Seyran Park
Doğa Veteriner Kliniği
SON DAKİKA
Güncel 24 Temmuz 2014 - 21:40 Yorum: 0

Cumhurbaşkanı Gül, birincilere diplomalarını verdi

Kara, Hava ve Deniz Harp Akademilerinin birincilerine diplomaları Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından törenle verildi.

Cumhurbaşkanı Gül, birincilere diplomalarını verdi

Harp Akademileri Komutanlığı Atatürk Harp Oyunu ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen törene eklenen Gül'ü, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet hususi karşıladı. 

Mezuniyet töreninde, Kara Harp Akademisinden 88, Deniz muharebe Akademisinden 36 ve Hava Harp Akademisinden 52 olmak üzere 176 subay diplomalarını aldı. 

Ayrıca,  dost ve müttefik 23 ülkeden gelen 79 subaydan eğitimlerini tamamlayan 56'sına da mezuniyet töreninde diplomaları verildi.

Kara Harp Akademisi birincisi Emre Dikici, Deniz Harp Akademisi birincisi Uğur Yetkin ve Hava Harp Akademisi birincisi Gökhan Bayraktar diplomalarını Cumhurbaşkanı Gül'den aldı.

Akademiyi ikincilikle bitirenlere diplomalarını TBMM Başkanı Cemil Çiçek, üçüncülükle bitirenlere diplomalarını Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet hususi verdi.

Akademiye eklenen yabancı subayların diplomaları İçişleri Bakanı Efkan Ala ile Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz tarafından, öteki subayların diplomaları ise güç komutanları tarafından verildi.

Törende, daha sonra her üç akademinin birincileri, yaş kütüğüne devre plaketlerini çaktı. 

Törene İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, Emniyet Müdürü Selami Antınok ve Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ve akademiden mezun olan subayların aileleri katıldı. 

Kararlılğımız devam edecek

Harp Akademileri Komutanı Orgeneral Yalçın Ataman, 'Harp Akademileri şekilde milletimizin bize duyduğu güvene layık olacak biçimde geleceğin komutanlarını maksimum biçimde yetiştirme yolundaki azim ve kararlılığımız bugüne kadar bulunduğu bu gibi bundan sonra da artarak devam edecektir' dedi.

Harp Akademileri'nin 166. mezuniyet töreni, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve TBMM Başkanı Cemil Çiçek'in de katılımıyla yapıldı. 

İstiklal Marşı'nın söylenmesinin ardından konuşan Orgeneral Ataman, seçkin ve saygın bir topluluğa hitap etmenin haysiyet ve gururunu yaşadığını belirterek, bu anlamlı günde başta Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, Harp Akademileri'nde emeği geçen bütün mensupları minnet ve şükranla andığını söyledi.

Ataman, içerisinde bulunulan devirde bölgede ve dünyada Türkiye'yi de yakından ilgilendiren gelişmelerin seri bir biçimde gerçekleştiğini belirterek, şunları kaydetti:

'Ortaya çıkan bu gelişmeler, günümüzün güvenlik ortamını daha da karmaşık bir duruma getirmekte, bu değişim süreci ülkeler arası çatışmaların doğasını, geleneksel tanımlamalarını, sınırlarını ve nihayet komutan ve karargah subaylarımızın kazanması gereken yeteneklerini mühim ölçüde etkilemektedir. Gelecekte klasik harpten asimetrik harbe kadar geniş bir yelpaze içerisinde her geçen gün daha da karmaşık bir duruma gelen harekat ortamını önceden görerek, doğru değerlendirme ve planları yapabilecek, böyle bir ortamda bilgilerini kullanabilecek nitelikli karargah subayı ve komutanlara ihtiyaç duyulacağı aşikardır.'

Ataman, bu düşünceden hareketle Harp Akademileri'nin 2030'lu yılların komutanlarını, günümüzün ve geleceğin mümkün ihtiyaçlarını karşılayabilecek biçimde yetiştirmeyi en mühim vazife şekilde kabul ettiğine dikkati çekerek, bu doğrultuda kurmay subayların en yeni bilgilerle donatılmasının hedeflendiğine vurgu yaptı.

