Eylül ayında birkaç günlük kaçamak yapmak istiyoruz ama nereye gidelim derseniz gizli bir cennet Sarsala Koyu. Sıcakların hız kesmesi ve okulların açılmasıyla da kalabalığın el ayak çekmesi bu güzel yöreyi haftanın tatil önerisi haline getiriyor.

Sonbaharda deniz tatili olur mu diye soranlara en güzel cevap, Eylül ayında hala 25-26 derecelerde seyreden hava sıcaklığıdır; ayrıca deniz suyu sıcaklığı da hala 20 derecelerde olduğundan isteyen denize girebilir. Fakat Sarsala sadece deniz değil doğa sevenlere de bütün cömertliğiyle kucak açan bir yöre. Havlu ve güneş kremini alıp denize girecekler de bu yöreye gelir; dürbün, fotoğraf makinesi ve not defterini kapıp gözlem yapmayı sevenler de. Kumdan kale yapacak çocuklarıyla birlikte şezlongunu alıp aile ritmini sevenler de Sarsala’nın hedef kitlesidir; kitabını, müziğini, kedisini ve sosyal medyasını yanından ayırmayan keyif düşkünleri de.

Sarsala’ya Nasıl Gidilir?

Malatya-Dalaman arası bin 166 kilometre olduğu için arabayla gitmek isteyenlerin yolu iki güne bölmesi tavsiye edilir. D300 üzerinden gidilerek yolda Kapadokya (Kayseri veya Aksaray) ya da Konya konaklaması hem bu şehirlerde soluklanmak hem de o konaklamayı güzel bir gezintiyle süslemek için ideal. Antalya üzerinden gidilmesi ise yolu bir miktar uzatıyor. Otobüs ve uçakla gitmek isteyenler içinse pek çok alternatif mevcut.

Dalaman ilçesine yaklaşık 15 km mesafede bulunan Sarsala Koyu’na, Dalaman Havalimanı yolu üzerinden ayrılan bir yol ile ulaşılıyor. 15 km her ne kadar kağıt üzerinde kısa gibi gözükse de, ortalama 30 dakika kadar süren oldukça virajlı bir dağ yoluna hazır olmalısınız. Ancak bir yılan gibi kıvırılıp giden bu yolun sonunda göreceğiniz enfes koy manzarası bile “iyi ki gelmişim” demenize yetecek. Son viraja geldiğinizde, bu eşsiz görüntüyü hafızanıza kazımak ve birkaç resim çekmek için aracınızı park edebilirsiniz.

Dalaman merkezinden Sarsala Koyu’na giden belediye araçları var, fakat özel aracınız yoksa bir turist olarak ulaşım konusunda sıkıntı yaşayabilirsiniz. Belediye otobüslerinin seyrek saatleri ve genelde kalabalık olmaları, özellikle hava sıcaklığının yüksek seyrettiği günlerde sizi bunaltabilir. O nedenle bu güzel koya kendi aracınızla gitmeniz ya da taksi tutmanız tavsiye ediliyor. Eğer kendi arabanızla gitmeyip, dönüşte son belediye aracını da kaçıracak olursanız, koyda bulunan taksi durağı bu konuda size çözüm sunabilir.

Yanımıza Ne Alalım?

Koy yolunda içinden geçeceğiniz Kapukargın Köyü’nde bulunan marketten gün boyunca ihtiyaç duyacağınız şeyleri alabilirsiniz. Yöreye ilk kez gelen bazı tatilciler, köye gelir gelmez Sarsala Koyu’nun burası olduğu yanılgısına kapılıyorlar. Halbuki Sarsala Koyu’na ulaşmak için bu köyün içinden geçerek bir süre daha sert virajları geçmeniz ve koca bir dağı tırmanmanız gerekiyor.

İneceğiniz yerde fazlaca mağaza bulunmadığından eğer alışveriş yapacaksanız buraya gelmeden eksiklerinizi tamamlamanız tavsiye ediliyor. Sonbaharda mayo, havlu, çanta nereden alınır derseniz, Malatya’da zaten tüm mağazalar artık sonbahar ürünlerini vitrinlere yerleştirdiği için internetten alışverişi tercih edebilirsiniz.

