GÖKÇER TAHİNCİOĞLU

Çözüm sürecinde ardı ardına kritik adımlar atılırken, HDP'lilerin uzun süredir ısrarla üzerinde durduğu hasta mahkumlar sorunu ile ilgili de harekete geçildi. Adalet Bakanlığı ağır hasta mahkumların tahliyesi için yeni düzenlemeye gerek olmadığı, mevcut düzenlemenin geniş yorumlanması durumunda sorunun çözülebileceği yönünde karar aldı.

2013'te yapılan düzenlemeyle kanuna, "Maruz kaldığı ağır bir hastalık veya sakatlık nedeniyle ceza infaz kurumu koşullarında hayatını yalnız idame ettiremeyen ve toplum güvenliği bakımından tehlike oluşturmayacağı değerlendirilen mahkümun cezasının infazı iyileşinceye kadar geri bırakılabilir" hükmü eklendi.

Geniş yorumla çözüm

Böylece, hayatını yalnız idame ettiremeyeceği sağlık kurulu raporuyla tespit edilen mahkumların tahliyesine olanak sağlandı. Ancak uygulama istenilen sonucu vermedi ve çok sayıda hasta mahkum tahliye olamadı.Adli Tıp raporlarıyla ağır hasta olduğu belgelenen mahkumların bir bölümü de mahkemeler tarafından toplum güvenliği bakımından "tehlikeli" bulunarak tahliye edilmedi.

Koltuğunu müsteşarı Kenan İpek'e devreden eski Adalet Bakanı bekir bozdağ, önceki haftalarda "Hasta tutuklu ve hükümlülerle ilgili çalışmaya insani bakıyoruz" demişti. Adalet Bakanlığı'nda geçen hafta sonu, Ceza ve Tevkifevleri, Ceza İşleri ve Kanunlar genel müdürleri ile bürokratların katıldığı toplantıda mevcut yasanın daha geniş yorumlanmasıyla sorunun çözülebileceği konusunda görüş birliğine varıldı. Mahkemelerin, uygulama konusunda bakanlığa çok sayıda soru yönelttiğinin konuşulduğu toplantıda alınacak bir karar ya da çıkartılacak bir genelgeyle problemin çözülmesi benimsendi. Mahkemelerin, Adli Tıp Kurumu dışındaki raporları esas almamasının gecikmelere yol açtığı, yasadaki "toplum güvenliği için tehlike" ifadesinin ise yanlış yorumlandığının değerlendirildiği toplantıda, farklı Hastane raporlarının da esas alınması ve "toplum güvenliği" ifadesinin somut kriterlere dayandırılarak yorumlanması için görüş oluşturuldu.

İnsan Hakları Derneği ve HDP, cezaevinde 546 hasta mahkum olduğunu açıklamıştı. Bakanlık ise bu mahkumlardan 45'inin ağır olduğunu ve yasa kapsamına girebileceğini değerlendiriyor.

Kurul Nevruz sonrası

İmralı'da Abdullah Öcalan'la görüşmeleri takip etmek amacıyla oluşturulan İzleme Kurulu'nun Nevruz'dan sonra çalışmalarına başlayacağı, ilk ziyaretini de Nevruz'dan sonra gerçekleştireceği bildirildi. Kurul bünyesinde İmralı'ya altı kişinin götürülmesinin planlandığı, kurulun toplam üyelerinin sayısının ise daha yüksek olmasının beklendiği kaydedildi. Kurulun altı üyesinden üçünün Kadir İnanır, İHD Başkanı Öztürk Türkdoğan ve Can Paker olacağı, diğer isimlerin de kesinleşmek üzere olduğu kaydedildi.