Seyran Park
Refah Partisi
Doğa Veteriner Kliniği
SON DAKİKA
Sami Er
Güncel 14 Eylül 2014 - 13:34 Yorum: 0

Çağrımız birlik ve geleceğe ümitle bakma çağrısıdır

Başbakan Davutoğlu, "Türkiye'deki her bir kardeşimize, 77 milyon kardeşimize çağrımız birlik çağrısıdır, barış çağrısıdır ve geleceğe ümitle bakma çağrısıdır" dedi.

Çağrımız birlik ve geleceğe ümitle bakma çağrısıdır

Başbakan Ahmet Davutoğlu, “Ertuğrul Gazi’nin huzurunda söz veriyoruz, onun başlattığı yürüyüş, ebediyete kadar devam edecek. Ecdaddan gelen bu miras, kim ne derse desin sonsuza kadar korunacak, ati nesillere emanet şekilde devredilecek” dedi.

Davutoğlu, Bilecik’in Söğüt ilçesinde düzenlenen 733. Ertuğrul Gazi’yi Anma ve Söğüt Şenlikleri’nde konuştu.

Ahmet Davutoğlu, sözlerine, “Bir tohumdan bir çınar, bir obadan bir beylik, bir beylikten bir devlet, bir devletten bir dünya düzeni, bir nizam-ı alem çıkaran Türkmen obalarının, yörük obalarının yiğitleri, Ahiyan-ı Rum'un, Bacıyan-ı Rum'un torunları, bu kutsal mekanda Ertuğrul Gazi’nin huzurunda, bu kutlu mekanda, devletimizin tohumunun atıldığı mekanda hepinizi saygıyla, muhabbetle selamlıyorum” diyerek başladı.

Milletlerin gelenekleriyle, geleneklerin özünü taşıyan ahlaki erdemle yaşadığını vurgulayan Davutoğlu, “Milletler kurdukları düzenlerle tarihe derin izler bırakırlar. İşte bu milletler, tarihin özne milletleridir, öncü milletleridir, önder milletleridir. Bugün huzurunda bulunduğumuz Ertuğrul Gazi’nin attığı tohum, tüm insanlık tarihine sergilemiştir ki bizim milletimiz tarihte lakin ve lakin özne şekilde mevcut olabilir, nesne olamaz, tutsak olamaz, müstevliler karşısında kafa eğemez. Bizler aldığımız kültürle, aldığımız irfanla daima bu geleneği yaşatmanın mücadelesini verdik” diye konuştu.

“ Hangi politik görüşten olursak olalım…”

“Buraya atılan tohum, 1281 yılından beri, 733’üncüsünü kutladığımız bu kutlu şölen, yalnızca bir şölen değil, yalnızca hasat şükrü değildir” diyen Davutoğlu, şöyle devam etti:

“Buraya gelen Oğuz boyları her şükürde, birbirlerine şu sözü vermişlerdir; madem ki rabbimiz bu toprakları mekan kıldı, ebediyete kadar bu mekan bir vatan şekilde hür olacaktır. Ahitleşme budur. 733 yıldan buyana her yıl, Oğuz boyları, Türkmen boyları buraya gelirler ve birbirlerine söz verirler, Allah huzurunda, tarih huzurunda söz verirler, Ertuğrul Gazi huzurunda söz verirler ve derler ki; 'biz ahlakın, irfanın, nizamın sözcüleri olacağız. Kaosun, kargaşanın, karşılıklı fitnenin yahut bozgunculuğun değil.' Şimdi bizler bugün bu geleneği yaşatmak için varız. Hangi politik görüşten olursak olalım, hangi partiye mensup olursak olalım, buraya geldiğimizde, bir tek bu ant için geleceğiz. Her seferinde diyeceğiz ki biz bu topraklarda  var epey bir bu topraklar ebediyyen hür ve hür olacaktır. Bu al bayrak, bu topraklarda gururla, onurla dalgalanacaktır. Aziz Söğütlüler, Türkiye’nin her yerinden gelen Türkmen yiğitler, yörük yiğitler, Ertuğrul Gazi, obası, dedesi yola çıktığında, kendisine bir ufuk çizilmişti, rahmani bir ufuk çizilmişti. O ufku çizen, Hoca Ahmed Yesevi’nin getirdiği kültürdü. O ufukla buraya yürüdüler, yalnızca Ertuğrul Gazi, yalnızca Şeyh Edebali değil, Karslı Harakani, Bursa’da Geyikli Baba, Sarı Saltuk, Demirci Baba, Hacı Bektaşi Veli ve daha niceleri bir yola, bir yürüyüşe çıktılar, Allah için yürüdüler. Kendilerine amanet edilen bir miras için yürüdüler ve hala onun çocukları yürüyorlar, yürüyecekler, ebediyete kadar da yürüyecekler.”

“ Biz bu mirasın takipçileriyiz”

“Ertuğrul Gazi’nin huzurunda söz veriyoruz, onun başlattığı yürüyüş, ebediyete kadar devam edecek. Ecdaddan gelen bu miras, kim ne derse desin sonsuza kadar korunacak, ati nesillere emanet şekilde devredilecek” diye konuşan Başbakan Davutoğlu, şunları kaydetti:

“Biz bu mirasın takipçileriyiz. Aşık Paşazade Tarihi der ki; Ertuğrul Gazi’nin, Oğuzhan’ın 7. göbekten torunudur, gene Hoca  Ahmet Yesevi’yi bilenler bilirler ki, onun erenleri, bu yiğitlerin önlerini açtılar. Benim rahmetli babaannem, ‘Oğlunla ordu kızınla oba olasın’ diye dua ettiğinde ardında şunu eklerdi; bir tarih bilinci olarak şunu eklerdi, 'Horasan’dır bizim ilimiz, İsfahan’dan geçti yolumuz.' O Oğuzboyları bizim soyumuzdur. Biz o tarihsel kültür bilincini yaşatmak için Söğüt’te toplanıyoruz. Bir olmak, canlı olmak için Söğüt’te toplanıyoruz. Hiçbir manzara bunu engelleyemez. Hep bir olacağız, yetişkin olacağız, canlı olacağız.

Yine Hoca Ahmet Yesevi’nin irfanı bizim yol göstericimizdir, rehberimizdir. Dedem rahmetli bana Ahmed-i Sani ismini verdiğinde yetişkin dedeme atfen verildiğini zannediyordum. Öğrendik ki o Hoca Ahmed Yesevi’nin adı, Ahmed-i Sani’ydi. Tüm Türkmen boyları doğan çocuklarına Ahmed-i Sani derken, Hoca Ahmed Yesevi’nin yolundan gitsin söylerlerdi. Ahmedi San-i, bu Türkmen boylarına İslam ahlakını öğreten Ahmed Yesevi’dir.

Bizler bu topraklar tanık olsun, Allah tanık olsun ki hem Ahmed-i Evvel'in hem Ahmed-i Sani'nin takipçileriyiz. Hem Hira Mağarası'nın, hem Hoca Ahmed Yesevi'nin çilehanesinin o atmosferinden beslenmişiz. Dünyaya ve insanlığa çağrımız birlik çağrısıdır, sulh çağrısıdır. Türkiye'deki her bir kardeşimize, 77 milyon kardeşimize çağrımız birlik çağrısıdır, sulh çağrısıdır ve geleceğe ümitle bakma çağrısıdır.'

Muhabir: Kurbani Geyik

Haber Kaynağı: MALATYA GÜNCEL
Malatya Haber
Malatya Haber
Malatya Güncel Haber