Bugün mezun olan kurmay subayların 2 yıllık eğitim süresi bünyesinde eğitimlerinin mühim bir parçası olarak, sene bünyesinde kazandıkları teferruatları uygulamak ve vatan içerisinde belirlenmiş olan bölgelere askeri, coğrafi ve ekonomik analizleri yapmak amacıyla her sene farklı yerleri içerecek biçimde teknik geziler icra ettiklerini söz eden Ataman, şöyle devam etti:

'Bu faaliyetler kapsamında tarihimizde mühim yer tutan savaşların yaşandığı alanları, ülkemizin resmi ve hususi piyasa endüstri ve altyapı tesislerini ve bütün bunların ulusal güce olan katkılarını yerinde incelemişlerdir. talebe zabit ve müdavimlerimiz, Harp Akademileri'nin yurt dışında görünürlüğünü artırmak ve aynı akademik eğitim öğretim kurumlarının faaliyetlerini yerinde görmek amacıyla vatan dışı teknik geziler icra ederek, 14 farklı ülkeyi ziyaret etmişlerdir. Bu faaliyetler sırasında karşılıklı tanıtım programlarının yanı dizi önceden üstünde mutabakat sağladığımız konularda arkadaş ve müttefik ülkelerin subaylarıyla karşılıklı brifing ve müşterek seminerler icra etmişlerdir.'

Ataman, bu öğretim yılında 68 talebe subayın dünyanın önde gelen akademi, üniversite ve İlim kuruluşlarına savunma ve güvenlikle ilgili çalışmalarını sunmak üzere çağrı alarak, Türk Silahlı Kuvvetleri ve Harp Akademileri'ni vatan dışında başarıyla temsil ettiklerini dile getirdi.

Önümüzdeki 2014-2015 eğitim öğretim yılından itibaren arkadaş ve müttefik memleket subaylarına İngilizce eğitim verilmeye başlanacağını belirten Ataman, 2013-2014 eğitim öğretim yılında akademilerinde 854 subay, 94 sivil öğrencinin eğitim gördüğünü kaydetti.

 Öğrenci ve ailelere hitap 

Orgeneral Ataman, yeni mezun olacak subaylara seslenerek, şunları kaydetti:

'Sizlere burada kazandırmaya çalıştığımız sorgulayıcı, araştırıcı, öğretici özelliklerinizi mesleki yaşantınızın bugünden sonraki döneminde de geliştirerek, liderlik ve komutanlık yeteneğinizle bütünleştirerek, sizlere teslim edilecek olan kıta, karargah ve vatan evlatlarını, yaşadığımız bilgi ve iletişim devrinin gereklerine göre eğitiniz ve yüceltiniz. Kurmaylık, şüphesiz ki Türk Silahlı Kuvvetleri'nin en üst rütbe ve mevkilerinde hizmet etme fırsatı vermektedir. Ancak şunu unutmayınız ki, sizler kurmaylık saygınlığını muhafaza etmek ve güçlendirmek için büyük bir sorumluluğu da üstlenen bulunmaktasınız. Bu unvan ve sorumluluk, fakat ve fakat tevazu ile bütünleşirse bir kıymet kazanacaktır. Hepinize aileleriniz ve sevdiklerinizle beraber sağlık ve mutluluklar diliyorum.'

Dost ve müttefik ülkelerin eğitim gören subaylarına da seslenen Ataman, 'Bilgi, deneme ve katkılarınız, İçten ve yapıcı paylaşımlarınız derslik arkadaşlarınız, öğretim elemanları ve komuta kademesi nedeni ile her süre takdirle anılacaktır. Sizlerin, ülkelerimiz arasındaki diyalog ve dostluğumuzun güçlenmesine mühim katkılarda bulunacağınıza inanıyorum' diye konuştu.

Orgeneral Ataman, mezunların eş ve annelerine ise 'Onların bugünlere ulaşmasında fazla fazla mühim katkılarda bulundunuz. Bundan sonra da onlara olan hoşgörü, anlayış ve desteğinizi devam ettireceğinize inanıyor, sizleri de kutluyorum' diye seslendi.

İki sene boyunca dikkat ve itinayla yetiştirdikleri kurmay subayların, silahlı kuvvetlere taze ve dinamik bir güç katacağına inandıklarını belirten Ataman, konuşmasını şöyle sürdürdü:

Genç kurmay subaylarımızın Türk mühendisi ve işçisinin ürettiği kendi Altay muharebe tankıyla, Atak helikopteriyle, ulusal muharebe gemisi ve Hürkuş'la, kendi uydusu ve kendi savunma sektörünün ürettiği özgün harp, silah ve araçlarıyla aziz vatanımızın bekası ve ulu milletimizin selameti için her süre canlarını seve seve feda edeceklerine olan inancımız tamdır. Harp Akademileri şekilde milletimizin bize duyduğu güvene layık olacak biçimde geleceğin komutanlarını maksimum biçimde yetiştirme yolundaki azim ve kararlılığımız, bugüne kadar bulunduğu bu gibi bundan sonra da artarak devam edecektir. Kurmay subaylarımızın vatan, ulus ve silahlı kuvvetlerimize hayırlı olması temennisiyle hepinizi en derin saygılarımla selamlıyorum.'

