediğini söyledi. Saat 13.30 sıralarında kapısının zorlandığını, içeriye Akın Öztürk'ün girdiğini dile getiren Ünal, "Bana "Sen burada mısın?" dedi. Gece boyunca Genelkurmay Başkanı Akar'ın talimatıyla darbecileri vazgeçirmeye çalıştığını anlattı. Genelkurmay Başkanının sabah helikopterle ayrıldığını, kendisinin gitmek istemesine rağmen Genelkurmay Başkanının kalması için ısrar ettiğini söyledi. İki kez helikopterle gitmeye teşebbüs ettiğini ancak ateş edildiğini anlattı" şeklinde konuştu.

"Affetmek benim değil devletin işi"

Ünal, "Bir personel saat 15.00 sıralarında gelip telefonlarımı bana bıraktı. "Komutanım beni affedin" diyerek ağladı ve elimi öptü. Ben de "Affetmek benim değil devletin işi" dedim. Daha sonra "Bombalamak kimin aklı?" dediğimde "Ortak akıl" gibi bir genel cevap verdi" dedi.

Darbe teşebbüsünde bulunarak TSK'nın ve Hava Kuvvetleri Komutanlığının imajını zedeleyen darbecilerden şikayetçi olduğunu söyleyen Ünal, davaya katılma talebinde bulundu.

Haber Kaynağı: İhlas Haber Ajansı
İHA İhlas Haber Ajansı tarafından geçilen tüm Haberler, bu bölümde Malatya Güncel Haber editörlerinin hiçbir editoryal müdahalesi olmadan otomatik olarak ajans kanallarından geldiği şekliyle yer almaktadır. Girilen Haberler alanında yer alan haberlerin hepsinin hukuki muhatabı haberi geçen ajanslardır.
Malatya Haber
Malatya Haber
Malatya Güncel Haber