Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, AA muhabirine, çözüm sürecinin ülke için son derece hayati bir süreç olduğunu anlatım ederek, Türkiye’nin siyasi istikrarı ve kalkınması, kaynakların boş alanlara harcanması yerine halkın ihtiyaçlarına harcanması, bölgede mutluluk ve kardeşliğin tesisi için çözüm sürecinin devam edeceğini söyledi.

'Uzun bir süredir aşırı şükür Türkiye ayrıcalıklı bir devre yaşıyor. Bazı sıkıntılar ve sorunlar olsa da geçmişle mukayese ettiğinizde aşırı daha huzurlu bir ortam yaşıyoruz' diyen Yılmaz, bilhassa bölgede bunun toplumsal yansımalarının görüldüğünü vurguladı.

Yılmaz, çözüm sürecinin sağladığı normalleşmenin halkın psikolojisine de ve ekonomiye de yansıdığını dile getirdi.

'Elinde silah olan kimse kalmasın'

Çözüm sürecinin devam ettiğini, süreçte önemli bazı aşamalara gelindiğini kaydeden Yılmaz, şöyle konuştu:

'İstiyoruz ki memleketimizde bundan böyle elinde silah olan hiç kimse kalmasın. Kim politika yapacaksa gelsin, meşru zeminde siyaset yapsın. Şiddeti, kavgayı ülkemizin gündeminden çıkaralım. Kimin söyleyecek sözü varsa gelsin, sözünü söylesin. Kimin önerecek politikası varsa gelsin hür bir biçimde anlatım etsin. Bunların hiç kimseye faydası yok. Bunların milletimize ve ülkemize faydası yok. Birlik beraberlik arasında ama her çeşit farklılığa tolerans göstererek, ahenk sağlayarak bir arada yaşamak durumundayız. Hukuk içinde, tarihi ve kültürel değerlerimizle ben bunu başaracağımıza yürekten inanıyorum.'

Bakan Yılmaz, Terörün Sona Erdirilmesi ve Toplumsal Bütünleşmenin Güçlendirilmesine Dair Kanun Tasarısı, TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilerek yasalaşmasına ilişkin, yasanın çözüm sürecine ivme kazandıracağını belirtti.

'Çözüm süreci tam anlamıyla sonuçlandığında inanın ki Doğu ve Güneydoğu’nun ekonomik şekilde uçtuğunu göreceğiz' ifadelerini kullanan Yılmaz, bu sayede son 30 yıldır kullanılmayan çok sayıda potansiyelin harekete geçtiğinin görüleceğini anlattı.

Yılmaz, 'Bu haberleri şimdiden görüyoruz. Çözüm sürecinin ismi dahi yetti. Ancak bu gelişmelerin daha da ilerlemesi ve bundan böyle şahısların zihinlerinde soru göstergesi kalmamasıyla aşırı daha güzel günleri daima beraber göreceğiz' diye konuştu.

'Ekonomik ve makro istikrar sürüyor'

Yılmaz, yılın ilk çeyreğinde sektör beklentilerinin üstünde yüzde 4,3 gelişme sağlandığını hatırlatarak, bu yıl dünyada küresel kriz etkileri, bölgede siyasi istikrarsızlıklar, iç politikada tartışmalar ve mahalli seçimlerin yaşandığı bir devre olmasına karşın 4.3’lük büyümenin büyük bir başarı olduğunu kaydetti.

Yaşanan tüm olumsuzluklara karşın büyümenin devam edeceğine gösteren Yılmaz, 'Son 10 yılda bulunduğu bu gibi bu sene da Türkiye gelişmiş ülkelerle arasındaki mesafeyi azaltmaya devam ediyor. Ekonomik büyüme sürüyor. Bu kadar menfi şartlara karşın gene de büyümeyi devam ettiriyor olmamızda en büyük faktör her şeyden önemlisi siyasi istikrar. 30 Mart'taki seçimlerde bir defa daha bu siyasi istikrarın devam edeceğini herkes görmüş oldu' halinde konuştu.

Yılmaz, Türkiye'nin ekonomik şekilde iyi yolda olduğunu anlatım ederek, şunları kaydetti:

'Geçmişte en küçük darbelerle, tartışmalarla sarsılan iktisat bugün dimdik yoluna devam ediyor. Son 10 yılda yaptığımız reformlar ve oluşturduğumuz itimat bunda aşırı etkili. Bu sene büyümede kalite de yüksek. Özellikle AB'ye ihracatta artış sözkonusu. Bir taraftan gelişme devam ederken öteki taraftan cari açığı düşürdük. İhracatta ve turizm gelirlerinde artış devam ediyor. Dış müteahhitlik hizmetlerimiz başarılı biçimde sürüyor.'

'Büyümeye, kalkınmaya, gelişmeye devam etmek durumundayız'

Orta vadeli programda büyümeyi yüzde 4 şekilde ön gördüklerini belirten Yılmaz, bazı uluslararası firmaların daha düşük tahminlerde bulunduğunu bildirdi.

Yılmaz, 2014 yılını yüzde 4’ün üstünde bir performansla tamamlayacaklarını ifade ederek, yılın ilk çeyreğindeki rakamların gelmesiyle uluslararası firmaların beklentilerinde de revizyona gittiğini gördüklerini söyledi.

Dünya Bankası'nın beklentisini yüzde 3,5’a çıkardığına dikkati çekerek, 'Türkiye genç ve dinamik bir nüfusa sahip. Beklentilerimiz aşırı yüksek. 2023 hedeflerimiz var. Büyümeye, kalkınmaya, gelişmeye devam etmek durumundayız' dedi.

Yılmaz, enflasyon rakamlarının beklentilerinin üstünde yükselmesini kur ve mevsimsel etkilere bağlayan Yılmaz, açıklamasını şöyle sürdürdü:

'Her şeye karşın enflasyon oranı tek haneli rakamlarda kalmaya devam etti. İnşallah önümüzdeki aylarda, ikinci yarıda daha düşük bir enflasyon seyri bekliyoruz ve sene sonuna geldiğimizde bugünden daha düşük bir seviyede enflasyonu kapatmış olacağız. Gelecek senelerde enflasyonu orta vadeli şekilde giderek daha aşağı seviyelere doğru düşürme politikamız devam edecektir.'

Cumhurbaşkanlığı seçimi

Yılmaz, Türkiye'de ilk defa cumhurbaşkanının en demokratik biçimde seçileceğine işaret ederek, ilk turda ipi göğüsleyeceklerine inandıklarını belirtti.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın cumhurbaşkanı şekilde ülkenin başına geçeceğini anlatım eden Yılmaz, şunları dile getirdi:

'Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde geçmişte aşırı ayrıcalıklı alternatifler, ayrıcalıklı manipülasyonlar, ayrıcalıklı birtakım inisiyatifler gelişebiliyordu ve ülkenin istikrarı bozulabiliyordu. Bugün bundan böyle halkımızın kararına herkes saygı göstermek zorundadır. Başbakanımızın diğer partilerin tabanında da mühim oranda teveccüh göreceğini düşünüyoruz. Ülkemizin dünyadaki prestiji açısından bu seçimler önemli. Cumhurbaşkanlığı seçimi sonuçları da ekonomik perspektifimize yeni bir kuvvet katacaktır. Bu seçimin, bu sürecin en demokratik biçimde geçmesini temenni ediyorum. Türkiye’nin geldiği demokratik seviyeyi ve olgunluğu göstermesi bakımından cumhurbaşkanlığı seçimleri son derece önemli.'