Türk Hareketi Aydın İl Temsilcisi, Mersin MEYDER Onursal Başkanı, Esirgenmiş Hayatlar Kurucusu, Teşkilattan Sorumlu Başkanı, Atatürk Devlet Hastanesi Birim Sorumlu Memur Nuri Yılmaz Ergül yaşanan olaylarla ilgili ve Aydın sağlık camiasında FETÖ yapılanmasının hat safhada olduğunu söyledi.
AYDIN - Başkan Nuri Yılmaz Ergül ile yaptığımız özel haberimizi 10 Temmuz 2020 tarihinde, “Aydın Atatürk Devlet Hastanesinde Neler Oluyor” başlığı altında yayınlamıştık.
Başkan Yılmaz, “Bu kez kumpaslar daha da genişledi AK Parti Aydın Milletvekillerine, hastane müdürüne ve hastanede çalışan garibana kadar saldırıyorlar” dedi.
“FETÖCULAR MİLLETVEKİLLERİNE KUMPAS KURUYORLAR”
“Aydın kamuoyunun da bildiği gibi sizin gazetenizde biz daha önce, “Aydın Atatürk Devlet Hastanesinde Neler Oluyor” başlığı altında haber yapmıştık, camiamızdaki FETÖ’cülerden bahsetmiştik. O günden bu güne kadar takip ettiğimiz, üstüne düştüğümüz olaylar hala gündemde sıcaklığını koruyor. Geçen gün medyaya düşen olaylar, bazı milletvekili hakkında ‘birilerini dövmüş, odasına çağırmış, yok öbürü başka bir şey demiş. Aslında gerçekçiliği şu! Hastane içerisine gittiğim gün izin almak için hastanede çalışan bir bayan arkadaşımız ismi bende kalsın bu arkadaşımız ‘A. Debreli’ ile kavga ediyor. A. Debreli bu arkadaşımıza diyor ki, “O, Rıza Posacı’ya söyle elimde belgeleri var! Bunları FOX TV'ye vereceğim, onu da bitireceğim ayağımın altından çekilsin” diyor.
Bu olay daha sıcaklığını korur iken diğer vekilimiz Sayın Metin Yavuz hakkında ofisine çağırarak dövdü gibi iddialar gündeme düştü. Biz sizinle yapığımız haberdeki haklılığımızı nasıl ispatlıyoruz, bunlarla yaşanan bu olaylarla ispatlıyoruz.
A. Debreli KUMPAS ÜSTÜNE KUMPAS KURUYOR!
S. Debreli (dövüldüğünü iddia eden kişi), G. Kandilli arkadaşımıza bir mesaj atıyor tehdit ediyor o da yetmiyor KUMPAS kuruyor. S. Debreli gidiyor ben milletvekilinin danışmanıyım diye ismi ‘bende kalsın’ bir kadın doktora, “sen bununla sorun yaşadın, sen benden yana olursan biz bu G.Kandilli bitiririz, ben bunu il dışına süreceğim, hatta Atatürk Devlet Hastanesi müdürünü de süreceğim” diyor. Bu duyumlar bana geldiğinde gerçekliliğini araştırdım ve attığı mesajı ulaştım sizinle paylaşacağım.
A. Debreli Aydın Devlet Hastanesinde çalışırken orada görevli Z. Pınarcı arkadaşımızın hakkında da bir kumpas kurdu, A. Debreli arkadaşımız Z. Pınarcı’ya dava açtı. Yargı ‘kovuşturmaya yer olmadığına karar’ verdi. Bunların dışında Atatürk Devlet Hastanesine bir gece geliyoruz biz, A. Debreli hastane müdürüyle arası iyi iken, hastane çalışanı bir kadına, “olmadık iftiralar atarak ahlaksızca hitamlarda bulunuyor. Bu kadını buradan göndereceğim diyor. Bizim Özlük İşlerinde çalışan bir ablamız var onu da buradan göndereceğim, benim kocam milletvekilinin danışmanı” diyor.
“İHALELERDE YOLSUZLUK MU VAR!”
