Diyarbakırlı 27 yaşındaki Kadri Özdemir, yaklaşık 13 yıl diyaliz makinesine bağlı yaşamını sürdürdü. Bu süre zarfında su içemeyen Özdemir'i umutlandıran haber 3 hafta önce Malatya'dan geldi. Yapılan bağışın ardından geçirdiği başarılı operasyonla sağlığına kavuşan Özdemir'in ilk işi olarak kana kana su içmek oldu.

Bişar Özdemir'in 7 çocuğundan biri olan Kadri Özdemir, 14 yaşına kadar normal çocuklar gibi hayatını sürdürdü. Bir gün aşırı yorgunluk ve halsizlik şikayetleriyle hastaneye başvuran aile, Kadri'nin böbrek yetmezliği hastalığı olduğunu öğrendi. Kadri'den önce bir çocuğunu yine böbrek yetmezliği nedeni ile kaybeden baba Bişar Özdemir, hastalığı süresince çocuğunun başından bir an olsun ayrılmadı.

Yaklaşık 3 hafta önce Kadri'nin babasıyla yaptığı "Baba bunca senedir bana bir böbrek bulamadın, artık sıkıldım" demesinin ardından Bişar Özdemir'in telefonu çaldı. Organ naklinde ilk sırada yer alan Kadri İçin, Malatya'dan bağış olduğunu duyan baba Özdemir, oğluyla birlikte apar topar Dicle Üniversitesi Hastanelerine gitti. Burada yapılan nakille tekrar hayata tutunan Kadri, odasına geçtikten sonra ilk iş olarak 13 sadece uzaktan baktığı suyu yudumlamak oldu.

Artık kana kana su içebiliyor

Yaşadıklarıyla ilgili İHA muhabirine açıklamalarda bulunan 27 yaşındaki Kadri Özdemir, 13 yıldır diyalize bağlı yaşadığını ve bu süre zarfında suya hasret kaldığını söyledi. Hep acı çektiğini belirten Özdemir, "Ne su içebiliyordum ne doğru dürüst yemek yiyebiliyordum. Diyalize her girdiğimde ağlıyordum. Malatya'dan bir böbrek bağışı geldi. Ameliyatın ardından nakil yapıldı, şimdi doya doya su içebiliyorum, yemek yiyebiliyorum. Şu anda çok iyiyim. Ölümü beklerken, yaşama tutundum, çok mutluyum" dedi.

"Kadri ölümü beklerken yaşama tutundu"

Kadri'nin babası Bişar Özdemir, oğlunun 13 yıldır diyalize girdiğini ve hep acılar çektiğini söyledi. Kadri'den önce bir oğlunu yine bu hastalık yüzünden kaybettiğini belirten baba Özdemir, şöyle konuştu:

"Kadri 13 yıldır diyalize bağlı olduğu için ne su içebildi ne doyunca yemek yiyebildi hep acı çekti. Kadri 13 yıl sonra bir gün bana kızdı, "Sen bana böbrek bulamadın, hastayım o kadar genç yaşıma rağmen bana böbrek bulamadın" dedi. O konuşmadan bir saat sonra Dicle Üniversitesi'nden bir telefon geldi. Malatya'dan bir bağış olduğunu ve acilen hastaneye gelmemizi söylediler. Biz de apar topar hastaneye gittik. Kadri çok çekti, su içemiyordu, içince vücudu şişiyordu. Suya o kadar çok özlem duyuyordu ki, kar yağınca "baba keşke bu karlar benim içime yağsa" diyordu. Naklin ardından iyileşti, şimdi durumu çok iyi. Doya doya su içebiliyor, yemek yiyebiliyor. Malatya'dan bağış yapanlara çok dua ediyor. Biz bağış konusunda herkesi bağış yapmaya çağırıyoruz, çok sayıda diyaliz hastası var. Ölümü beklerken yaşama tutunmak, bağışla gerçekleşir. Bağış yapmak çok kolay, bir imzaya bakıyor. Kadir ölümü beklerken yaşama tutundu diye çok seviniyor. Ben Kadri'yi evlendirmek istiyorum. Doktorlar iki sene sonra olabilir dedi, ben en kısa zamanda Kadri'yi evlendireceğim."

Dicle Üniversitesi Hastaneleri Organ Nakli Koordinatörü Veysel Cangülüm ise 2012 yılında kurulan nakil merkezinde Kadri'nin kaydının 2013 yılında yapıldığını söyledi. Cangülüm, "Hastamız, yaklaşık 3 yıldır bekliyordu. Yaklaşık 3 hafta önce Malatya'dan bir bağış oldu, hastamız Kadri'ye yaptığımız nakil çok başarılı geçti. 13 yıldır suya hasretti hastamız. Hastanemizde 500'e yakın nakil gerçekleştirdik. Kadri de bu hastalardan biri" diye konuştu.