CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin, TBMM Başkanlığı'na gelmesi beklenen Irak ve Suriye tezkereleriyle ilgili, 'Bizim CHP şekilde tavrımız fazla aşırı açık, net. Biz tezkereye bakacağız ve düşüncelerimizi fazla aşırı açık bir biçimde anlatım edeceğiz' dedi.

CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK), Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında toplandı. 

Tekin, toplantı devam ederken matbuat mensuplarına açıklamalarda bulundu ve soruları yanıtladı.

Türkiye'de son dönemde, hariç politikadan kaynaklı gelişmeler itibarı ile yolsuzlukların nerdeyse unutulduğunu öne süren Tekin, TBMM Başkanı Cemil Çiçek'in yaptığı açıklamada, 'Devleti adam bunun şeklinde yöneteceksek, yolsuzluk yapmayacağız' dediğini hatırlattı.

Çiçek'in bu açıklamasının mühim olduğunu anlatım eden Tekin, 'Nihayet vicdanlı bulunan AKP yöneticileri, bu yolsuzluk hakkında ciddi bir rahatsızlık olduğunu itiraf etmiş oldu. Bu gecikmeli bir itiraf da olsa Sayın Çiçek'e teşekkür ediyorum' dedi.

Cemil Çiçek'in, parlamentoda kaç mebus ve çocuğunun kamuda iş yaptığını araştırmasını arzulayan Tekin, CHP olarak, gereksinim duyulması durumunda, gerekli belge ve teferruatları sunabileceklerini söyledi.

Tekin, Cumhuriyet tarihinde, Parlamento'daki milletvekillerinin olabildiğince kamuda iş yapmadığını, ancak AK Parti zamanına bakıldığında, çok sayıda milletvekilinin, mebus yeğenlerinin, damatlarının, çocuklarının trilyonluk işler aldığını ileri sürdü.

Rant konusunda, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ın da itiraflarda bulunduğunu iddia eden Tekin, 'Çiçek'in ve Babacan'ın itirafları hakkında gazetelerin, nahiye yazarlarının ne yazacağını yakından takip edeceklerini' belirtti.

'Elinizi yargının üstünden çekin'

HSYK seçimlerine yer veren Tekin, 2010'da iktidarın, 'Vesayet sistemini bitireceğiz' diyerek referanduma gittiğini ve yüzde 58 'evet' çıktığını hatırlattı.

'Şimdi ne oldu da birden bire tüm kimyanız değişti? Daha dün canhıraş savunmuş olduğunuz bu maddelerin değişmesi, hatta seçimlerin bulunmaz sayılması için cümleler kullanıyorsunuz?' diye soran Tekin, şunları kaydetti:

'Sayın Bülent Arınç, 2010 referandumundan sonra her çeşitli atamanın karşısında 'Allah verdikçe veriyor' demişti. Sayın Arınç, dini tüm bir insandır. Allah'ın verdiğini, Allah alır Sayın Arınç. Hani hocanın deyimiyle kazanın doğurduğuna inanıyorsunuz da öldüğüne niye inanmıyorsunuz? 'Biz bulunmaz sayarız, şunu yaparız, bunu yaparız' anlayışı bir eşkıyalık sistemi anlayışıdır. CHP olarak, deriz ki elinizi yargının üstünden çekin.'

AK Parti'nin ne süre sıkışsa, 'kadın ve örtünme' konusunu kullandığını iddia eden Tekin, dünya IŞİD ile savaş ederken, Türkiye'nin yanı başında fazla aşırı ciddi sıkıntılar varken, başörtüsü tartışması yaratılmaya çalışıldığını ileri sürdü.

'Uyuşturucu pik noktaya geldi'

Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun 'Din eğitimi olsaydı, yolsuzluk olmazdı' dediğini aktaran Tekin, yolsuzluklara bulaşanların geçmişlerine bakılınca hepsinin din eğitimi aldığını iddia etti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın uyuşturucuyla ilgili sözlerini hatırlatan Tekin, şöyle konuştu:

'Son yıllara bakın, AKP iktidarı devrinde uyuşturucu pik noktaya gelmiş. Bonzai mücadelesiyle ilgili halen bir tedbir alınabilmiş değil. Kaldı ki şimdiki teknolojiye baktığınızda, geçmiş senelerde uyuşturucuyla, hukuk dışı işlerle savaş etmek bazan zorlaşabiliyordu. Şimdi ayna bunun şeklinde izliyorsunuz. mesela hak arama eylemlerinde devletin tüm teknolojisi saat saat izleyebiliyor. Yani CHP'lilerin hangi noktada olup olmadığını görebilen o teknolojinin, uyuşturucu çetelerini görmemesi tasvir edebiliriz mi? Eğitim sistemini çağdışı bir kafa, anlayışla getirip buraya bağlamak, bir ülkenin başbakanına, cumhurbaşkanına yakışan bir naz olmamalı. Eğer Sayın Davutoğlu'nun bu tezi doğru olmuş olsaydı... Sadece Türkiye'de değil, İslam coğrafyasında onlarca, binlerce misal gösterebilirim. Her sıkıştığınızda en kıymetli varlığımız bulunan inançlarımızı bu pis işlerinize bulaştırmayın.'

