Cumhuriyet Halk Partisi Teşkilatlardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Tekin Bingöl, Balıkesir'in Ayvalık ilçesinde, CHP İlçe Başkanlığı ile Ayvalık Belediyesi'ne ziyaretlerde bulundu.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Bingöl'ün Ayvalık ziyaretinde; CHP PM Üyesi Sevda Kılıç, CHP Balıkesir İl Başkanı Ender Biçki, il yöneticileri, CHP 23. Dönem Milletvekili Ali Kemal Deveciler, CHP Ayvalık İlçe Başkanı Ahmet Toker ve partililer hazır bulundu.

Ziyaretinin ilk durağında CHP Ayvalık İlçe Başkanlığında partililere seslenen Tekin Bingöl, referandumda Ayvalık'taki sandıklardan çıkan yüzde 73,9'luk "hayır" oylarından dolayı partililere teşekkür etti.

Ayvalık'taki teşkilat binasının Ayvalık'a yakışmadığını kaydeden Bingöl, en kısa sürede partinin kendi malı olan ve CHP'ye yakışan bir binanın ilçeye kazandırılması gerektiğini önerdi.

Hedeflerinin 2019 yılında yapılacak olan genel seçimler olduğunu belirten Bingöl, bu konuda partililerin şimdiden çalışmalara başlaması gerektiğini uzun uzun anlattı.

Toplantıda basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Bingöl, "Türkiye'de diğer ülkelerin tamamından çok fazla sayıda gazeteci tutuklu. Niye tutuklu? Bunlar gazetecilik yapıyorlar. Bunlar sadece ve sadece görevlerini yaparken, eleştirel bir yazı yazmışlarsa, muhalefet etmişlerse, uyarı görevi yapmışlarsa bu nedenlerle tutuklanıyorlar. İktidarın en ufak bir eleştiriye dahi tahammülü yok. Bunu nerede gördük; Cumhuriyet'in yazarları ve çalışanlarına yapılanlarda, en son Sözcü'ye karşı yapılan operasyonlarda. Şimdi bunlar FETÖ ile ilişkilendiriliyor. Herhalde akıllara zarar bir durum. Türkiye'de en son gazeteciler arasında Fetullahçılarla ilişkilendirilecekler; Cumhuriyet'in yazarları ve çalışanları, Sözcü'nün yazarları ve çalışanlarıdır. Bu gazetelerin geçmişte attıkları manşetler var. Haklarında açılan davalar var. Şimdi bunlarla ilişkilendiriliyorlar. Tabi bu çok ilginçtir. Türkiye'de basın özgür değildir. Türkiye'de baskı altında kalan grupların başında, basın geliyor. Her yıl yüzlerce basın emekçisi kardeşimiz işini kaybediyor. Geçim sıkıntısı çekiyorlar. Bu durum, iktidarın umurunda değil. Onlara daha rahat bir çalışma ortamı sağlamak gerekirken, adeta onlara hayatı zindan ediyorlar" dedi.

"2019'da CHP iktidarıyla parlamenter sisteme geri döneceğiz"

CHP'nin 2019'da iktidara gelmesi halinde, başkanlık sistemini terk ederek, yeniden parlamenter sisteme geçip-geçmeyeceğine yönelik bir soruyu yanıtlayan Bingöl, "Biz, 2019 seçimlerinde mücadelemizi bunun üzerine kuracağız ve sadece CHP değil bizim referandum çalışmaları sürecinde birlikte olduğumuz bütün o bileşenler, siyasi partiler, sivil toplum kurumlarıyla ve diğer kuruluşlarla birlikte bu değerleri birlikte yapacağız. Çünkü bugün yüzde 49'luk, 50'lik bir güç var. Bu gücü birlikte tutup, bunun üzerine "evet" oyu veren vatandaşlarımızın da bir çekim merkezi olacağı bir anlayışla önlerine çıkacağız ve ikisini de mutlaka başaracağız" ifadelerini kullandı.

"Bizim parti içi demokrasimiz çok nettir"

CHP'de artık bir kan değişiminin zamanının gelip gelmediğine yönelik bir soruyu da yanıtlayan Genel Başkan Yardımcısı Bingöl, "Cumhuriyet Halk Partisi sürekli kendisini yenileyen, sürekli değişime inanan bir partidir. CHP parti içi demokrasiyi hayata geçiren tek siyasi partidir. Diğer siyasi partilerde bir biat anlayışı vardır. Bir liderlik sultası vardır. CHP'de böyle bir şey yok. Biz kongrelerimizi son derece şeffaf, son derece tüzük ve yönetmeliklere uygun bir şekilde gerçekleştiririz. En mütevazi bir ilçede bile birden fazla aday çıkar. Adaylarımız yarışır. İl seçimlerinde de aynı şey olur. Bizim kurultaylarımızda çarşaf liste uygulanır ve çarşaf listede 400'ün, 500'ün üzerinde arkadaşımız Parti Meclisi'ne aday olur ve onlar kurultayın iradesiyle şekillenerek Parti Meclisi'ni ve MYK'yı seçerler, genel başkanlarını seçerler. Bizim parti içi demokrasimiz çok nettir. Bizi diğer siyasi partilerden ayıran en önemli özellik de budur" diye konuştu.