 Mezun öğrenciler adına konuşma

 Mezun öğrenciler adına konuşan Deniz Harp Akademisi birincisi Uğur Yetkin, Türkiye Cumhuriyeti'nin vizyonuna ulaşma yolunda, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin vizyonunu gerçekleştirmek için olanca güçleriyle çalışacaklarını söyledi. 

Soğuk muharebe sonrası devirde küreselleşmenin de etkisiyle tehdit algılamalarının çeşitlendiğini belirten Yetkin, bu bağlamda güvenlik kavramının içeriğinde de bir paradigma değişikliği yaşandığını anlatım etti. 

Yetkin, bundan sonra askeri güvenlik analizlerine, enerji, nüfus, iktisat ve sosyal parametrelerinin de dahil edildiğine işaret ederek, şöyle devam etti:

'Değişen güvenlik algılamaları çerçevesinde artan konvansiyonel tehditlerin yanında, terörizm, hukuk dışı göç, uyuşturucu, silah ve insan ticareti, deniz haydutluğu, siber saldırılar, etnik ve dinsel nitelikli çatışmalar da mühim tehditler şekilde yer almaktadır. Bu kapsamda bundan sonra dünyanın bir ucunda meydana gelen bir kriz, dünyanın öteki ucunda yaşayanları etkileyebilmektedir. Değişen güvenlik algılamaları ışığında bundan sonra ordular katı güç vasıtası olmanın yanında, barışı destekleme, insani yardım, natürel afet yardım harekatı ve uluslararası görevlerde yumuşak güç unsuru şekilde halk diplomasisinin etkinliğinin artırılmasında kullanılmaktadır. Yeni mezun kurmay subaylar olarak, Afganistan'dan Aden Körfezi'ne kadar dünyanın oldukça çok alanında barışın tesis edilmesi ve korunmasında etkinlikle vazife alan, Afrika kıtası açıklarında gemileriyle ülkemizin halk diplomasisine katkıda bulunan bir kuvvetin parçası olduğumuzun bilincindeyiz.'

Yetkin, ulusal savunma sanayindeki gelişmeler yardımı ile bundan sonra Türkiye'nin ulusal gemi, tank, yakın gelecekte de savaş uçağını üretebilecek seviyeye ulaştığını vurgulayarak, bu konu hakkında gelecekte ağırlıklı şekilde ulusal savunma sanayine dayalı sistemleri üretecek olmanın heyecanını yaşadıklarını dile getirdi. 

Uğur Yetkin, aldıkları üstün nitelikteki eğitimi tecrübeyle birleştirerek görevlerini maksimum biçimde yerine getireceklerini vurguladı. 

 'Uluslararası işbirliği ve koordinasyonun önemini anladık'

 Törende, mezun olan arkadaş ve müttefik ülkelerden subaylar adına konuşan Gambiya'dan Bubacarr Bah da kendilerini ülkeleri ile Türkiye içerisinde 'gönül köprüsü' şekilde tanımladıklarını söyledi.

Kendilerini Türkiye'de hiç bir süre yabancı hissetmediklerini aktaran Bah, dünyanın önde gelen saygın akademilerinden olan Türk Harp Akademileri'ndeki eğitim süresince kazandıklarını daha da geliştirdiklerini dile getirdi. 

Bah, eğitimlerde fazla fazla yönlü bilgi ve deneme kazandıklarını belirterek, müşterek harekat konularında bilgilerini geliştirdiklerini kaydetti.

Aldıkları eğitimleri kriz yönetiminden başlayarak, muhtelif harekatları kapsayacak biçimde kara, hava, deniz harekatlarında müşterek şekilde planlama becerilerini geliştirdiklerini anlatım eden Bah, eğitimdeki kapsamlı yaklaşım çerçevesinde uluslararası işbirliği ve koordinasyonun da önemini anladıklarına dikkati çekti. 

Bah, katıldıkları sosyal ve kültürel etkinlikler yardımı ile de hem Türk insanını hem de ülkeyi yakından tanıma imkanı bulduklarını dile getirerek, şöyle devam etti:

'Türk insanının cana yakınlığı ve misafirperverliği bizi fazla fazla mesut etti. Harp Akademileri'nde samimi dostluk ve kardeşlik bağlarının bizler aracılığıyla ülkelerimiz içerisinde kopmaz bağlar oluşturacağına yürekten inanıyoruz. Bu fazla fazla kıymetli dostluk ilişkisini geliştirmek, ati kuşaklara aktarmak bizlerin Türkiye'ye gönül borcudur. Büyük asker Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün 'Yurtta barış, dünyada barış' özdeyişinde belirttiği bu gibi dünya barışına büyük katkı veren Türk Harp Akademileri'nin mezunu olmaktan büyük gurur duyuyoruz.'

Muhabir: Hatice Şenses Kurukız

Haber Kaynağı: MALATYA GÜNCEL
Malatya Haber
Malatya Haber
Malatya Güncel Haber