Van'ın Tuşba Belediye Başkanı Doç. Dr. Fevzi Özgökçe, 1 Eylül Dünya Barış Günü nedeniyle mesaj yayımladı.

Tuşba Belediye Başkanı Doç. Dr. Fevzi Özgökçe, yayımladığı mesajda, "Demokrasinin ve özellikle milli iradenin giderek önem kazandığı günümüzde; insanların huzur, güven ve mutluluk içinde yaşamasının temel koşulu, barış ve kardeşlik ortamının sürekliliğini sağlamaktır. Bu nedenle dünyamızın geleceği için en anlamlı günlerden biri de "1 Eylül Dünya Barış Günü'dür. Barış ve kardeşlik olmadan demokrasi, demokrasi ve halkın hür iradesi olmadan da barış olmaz. Bu nedenle barış ve istikrar ortamını bozucu bölgesel anlaşmazlıkların, şiddet ve terör hareketlerinin önlenmesi, herkesin üzerine düşen görev ve sorumluluğun bilinciyle hareket etmesi gerekmektedir. Bizler de bu sorumluluğun bilinciyle hareket etmekteyiz. Tuşba Belediyesi olarak birbirinden ayrılmaz bir bütün olarak gördüğümüz barışın, huzurun ve kardeşliğin bölgemizde en güzel şekilde yaşanması için tüm imkânlarımızı seferber etmekteyiz. İmkânlarımızı halkımızın barışı, refahı ve birliği için seferber etmek boynumuzun borcudur. AK Parti yönetimlerinin özelde yerel yönetimler, genelde ülke yönetimi anlayışı, bu bilinç ve yapı içerisindedir. Nitekim Türkiye geldiği nokta itibariyle devlet olarak çok güçlü, milletiyle birlik ve beraberliğini tesis etmiş, kalkınmasıyla gelişmesiyle dünya lideri olabilecek bir konuma ulaşmış durumundayken, özellikle iç ve dış mihrakların, şer odaklarının ülkemiz üzerindeki aynı anda hayata geçirdikleri başta 15 Temmuz olmak üzere Türkiye'nin kalkınmasına, huzuruna yapılmış olan darbe girişimi, yine uzun yıllardır memleketimizin barış ve kardeşliğini bozmaya yönelik tüm terör olayları manidardır. Tüm bu beyhude şer odakları, üst aklın taşeronlarının bölgemizde özellikle serhat şehir olan; kardeşliğin, muhabbetin başkenti olan Van'da insanlarımız 27 gün boyunca kardeşliğimizin, huzurun ve barışın simgesi, barışın bir adası olacak ilimizde Türkiye Cumhuriyeti'nin dünya liderliği yolunda hak ettiği konuma gelebilmesi adına, birlik ve beraberlik adına tam bir kenetlenme, bir kardeşlik havası oluşturmuş, yüz binlerin katılımıyla taçlanarak nihayetlenen darbeye ve teröre karşı yürüyüşler özellikle art niyetlileri, vatan hainlerini ve taşeronları fazlasıyla korkutmuştur. Suriye, Mısır, Irak göz önündeyken cennet memleketimizin birliğine, beraberliğine, kardeşliğine herkesin katkı sunması gerekiyor. Hiç ummadık bir yerde insanlarımızın, sivil vatandaşlarımızın ve özellikle savunmasız insanlarımızın sinsice bombalanarak toplumun huzurunu bozanlara Türkiye şu tek cevabı veriyor. Biz kardeşiz, kardeşlik memleketi olan Van'ın ve ülkemiz Türkiye'nin huzurunu kimse bozamayacaktır. Bu birlik ve beraberliğimizin simgesi olan ezanlarımızı kimse susturamayacaktır. Türkiye Cumhuriyeti'nin al bayrağını hiç kimse indiremeyecektir. Herkes şunu çok iyi bilsin ki; artık burada Türk'üyle Kürt'üyle Arap'ıyla Çerkez'iyle bu birlik ve beraberliği gördük. Lütfen, bu masum insanların kanını kimse dökmesin ve özellikle buradan Kürt kardeşlerimize sesleniyorum, burada artık yeter diyoruz. Edi bese diyoruz; çünkü burada yaşayan çocuğumuzun, yaşlımızın, kadınımızın, gencimizin vefatı birilerinin ekmeğine yağ sürüyor. Özellikle güzelim ülkemiz Türkiye'mizin gelişmesine ve kalkınmasına engel oluyorlar. Onun için ben tüm vatandaşlarımızın, tüm Müslüman kardeşlerimizin bir an evvel Türkiye'nin gelişmesi ve kalkınmasına yardımcı olmalarını ve aynı zamanda iç dış mihrakların yaptıkları bu hain tuzaklara izin vermemelerini diliyorum. İstiklal Savaşı'nda ve 15 Temmuz 2016'da tek vücut halinde hareket ederek destanlar yazan bu aziz milletin, bugün de Türkiye'de, bölgede ve tüm dünyada barış, özgürlük ve istikrarın güvencesi olmaya devam etmektedir. Türkiye tüm üst akıllara rağmen bugünde dünyada üstlendiği barışçıl politikalarıyla, dünya halklarının ve özellikle emperyalist güçlerin yıllardır tarih sayfasında silmek istedikleri mazlum ve masum Müslümanların gelecek yarınlara umut ve güven kaynağı ve teminatı olmaktadır. Ülkemizde huzurun sağlanması ve komşu ülkelerdeki yönetim boşluğu ve istikrarsızlık sonucu başta Fırat Kalkanı olmak üzere yurt içinde ve yurt dışında yapılan operasyonların hedefi huzurlu ve istikrarlı bir ülkenin yanı sıra hem bölgenin hem de tüm dünyada barış, özgürlük ve istikrarın güvencesi olmaya devam etmektir. Bu duygu ve düşüncelerle tüm ülkemizin, bölgemizin ve Tuşbalı kardeşlerimin Dünya Barış Günü'nü kutluyor; mutluluğa, huzura, sevgiye, hoşgörüye, kardeşlik ve evrensel barışa hep beraber kucak açmaya davet ediyorum" dedi.