Benim bu olayları toplayıp üstü üstüne koyduğumda, N. Cimcir’in A. Debreli’yi nasıl kullandığı ve nasıl kışkırttığı ve nasıl kumpaslar kurdukları hepsi ortada. Bir de merak edilen bir soru? Bu S. Debreli altında son model bir arabayla geziyor(400-500 bin TL) değerinde, bu adam devletin lojmanında kalıyor gayet normal ama bu arabayı nasıl aldı? S. Debreli karısı A. Debreli ile sürekli yurt dışı gezilerine gidiyor, tatile gidiyor. Bu paralar nerden geliyor, karı koca aldıkları maaş belli iki memur, maaşlarının ortalaması belli, kim destekliyor? Ve bunlar sürekli yurtdışına nasıl çıkabiliyor. Demek ki bu ihalelerde bir olay var ki bunların hep üstü kapanıyor. Karısı A. Debreli, kocası S. Debreli 4 kez davası açıyor, mahkemelik oluyorlar A. Debreli kocası S. Debreli’ye ceza aldırıyor ama kocası bundan ayrılamıyor. Düşündüğüm zaman ihalelerde yolsuzluk yaptığı için mi yoksa başka bir neden mi var.
Aydın Devlet Hastanesin şefi Z. Pınarcı beye kurulan kumpas ve yalanlar, iftiralar oda yetmiyor, Aydın Devlet Hastanesi eski müdürü G. Kandilli beye S. Debreli tehditvari mesaj atıyor, “ İşte şuan milletvekiliyle birlikteyim” diyerek tehditler savuruyor, bu cüreti kendinde nasıl buluyor.
“DESİN BİR ŞEY OLMAZ”
Bizim hastane müdürümüze de komplo kurdular, bu konuyla ilgili Başhekim N. Kocakaplan yanına gittiğimde bizzat söyledim hatta İl Sağlık Müdürlüğüne yazılarda yazdım. Başhekime “N. Cimcir sizin için FETÖ’cü olduğunuzu söylüyor ve çocuklarınızı 17-25 den sonra mezun olana kadar devam ettirdiğinizi ve sizin O. Koç ile dernek kurup FETÖ’ye para topladığınızı söylüyor dedim.
Başhekim N. Kocakaplan bana verdiği cevap, “desin bir şey olmaz” ne düşünmeliyim, Atatürk Devlet Hastanesi’nde bilmeyen yok bu konuyu.
Sayın Başhekim size bu yaftayı vuran, bu lafları söyleyen adama hiçbir şey söylemediniz! Bir hastanenin namusu ‘Evrak Kayıt Birimi’dir. Sizin hastane müdürünüze kumpas kuranları evrak kayıt birimden alamadınız. Savcılık konuyla ilgili kamera görüntüsü istedi gelen gizli evrak direk önlerine düştü, evrak kayıt birimde çalıştıkları için. Bu iş nasıl olacak! İnsanlar oraya nasıl gelip evrak kayıttan evrak geçirecek ve şikayetçi olacak, yazamıyorlar direk İl Sağlık Müdürlüğüne yazıyorlar.
Buda yetmiyor bizim hastanede çalışan güvenlik görevlisi adama A. Debreli gidiyor, “sakın orda burada yalancı şahitlik yapma seni bitiririm bak, seni buradan sürerim ha diyor” parmak sallıyor kamera kayıtlarında mevcuttur. Güvenlik görevlisi de Efeler Polis Karakoluna giderek şikayetçi oluyor ve İl Sağlık Müdürlüğüne giderek A. Debreli’nin kendisine tehdit ettiğine dair dilekçe veriyor.
Bu kadın herkesi tehdit etme yetkisini nereden aldı, diğer bayan personelimize hakkında uygunsuz ifadeler kullanaraktan sağa, sola yazılar yazıyor ve iftira atıyor. Bunları da geçtim bu S. Debreli bir milletvekiline hem de iktidar vekiline nasıl kumpas kurabiliyor? bu S. Debreli’nin arkasındaki güç kim? her yerde ben milletvekilinin danışmanıyım diyor kim bu milletvekili? Camiamız merak ediyor ama ben bu vekilin ismini biliyorum, kendisi açıklasın.
“BELGE BİLGİ BENDE GEREKLİ YERLERE VERECEĞİ”
Ankara’dan geldim ayağımın tozuyla saati ve günü geldiğinde, gerekli yerlere açıklama yapacağım.
Bu yurt çocuklarını kim veya kimler kullanıyor? Tabi ki N. Cimcir kullanıyor. N. Cimcir bu A. Debreli’yi kullanırken, kumpasın içine sokarken, kocası S. Debreli neden hiçbir şey yapmıyor ve seyirci kalıyor çok merak ediyorum.
