Seyran Park
Doğa Veteriner Kliniği
SON DAKİKA
Sumru Çelikcan

İnsanlık Dışı

18 Ağustos 2009 - 11:06 Yorum: 4

Geçen hafta devlet hastanelerindeki çarpıklıklardan üstün körü bahsetmiştik. Üstün körü diyorum, çünkü bu konu üzerine konuşulacak o kadar çok şey var ki!

 

O kadar çok yanlış var ki…

 

Bunların yanı sıra doğru olan, tıbbi açıdan ayakta alkışlayacağımız gelişmelerde var.  Fakat mevcut ve yeni, yeni türeyen sorunlar doğru olan, iyi giden birçok şeyi gölgeliyor. Her zaman kötü giden şeyler iyi olan şeyleri örtmüştür.

                                                                                                   

Geçen hafta devlet hastanelerinden bahsettim ve özelleştirilmesi gerektiğine inandığımı söyledim. Bunu söylerken atladığım noktalar oldu.

 

Şöyle ki; özel hastanelerde eksikler yok mu? Devlet hastaneleriyle aralarında uçurumlar mı var? Uçurumlar yok. Lakin gözle görülebilir, bilinçli insanların ayırt edebileceği farklar var.                                                                                 

Özel hastaneleri düşünecek olursak aslında adı üstünde özel hastane. Özel olmalı. Ama değil. Hastane ismi vermeden biraz bahsetmek istiyorum. Hamile olan birçok insanın mutlaka takibe gittiği bir kadın doğum uzmanı var.

 

Hastanelerdeki çalışma saatleri dışında ise aksi bir durum olursa haberleşerek doktorları hastaneye geliyor ve hastalarının muayenesini yapıyorlar. İl dışında iseler başka bir doktora yönlendirerek yine hastalarını zor durumda bırakmıyorlar. Buraya kadar her şey normal. Malatya ya il dışından gelen bir bayan, hamile… Acil bir durum oluyor. Bizim özel hastanelerden birinin acilinden içeri giriyor. Sorununu anlatıyor. Acilde bulunan doktor, bir kadın doğum uzmanının görmesi gerektiğini söylüyor. Kadın doğum uzmanının acil durumlarda çağırıldığını anlatıyor. Çağırın o zaman diyorlar. Kadın uzun süre bekliyor. Hastanedeki tüm kadın doğum uzmanlarının izinli olduğunu ve gelemeyeceklerini söylüyorlar. Ebeye yönlendirelim diyorlar. Kadın oradan ayrılıp başka hastaneye gidiyor. Orada da aynı cevapla karşılaşıyor. Ebemiz bakabilir. Uzmanımız mesai saatleri dışında gelemez diyorlar. Kadın çaresiz, korkuyor. Tamam, ebe baksın diyor. Ebe bakıyor ama hekimin görmesi lazım ben bir şey yapamam diyor. Oradanda ayrılıyorlar. Hatır, gönül bir tanıdık aracılığı ile bir kadın doğum uzmanı buluyorlar. Doktor saate bakmadan koşa koşa gelip hastayı muayene edip gerekli müdahaleyi yapıyor.                                                                                                                                  

Şimdi bunu anlatmamda ki sebep şu. Eğer il dışından hamile bir bayan geliyorsa bu memlekete ve gece geç bir saatte acilen bir kadın doğum uzmanına görünmesi gerekiyorsa ne yapması lazım. Acılar içinde bekleyip çocuğunu mu kaybetmeli, yoksa kendimi ölmeli? Burası Malatya doktor bulamam orada deyip, yanında doktor mu gezdirmeli? Bir hastane aynı anda bütün kadın doğum uzmanlarını nasıl olurda izne gönderir. Nasıl acil durumlarda hekimini oraya getiremez. Doktorluk özveri isteyen bir iştir. Veballi iştir. Bu yaşanan doktorun değil, o hastanenin yöneticilerinin eksiğidir. Şimdi bu bahsettiğim basit gibi gelebilir. Ama o anda bunu yaşayan insan için hiç basit değil. Çaresizce bir durum…

 

Özelleştirilmeli hastaneler, fakat insan sağlığının ucuz olmadığını bilen, ticarethane olarak görmeyen şahıslara ihale edilmeli...

 

Hastane ismi vermemem ilerleyen günlerde de vermeyeceğim anlamına gelmiyor. Ama emin olun bu gördüklerim devam ettikçe tek tek deşifre edeceğimden emin olabilirsiniz. Hastanelerdeki sorunlar yazmakla bitmiyor. Bu konu devam edecek. Çünkü hepimizin sağlığı her şeyden önemli. Sağlık olmadı mı iş, güç, para vs. her şey boş. Bunlar Türkiye de ki hastanelerde yaşanan en basit örnekler. Aklımıza, hayalimize gelmeyecek şeyler oluyor. O çok basit bir olay, ya da bu çok önemli bir olay yazmayalım da, konuşmayalım da başımıza iş açılır, etliye sütlüye karışmayalım dersek günden güne da ha da beter hale gelecek. Kim ne görüyor, yaşıyorsa lütfen hakkını arasın… Hak aramayı bilmeyene de, hak aramayı öğretsin. Bu ülkede hakkını aramayana kimse hakkını vermez. Hakkın olan şey için bile mücadele etmen gerekiyor ne yazık ki…

YAZARIN DİĞER YAZILARI