Hukukçular, adliyelerdeki güvenlik önlemlerini AA muhabirine değerlendirdi.

Türkiye Barolar Birliği (TBB) Genel Sekreteri İzzet Güneş Gürseler, kötü örneğin emsal olamayacağını vurgulayarak, Avukatlık Yasası'nda yalnızca "ağır cezalık suçüstü olmadıkça avukatın üstü aranamaz" hükmünün yer aldığını anımsattı.

Avukatların, adliyelere ve diğer yerlere girişlerinde güvenlik cihazlarından geçtiğine işaret eden Gürseler, "Sadece Ankara Adliyesi'nde iki ayrı cihaz var. Biri avukatların, biri vatandaşın geçtiği. Avukat cihazdan geçerken Barokartı'nı tanıtıyor, çantasını da makineye koyuyor ve geçiyor. Bir tek elle arama yok." dedi.

Avukat Alparslan Aslan'ın Danıştay'a düzenlediği saldırının ardından alınan önlemlerde artış olduğunu vurgulayan Gürseler, "Biz de o noktada duyarlılık gösterdik. Zaten Barokart sistemini, X-ray cihazlarını biz yapıyoruz, adliyelerle birlikte çalışıyoruz.  Yasadaki düzenlemelerden kaynaklanmıyor bunlar, gerekligüvenlik tedbirleri var. Önemli olan o güvenlik zafiyetini aşmak" ifadelerini kullandı.

"Adliyelerde güvenlik zaafı bulunuyor"

Hukukçular Birliği Vakfı Başkanı Alaaddin Varol da adliyelerde güvenlik zaafı bulunduğunu öne sürdü. Varol, "Burada sadece sorun, avukatların adliyeye girmesi veya üstünün aranması konusu değil. Daha kapsamlı bir çalışma yapılması lazım. Bu tür eylemi yapabilecek bir insan, eylemi yapmayı göze alan bir insan bu eylemi her kılıkta yapabilir" şeklinde konuştu.

"Herkes X-ray cihazından geçirilir"

Hukukçular Derneği Başkanı Cavit Tatlı da yaşanan sorunlara daha genel açıdan bakılması gerektiğini belirterek, "Eğer adliyelerde ciddi bir sorun olduğu düşünülüyor ise yapılması gereken şey, cezaevlerinde uygulanan sistemdir. Yani orada çalışan herkes, X-ray cihazından geçirilir" diye konuştu. 

Güvenlik sorununun çözümü için adliyelerde çalışan herkese kartlı geçiş sistemi uygulanmasını öneren Tatlı, adliyeye giriş-çıkış kapılarının arttırılması gerektiğini söyledi.