Deniz sezonu değilken mayo almak isteyenlerin bilmesi gereken birkaç adres şöyle:

- Trendyol.com (veya GittiGidiyor, HepsiBurada, N11)

- indirimkodu.com (veya Picodi, Alerebat, Kuponrazzi)

- Hopi.com.tr (veya Avantajix, Qumpara, Zubizu)

Nerede Konaklamalı?

Sarsala’ya en yakın turistik belde Dalaman ve bölge turistik konaklama tesisleri açısından oldukça zengin alternatifler vaat ediyor.

Bilinmesi gereken birkaç otel ismi şöyle:

- Hilton Dalaman Sarigerme Resort + Spa (Dalaman)

- Dalaman Airport Lykia Resort Hotel (Dalaman)

- Romantik Villa Dalla (Dalaman)

- Villa Twinstone (Dalaman)

- Dalya Life (Dalaman)

- Thermemaris Spa + Thermal Hotel (Dalaman)

- Hotel Hafizoglu (Dalaman)

- Burc Hotel (Dalaman)

- Dalaman Park (Dalaman)

Bilinmesi gereken birkaç villa ismi şöyle:

- Akkaya Garden Villa (Dalaman)

- Lakeside Villa (Dalaman)

- Villa Grand View (Dalaman)

- Ottoman Style Villa (Dalaman)

- Villa Citrus (Dalaman)

- Akkaya Garden Apartment (Dalaman)

- Akkaya Valley Guest House (Dalaman)

- Botanic Garden (Dalaman)

- Club Onat Garden (Dalaman)

Sarsala’nın Tadını Çıkarmak

Sarsala Koyu’nda bulunan tesis belediye tarafından işletiliyor. Doğal güzelliği bozmamak adına sınırlı sayıda şezlong bulunduğu için, sezon dışı bile olsa sabah saat 10’dan sonra vardığınızda şezlong ve şemsiye bulmanız biraz zor olabilir. Özellikle hafta sonları, Sarsala Koyu’na yakın çevrede bulunan yerel halkın da geldiğini ve doluluk oranının havanın durumuna göre de artışlar gösterebileceğini unutmamak lazım. Tatil döneminde Sarsala Koyu’na hafta içi bir günde gitmek çok daha keyif verici olabilir, fakat okulların kapanmasıyla artık haftanın yedi günü Sarsala’ya gidilebilir.

Koyun girişinde araçlar için cüzi bir miktar para alınıyor. Şezlong ve şemsiyeler için de yine makul bir ödeme yapıyorsunuz. Koyun hemen dip köşesinde bulunan kafeterya, tuvalet ve duşlar oldukça kullanışlı ve temiz. Özellikle burada köylü kadınların saçta yaptığı gözlemelerden mutlaka yemelisiniz. Hamburger tarzı yiyeceklerin de bulunduğu tesiste her çeşit içeceği bulmak da mümkün. Sarsala Koyu’nda konaklama tesisi bulunmamasına rağmen bazı ziyaretçiler çadırlarıyla gelerek geceyi bu güzel koyun huzurlu kıyısında geçirmeyi tercih ediyorlar.

Sarsala Koyu’nda deniz çok temiz ve güzel. Hemen derinleşmesi sebebiyle küçük çocukların ve yüzme bilmeyenlerin daha dikkatli olmasında fayda var. Ancak adeta bir akvaryum görünümünde olan bu eşsiz denizde yüzmenin keyfini anlatmaya kelimeler yetmez. Ayrıca koyda plaj voleybolu ve muz gibi aktiviteler de meraklıları için mevcut.

Bu koyu farklı kılan özelliklerin başında merkezden oldukça uzak olması sebebiyle çok fazla yerleşke bulunmaması yer alıyor. Tesisler ve binalar arasında kaybolup giden sahiller ve beachlerin aksine Sarsala Koyu, Ege kıyılarında hala bir yerlerin el değmemiş ve insan tahribatından uzak olduğunun adeta canlı bir kanıtı. Yolunun oldukça sapa olması, pek çok tatilcinin bu koya gelmeye yüksünmesine, bu da şehir hayatından bunalıp gerçek bir doğa özlemi çeken tatilcilerin bu saklı cennete daha çok gelmesine olanak sağlıyor.