Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, AK Parti İstanbul İl Danışma Meclisi Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, İstanbul'un Türkiye'nin prototipi olduğunu, aldıkları oy nedeni ile da fevkalade muvaffakiyetli bir il şekilde gördüklerini söyledi.

İstanbul'daki başarının Türkiye'deki başarıyı getirdiğini anlatım eden Arınç, 'Hamdolsun ki başımız hiç öne eğilmedi, her seçimden kocaman bir başarıyla çıktık. İstanbul'un sonucunda her umumi sonucunda her süre gösterdi' diye konuştu.

Bülent Arınç, 2002'den bu yana 3 mebus seçiminde Türkiye ortalamasının nerdeyse birkaç puan üstünde başarılar kazandıklarını, 2004-2009 ve 2014 yerel seçimlerinde de başta İstanbul Büyükşehir olmak üzere pek fazla fazla ilçede, belediye başkanlıkları, meclis üyelikleri kazandıklarını anlattı.

İki mühim referandumda da İstanbul'un 'evet' dediğini dile getiren Arınç, bu referandumlardan da başarıyla çıktıklarını kaydetti.

Referandum diyebilecekleri en mühim seçimi de 10 Ağustos'ta yaptıklarını söyleyen Arınç, 'Anayasamızı 2007'de değiştirdik ve 'Artık cumhurbaşkanını kamu seçecek' diye karar verdik. Bunun için 7 sene bekledik ve seçimde, ilk turda kıymetli Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan, 21 milyonun üstünde oyla cumhurbaşkanı seçildi, hiç bir itiraz olmadı. Türkiye ilk seçiminde on ikiden vurdu' ifadelerini kullandı.

İstanbul'un, tüm imtihanlardan başarıyla çıktığını, her süre çizginin yukarıya doğru olduğunu aktaran Arınç, en kocaman hesapların, hilelerin, dedikoduların, saçma sapan iddiaların İstanbul için yapıldığını söyledi.

'Biz gidersek, Türkiye'de her şey kötüleşir'

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, siyasetin seçimle sandıkla olası olduğuna, demokrasiyi güçlendiren mühim kararların hilesiz, kansız, entrikasız el değiştirmesiyle alınabildiğine işaret ederek, bunu için gösterilen yöntemin sandığa gitmek olduğunu belirtti.

Sınavlardan geçtiklerini fakat işlerinin bitmediğini belirten Arınç, konuşmasını şöyle sürdürdü:

'Şimdi de 2015'in nerdeyse ilk yarısında fazla fazla daha mühim ve dikkatli olmamız gereken bir seçimle karşı karşıyayız. Nedir o? 2015. İster haziranda olsun ister haziranın 3-5 gün önünde olsun. Şimdi bazıları kulak kabartacaktır 'Bu adam ne diyor?' diye... Olmaz olmamakta diye bir şey yok. Olmaz olmaz. Türkiye'de ihtiyaçlar olabilirse biraz önünde, birkaç ardında bu işler yapılabilir. Dolayısıyla 2015'in Haziran ayının 20'sini hedefleyerek, bu seçimden de muvaffakiyetli çıkmak zorundayız. İstikrarın devamı, AK Parti'nin dimdik iş başında olduğunu göstermek, birilerinin değirmenine su taşımamak için yapılan politika mühendisliği ve ya Türkiye üstündeki planları bozmak için yeniden iktidar olma mecburiyetimiz var. Biz buna mahkumuz. Biz iktidar olmak zorundayız. Neden? Biz gidersek, Türkiye'de herşey kötüleşir. 12 sene bu ülkeyi kocaman bir istikrarla maddi açıdan da toplumsal sulh yönünde da başarıdan başarıya götüren şahısların gitmesi demek, o dönemlere, bir yılı dahi geçmeyen koalisyon dönemlerine dönmesiyse buna izin vermeyeceğiz.'

Geçmiş hükümetlerin aylık veremediğini, ülke yönetimini tanımadıklarını izah eden Arınç, 'Gözünüzü kapatın ve şöyle bir düşünün. 3 aylığına AK Parti 'ce' diye iktidardan kaçıverse kime bırakacaksınız, kim hükümet kuracak? Bu bütçeyi kim yönetecek, hariç ilişkilerimizi kim götürecek? Bulamazsınız. Keşke AK Parti'den daha iyi bazıları olsaydı da 'Biz kazanamasak da dahi onlar kazanır' deseydik. Bulamazsınız. Keşke bulabilseniz. Allah korusun kimi böyle bir ihtimali aklıma getiriyorum sonra afakanlar arasında uyanıyorum' diye konuştu.

'Çok kocaman kusur yapmazsak millet bizi destekleyecek'

AK Parti'nin bu ülkeyi yönetmeye devam etmesi gerektiğini vurgulayan Arınç, fazla fazla kocaman kusur yapmamaları, verdikleri sözlerden dönmemeleri biçiminde milletin desteğinin süreceğini anlattı.

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, istikbal seçimlerin Türkiye'nin kader seçimi olacağını anlatım ederek, 2019'da, tüm seçimlerin bir arada yapılacağını, üç sandığın taraf yana konulabileceğini belirtti. 

Cumhuriyetin 100. yılının kutlanacağı 2023'e ait hedefleri bulunduğunu kaydeden Arınç, 'Bir kişinin maksadı kendi boyu kadar olmaz. Ufuklar kadar olur. Ufka bakarsınız, görebileceğiniz en son nokta sizin hedefiniz olmalı' dedi.

Katılımcılara Ömer Seyfettin'in 'Kızı Elma' ve 'Diyet' kitaplarını okumalarını tavsiye eden Arınç, 'Hedeflerimiz; 2023. Dur bundan sonra 2023'te. Durmuyor Tayyip Erdoğan '2053' diyor. 2053'te bari dur '2071' diyor. Birisi İstanbul'un fethi o bir hedef, biri Malazgirt o bir hedef. İnsan hedefiyle ufkuyla yaşar' ifadelerini kullandı.

Türkiye'nin 12 yılda istikrara kavuştuğunu izah eden Arınç, kendilerinden önceki üç partili koalisyonda 38 bakanın 20'sinin 'devlet bakanı' olduğunu belirterek, 'Gübre fabrikasından mesul ülke bakanı vardı. Ziraat Bankası'ndan, Yapı Kredi'den sorumlu ülke bakanı vardı. Hepsinin kırmızı, plakası makam arabası vardı' gibi konuştu.

'Siyasete onur kazandırdık'

Bugünün en mühim hastalığının unutkanlık olduğunu dile getiren Arınç, 12 sene önce siyasetin yıprandığını, milletvekillerinin rozetleriyle sokağa çıkamaz bir duruma geldiğini, milletin siyasetten soğuduğunu söyledi. Arınç, 'Biz siyaseti ayağa kaldırdık, siyasete onur kazandırdık. Demokrasinin temeli de siyasettir. Siyasetin kalbi de Türkiye Büyük Millet Meclisi'dir' ifadelerini kullandı.

Türkiye'nin IMF'ye borç verme noktasına geldiğini, dünyanın dört bir yanındaki mazlum ve mağdurlara katkı ettiğini izah eden Arınç, 1,5 milyonu bulan Suriyeli sığınmacıya 3 yıldan bu güne 5 milyar dolar masraf eden Türkiye'nin, geçmişte olsaydı 5 kuruş nakit bulamayacağını anlattı.