Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, 'Allah öyle bir izzet verdi ki 30 yıldır IMF'nin parasıyla çark döndürmeye çalışan o aciz hükumetler gitmiş, yerine başı göklere varacak kadar açık, dik ve izzetli bir hükümet gelmiştir. 'Al sana IMF, ne süre istersen sana 5 milyar dolar kredi açıyorum. Sana borç veriyorum' noktasına geldik' dedi.

Arınç, Zonguldak’ın Devrek ilçesindeki Hamidiye Anadolu Lisesi Spor Salonu’nda düzenlenen AK Parti Devrek İlçe Başkanlığı 5. Olağan Kongresi’nde, ilçede bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, ilçe şivesiyle atasözü ve deyimlerden örnekler verdi.

Devrek sakinlerinin AK Parti'ye kurulduğundan itibaren aşırı mühim destekler verdiğini belirten Arınç, ilçedeki oy oranının her seçimde biraz daha arttığını anlattı.

Arınç, cumhurbaşkanlığı seçiminin yurt tarihinde mühim dönüm noktası olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:

'İlk kere halkın direkt oylarıyla cumhurbaşkanı seçildi. Bundan önceki 11 cumhurbaşkanı seçimi parlamentoda yapıldı. En son 2007'de parlamento, cumhurbaşkanı seçemedi çünkü CHP, devamlı itraz etti, seçimleri Anayasa Mahkemesine götürdü. Anayasa Mahkemesi, ısmarlama karar verdi. 'Artık parlamentoda cumhurbaşkanı seçilemeyecek' diye bir karar ortaya çıktı. Millete gittik. 'Artık cumhurbaşkanını kamu seçecek' dedik. 7 sene sabırla bekledik, sonunda da hamdolsun sandığa gittik, 12 sene başbakanlığımızı oluşturan aşırı kıymetli arkadaşımız, evladımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ı yüzde 52'ye varan birinci turdaki oy sonucuyla cumhurbaşkanı seçtik.'

AK Parti'nin iktidarının 13. yılında olduğuna gösteren Arınç, 'AK Parti, iktidara geldiğinde 9 yaşında bulunan bir çocuk şimdi 22 yaşında. Bu 13 sene arasında AK Parti'yi gördü. Ondan öncesini bilmez. 'AK Parti, gelmeden evvela hastaneler nasıldı' diye sorsanız, yavrumuz bunu hatırlamaz. Anne ve babaları bilir. 20 yaşındaki çocuğumuz eski hastanelerle AK Parti'nin sağlıktaki dönüşüm ve reform programını taraf yana getiremez' diye konuştu.

Arınç, bölünmüş yol çalışmalarına da değinerek, Anadolu'da 'bal dök, kaymak bunun şeklinde yala' sözünü hatırlatan yollardan gelindiğini dile getirdi.

Adalet binalarından yüksek seri trene, havalimanı ve bölünmüş yollara kadar yatırımları AK Parti iktidarının yaptığını vurgulayan Arınç, şöyle devam etti:

'40 yıllık siyasetçiyim, tüm hükümetler dönemini bilirim. Çok şeyler yapmadılar, yapamadılar. Yapamazlar da niyetleri de paraları da yoktu, politik çekişmelerden başlarını kaldırıp millete hizmet etmek arzulayan düşünceleri de yoktu. Üç, dört ve beş partili koalisyonlarda birinin sağa götürdüğünü öbürü sola çeker, biri de oturduğu yerde kırmızı plaka hesabı yapardı, bütçe açık verirdi, kredi bulamazlardı, kazanç şöyle dursun, aylık ödemesi yapmak için dışarıdan borç nakit alırlar. Borç paranın faizini de faizle ödemeye kalkarlardı. Unuttuk mu bunları?'

KÖYDES projeleri

Arınç, cumhuriyet tarihinin en kocaman projesinin KÖYDES olduğunu belirterek, 'Türkiye'de yolu ve suyu olmayan köy kalmadı. Eskiden merkeze bağlı köylerin dahi merkezle irtibatı yoktu. KÖYDES için ülke genelinde 5 katrilyona yakın nakit verdik, 2004'ten sonra Türkiye'de yolsuz, suyu olmayan köy kalmadı. Şehirden ve ilçeden köye dönüşler başladı' ifadesini kullandı.