'Tezkerenin içeriğini bilmiyoruz'

CHP'nin tezkere konusunda, Türkiye'nin çıkarları, geleceği ve ulusal menfaatleri konusunda, yalnızca elini kolunu değil, gövdesinin tamamını koyacağını belirten Tekin, Reyhanlı'da 53 vatandaşın hayatını kaybettiği saldırının, Türkiye'nin desteklemiş yer aldığı hukuk dışı örgüt tarafından, Rakka'dan yapıldığının ortaya çıktığını ileri sürdü.

Türkiye'nin Suriye sınırında düşen uçağıyla ilgili, 25 Ekim'de bir duruşma yapıldığını hatırlatan Tekin, 'Uçağımız hangi gerekçeyle oradaydı? Uçağı kim düşürdü? Pilotlarımızın otopsi raporları nerede? Şimdi bu iktidarın getirebileceği tüm tezkerelere, CHP'nin kuşkuyla bakması tabii değil mi?' diye sordu.

Bütün ciddi devletlerde, tezkere meclise gelmeden önce, anamuhalefete, muhalefete bilgi verildiğini anlatım eden Tekin, tezkerenin içeriğinin ne olduğunu bilmediklerini söyledi.

Bugün, 'gazetecileri tehdit' olayının kamuoyuna yansıdığını belirten Tekin, '14 gazeteci tehdit ediliyor. Kim bu tehdit edenler? Sayın İçişleri Bakanı'na soruyorum; Bu 14 gazeteciyi hangi güçler, çeteler, hangi gerekçelerle tehdit ediyor? Arkadaşlarımız, yarın, herhangi bir muameleye karşı karşıya kaldıklarında bunun sorumlusu AKP iktidarı olacak' diye konuştu.

'Kim şimdi bataklık diyor?'

Açıklamalarının arkasından Tekin, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

'Yarın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan TBMM'nin açılışında hitap edecek. Sizin parti şekilde tavrınız ne olacak?' sorusuna, Tekin, 'CHP, hiç bir krizin parçası olmayacak. Keşke Sayın Cumhurbaşkanı yarın herkesin beğenisini toplayacak bir konuşma yapsa da ben de alkışlasam. Umut ederim ki böyle bir konuşma olur, biz de alkışlarız' cevabını verdi.

'Tezkereyle ilgili bir kararınız mevcut mı?' sorusuna, Tekin, şu cevabı verdi:

'Kararımız var, fazla aşırı net. Önümüze ati tezkereye bakacağız, CHP'nin yalnızca bugüne mahsus değil, hariç siyaset hakkında tüm grafiklere baktığınızda ne kadar doğru bir çizgide olduğumuzu kamuoyunun bilmesi gerek. 2010, 2011, 2012 yılında bu çetelerle, örgütlerle kol kola girmeyin diyen CHP'dir. Sayın Genel Başkanımız 'Ortadoğu batağı' dediği için, eski Başbakanımız, yeni Cumhurbaşkanımız, Sayın Genel Başkanımıza fazla aşırı ağır cümleler kullanmıştı, 'Bataklık diyemezsin'. Kim şimdi bataklık diyor? Şimdi Sayın Cumhurbaşkanı, Başbakan diyor. Keşke CHP'nin söylediklerini yada öngörülerini ciddiye alabilselerdi, bugün bu coğrafyada bu hastalıkların hiçbirisinin yaşanmayacağını görecektiniz. Bizim CHP şekilde tavrımız fazla aşırı açık, net. Biz tezkereye bakacağız ve düşüncelerimizi fazla aşırı açık bir biçimde anlatım edeceğiz.'

'Karşı Gazetesine yapılan hukuk dışı'

'Karşı Gazetesine polis yönünden baskın yapıldı. Bu hali nasıl değerlendiriyorsunuz?' sorusu üstüne Tekin, 'Tam bir eşkıyalık yöntemi. Kuralların, yasaların rafa kaldırıldığını, bu yayının hukuk dışı olmadığını hepimiz biliyoruz. Şu anki uygulama ve Karşı Gazetesine yapılan saldırının hukuk dışı olduğunu hepimiz biliyoruz' dedi.

'Enerji ve doğalgaz zammına ait değerlendirmeniz nedir?' sorusuna, Tekin, şu karşılığı verdi:

'Allah için hakkını vermemiz gerek bu iktidarın, fazla aşırı eleştiriyoruz. Hayaldi, gerçek oldu. Bütün olumsuzlukları, ekonomiyle, hariç politikayla, iç politikayla ilgili daima bir gerekçelendirip, bir şeye bağlayacaklar. Galiba bu da IŞİD zamı olacak. Zamların serileri devam ediyor. CHP olarak, zamların karşısında fazla aşırı ciddi bir duruş sergileyeceğiz. Gerekirse örgütlerimiz, sivil cemiyet örgütleriyle buna reaksiyon gösterecek. İnsanların işsizlikten, yoksulluktan, sefaletten inim inim inlediği bir dönemde, tam da kış sezonunda doğalgaza zam gelmesi... Benim bir hemşehrime sormuşlar, 'Küresel ısınmayı nasıl buluyorsun?', 'Valla ben sobadan memnunum' demiş. Galiba herkes sobaya art dönecek.'

Tekin, soruları cevaplandırdıktan sonra, TBMM Başkanı Cemil Çiçek'in açıklamasının yer aldığı bir gazete sayfasını göstererek, 'Her şeye karşın Sayın Çiçek'e de Babacan'a da teşekkür ediyorum' dedi.