ZONGULDAK (AA) - Zonguldak'ın Alaplı ilçesinde, yörenin en önemli dokuma ürünlerinden olan unutulmaya yüz tutan çekmen bezi, Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü'nün açtığı kursla yeniden hayat buluyor.

Yüzyıllardır keten liflerinden yaptıkları çekmen beziyle kendilerine kıyafetler hazırlayan Alaplılı kadınlar, son yıllarda unutmaya başlayan halk kültürü mirasının yeniden yaygınlaşması için açılan kurslara ilgi gösteriyor.

Anadolu'nun kültürel zenginlikleri arasında yer alan dokumacılığın yüzyıllardır yapıldığı ilçede, hazırlanan projeyle çekmen bezinin ağırlıklı olarak ev dekorasyonuna yönelik ürünlerle yaşatılması hedefleniyor.

Kadınların 3 ay alacağı eğitimin sonunda hazırladıkları masa örtüsü, şal ve perde gibi çok sayıda ürünün satışıyla aile ekonomilerine de önemli katkı sağlamaları amaçlanıyor. 

Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü'nde görevli el sanatları eğitmeni Öznur Yılmaz Beşevli, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "düzen" adı verilen el tezgahlarında dokunan çekmen bezinin önemli bir kültürel ürün olduğunu söyledi.

Çekmen bezinden geçmişte kadınların kendilerine genelikle şalvar yaptığını ifade eden Beşevli, "Çekmen, ilçemizin çok eski bir bezidir. Eskiden kadınlarımız evlerinde kurdukları tezgahlarda bundan çeşitli kıyafetler dokurmuş. Bu geleneğin tekrar yaşatılması için kurs açtık. Kadınlarımız bu eğitimlere çok büyük ilgi gösteriyor. Şu anda kursiyerlerimizin el becerilerini arttırmak için dokuma tezgahında çalışıyoruz" diye konuştu.

- "Engelliler de öğrenecek"

Beşevli, çekmen bezi olarak bilinen yöresel kumaşın, kalın, ince ve ala bez olarak bilinen türlerden oluştuğuna işaret ederek, şöyle konuştu:

"Keten bitkisi bölge halkı tarafından üretilerek çeşitli aşamalar sonucunda lif haline getiriliyor. Ardından iplik haline dönüştürülüp dokunuyor. Çekmen bezinin bu şekilde uzun ve meşakkatli bir üretim süreci var. Halk Eğitim Müdürlüğü olarak unutulmaya yüz tutmuş meslek grubuna giren dokumacılığı tekrar yaşatmak için yoğun caba harcıyoruz. İnşallah önümüzdeki aylarda kursumuza daha büyük bir ilgi olacağını düşünüyorum.”

Kadınların ardından engellilere yönelik de benzer kursun açılacağını anlatan Beşevli, hem geleneksel bir kültürün unutulmasını engellemekten hem de insanların ekonomik hayata katkı sağlamasına destek vermekten mutluluk duyduklarını kaydetti.