Köylerin eskiden yoksunluk bölgesi olduğunu söyleyen Arınç, daha önceki iktidarların köylere hizmet taleplerini 'paramız yok' diyerek yerine getiremediklerini savunarak, 'Para yolsuzluğa, israfa, gazoz sanayisine giderdi. Ülkede insanlarımızın hayati ihtiyaçlarını bir araya getirecek şeyler yapılmazdı' biçiminde konuştu.

'IMF'nin borcu da bitti'

Başbakan Yardımcısı Arınç, kendilerinden evvela 58 hükümet kurulduğuna işaret ederek, bunu cumhuriyet tarihine böldüklerinde her hükümetin ömrünün 1 sene 2 ay dolaylarında olduğunu belirtti.

Bazen 2 aylık, bazen 1,5 yıllık hükumetler kurulduğunu anımsatan Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü:

'Nasıl gelip geçtiği dahi göze çarpan olmamıştır. Herkes birbirinin dosyasını hazırlamış. Yüce divanlara götürmüş, oralardan kararlar çıkmış. Herkes birbirine balçık atmış, 'sen yedin, sen daha çok yedin...' Ülke gerilemiş. Sonunda bu ülkenin başbakanı, bakanı, Avrupa'ya kredi dilenmek için gitmişler. Kapı önünde 3 gün tek ayak üstünde bekletilmişler. Randevu dahi vermemişler, sonunda 'başımızdan defolup gitsin' diye şuna '1 milyon kredi versek de kurtulsak' diye düşünmüşler. Bu acınacak vaziyetleri biz yaşadık lakin Allah bize öyle kocaman bir izzet verdi ki 13 yıldan buyana dışarıdan bir kuruş paraya ihtiyacımız yok, 4 sene oldu hemen hemen IMF'nın borcu da bitti, 'son kuruşunu da al, bu ülkeden git' dedik.'

Arınç, yıllarca hükümetlerin IMF'yle borç anlaşmaları imzaladığını hatırlatarak, 'Biz geldiğimizde borcu hazır bulduk. 23,5 katrilyon IMF'ye borç vardı. Biz yeni nakit almadan borçlarımızı ödeyerek bunu bitirdik. Sonunda Allah öyle bir izzet verdi ki 30 yıldır IMF'nin parasıyla çark döndürmeye çalışan o aciz hükümetler gitmiş, yerine başı göklere varacak kadar açık, dik ve izzetli bir hükümet gelmiştir. 'Al sana IMF, ne süre istersen sana 5 milyar dolar kredi açıyorum. Sana borç veriyorum' noktasına geldik' diye konuştu. 

Yeni bütçe

475 katrilyonluk bütçe ortaya koyulduğunu söyleyen Arınç, şu değerlendirmede bulundu:

'Yeni yatırımlar yapacağız, hizmetler getireceğiz. Hizmette hudut bulunmaz AK Parti iktidarında. Vatandaşımız ne istiyorsa, haklı ve makul bulunduğu sürece onların hepsini yaptık, yapacağız. Türkiyemizi kişilerin huzurla, mutlulukla yaşayacağı yurt toprağı durumuna getirmek vazifemizdir. Bütçemiz yarın bitiyor, inşallah kabul edilecek ve Türkiye'de yeni bir devir açılacak. Bundan sonraki bütçelerimizin daha zinde olacağını rahatlıkla düşünebiliriz.'

Bülent  Arınç,  büyük şehirlere kampüs hastaneler yaptıklarını, hastaların tedavisinin buralarda gerçekleştirilmesini istediklerini dile getirdi.

Yaklaşık 20 bin kilometreye yakın bölünmüş yol olduğunu aktaran Arınç, bir takım şehirleri birleştirecek kocaman otoyollar da yaptıklarını, İzmir ve İstanbul arasını 3 saat 15 dakikaya indirecek otoyol projeleri bulunduğunu aktardı.

Arınç, karanın bittiği yerlerde asma köprüler yahut denizin 60 mt. altına girerek Marmaray yapıp kıtaları birleştirdiklerini anlatım ederek, 'Kimsenin aklı almaz. Bu kadar parayı nereden buluyor bunlar? Bunları nasıl yapıyor, nasıl düşünüyor bunlar?' dedi.