Bu kız sürekli bir şeyler uyduruyor ‘o bana taciz etti, bu bana taciz etti, kocasını milletvekili dövdürmüş’ nedir bu ya. Başhekim oradan hiçbir şey yapmaz, Başhekim neden bu kadar duyarsızlık ve sessizlik içerisinde çok merak ediyorum. Senin idarecine müdürüne kumpas kuruldu sen kılını bile kıpırdatmadın. İl Sağlık Müdürü Osman beyle görüşüyorum, “ya biz onun dediğini kale bile almıyoruz” diyor. Bu ne biçim iş hem kale almıyoruz diyorsun hem de hastanenin namusu olan Evrak Kayıt Birimde çalıştırıyorsun! Gizli evrakların hepsi oradan geçiyor. Neden ve niçin bunu açıklayamıyorlar, söyleyemiyorlar.
Ben Nuri Yılmaz Ergül Türk Hareketi Aydın İl Temsilcisi olarak, sizin aracılığınızla Sayın Valime, Sayın Cumhuriyet Baş Savcıma, Sayın İl Emniyet Müdürüme, Sayın İl Sağlık Müdürüme lütfen Sayın Valimle biraraya gelin ben size bu FETÖ kumpasını belge belge anlatayım, belge belge isimleri vereyim, belge belge sonuçlerı açıklayayım, Aydın’da FETÖ’cüler temizlenmedi. Bu FETÖ’cüler hareket halinde.
“FETTULLAH GÜLEN’İN ASKERLERİYİZ”
BU FETÖ’cüler nasıl çalışıyor, bu FETÖ’cüler insanları nasıl kumpas kuruyorlar. Hangi ihalede devlete 5,5 Milyon TL zarara uğratan kim? arkasındaki mütahitler kim? Bunların arkasında kim var? Bunları destekleyen kim? Bu kodamanların ismi ne! Hepsini açıklayayım. Ben kimseden korkmuyorum, Antalya’dan özellikle Aydın’a geldim ve hepsini tespit ettim. Ne demek ya bir müdüre ‘onlar Menzilciyse biz de Fettullah Gülen’in askerleriyiz diyenler’ kim bunlar? Bende saklı. O zaman oradaki Sendika başkanı kim? bende saklı. Hepsini biliyorum. Bu adamlar hala hastanede çalışmaya devam ediyorlar. Ayrıca Atatürk Devlet Hastanesi’nde başka olaylarda var! BUNLARLA ilgili Sayın Valimle bizzat görüşmek istiyorum. Hastanedeki verilen zararlar, hastaneye verilen zararların hadi hesabı yok. Bu hastanede hiçbir şey düzgün gitmiyor! Neden ve niçin düzgün gitmediğini, hastane içinde ve dışında çalışan FETÖ’cülerin nasıl devletin işlerini böyle kumpas kurduklarını, Sayın İl Sağlık Müdürüne buradan sesleniyorum, “sizin bürokratlarla, üstteki siyasetçilerle her görüşmenizin bilgisini o X kişiye kim veriyor? onu da biliyorum. Sizin görüştüğünüz, emek verdiğiniz, bu Aydına geldik geleli çalıştığınız olayları baltalayan kişiye de biliyorum.
Size küçük küçük kumpas kuran kim? onu da biliyorum. Ona haber gidiyor telefonla yanınıza kim gelse, kimle görüşseniz ona haber gidiyor. Oda sizden önce tepedeki FETÖ gurubuna haber veriyor, onlar devreye giriyor, sizin işlerinize de engel oluyor” dedi.
Nuri Yılmaz Ergül son olarak “Aydın Valisi Sayın Hüseyin Aksoy Mersin Valisi olarak görev yaptığı yıllarda bende Mersin İl Milli Eğitim Müdürlüğü kadrosundan Valilik makamında çalışıyordum.
Kendisi Aydın için büyük bir nimettir, değerli bir devlet adamımızdır bu konuların üzerine gideceğini biliyorum. Bende devletim için ne gerekiyorsa yapmaya hazırım” diyerek sözlerini tamamladı.
YeniUfuk ÖzelHaber: Gezgin Değirmenci
NÖBETÇİ ECZANELER 
