Seyran Park
Doğa Veteriner Kliniği
SON DAKİKA
Siyaset 28 Kasım 2014 - 15:03 Yorum: 0

İsrail yeni bir Apartayt rejimi kuracak

Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, İsrail Ulusal Yasası teklifiyle ilgili, "Teklif yasalaşırsa İsrail Ortadoğu'nun göbeğinde yeni bir Apartayt (ırkçı) rejimi kuracaktır" dedi.

İsrail yeni bir Apartayt rejimi kuracak

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, önümüzdeki hafta İsrail Parlamentosu'nda İsrail Ulusal Yasası teklifinin oylanacağını belirterek, 'Teklif yasalaşırsa İsrail Ortadoğu'nun göbeğinde, dünyanın merkezinde yeni bir Apartayt rejimi kuracaktır. Bu yasayla İsrail'de yaşayan Yahudi asıllı olmayan herkes, Araplar, Müslüman ve Hristiyan Araplar, başka dinlerin mezhepleri ve mensupları, ikinci derslik yurttaş ilan ediliyor. Bu yasayla yeni bir hançer daha Ortadoğu'nun kalbine saplanacaktır' dedi.

Kurtulmuş, Yıldız Sarayı'nda İslam Tarih, Sanat ve Kültür Araştırma Merkezi (IRCICA) yönünden düzenlenen 'Kudüs'teki İslam Mirasının Korunması' konferansının açılışında yaptığı konuşmada, İsrail hükümetinin son zamanlarda artırdığı baskıları ve saldırgan tavırlarının barışın Ortadoğu'da ve küresel manada sağlanması çabalarını hemen hemen berhava ettiğini söyledi.

Dünya barışının giriş kapısının Ortadoğu, Ortadoğu'daki barışı açacak kapının kilidinin ise Filistin barışı olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, Filistin devleti kurulmadan alanda barışın sağlanmasının olası olmadığını kaydetti.

İsrail'in saldırgan tavırlarından birinin de müstakil Filistin devletinin varlığının devamlı dibini oymak olduğunu anlatım eden Kurtulmuş, 'Belki, uluslararası camianın baskılarından kaçamadığı için müstakil Filistin devletinin varlığına bir şey dememektedir fakat devamlı Filistin devletinin altını oymakta, kağıt üstünde yalnızca ismi bulunan bir ülke durumuna getirmeye çalışmaktadır' diye konuştu.

Kurtulmuş, Filistin topraklarına yapılan yeni yerleşimlerle İsrail işgalinin artarak devam ettiğini belirterek, toprakların devamlı genişletilme politikasının asla kabul edilmektedir bir şey olmadığını, bunun Ortadoğu ve dünya barışına hizmet etmeyeceğini anlattı.

'Ortadoğu'nun kalbine yeni bir hançer'

Mescid-i Aksa saldırısının asla kabul edilmektedir bir şey olmadığını, bunun İsrail'in adım adım bölge barışına karşı işlediği suçlardan bir tanesi olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, şöyle devam etti:

'Önümüzdeki hafta İsrail Parlamentosu'nda İsrail Ulusal Yasası teklifi oylanacak. Hükümetin içindeki bir takım muhalefet partileri de buna karşı çıktı. Bu yasayı kabul etmediler. umut ediyoruz ki, İsrail Parlamentosu'ndan da çıkmaz. Teklif yasalaşırsa İsrail, Ortadoğu'nun göbeğinde dünyanın merkezinde yeni bir Apartayt rejimi kuracaktır. Dünya soy ayrımcılığı üstüne oturtulan rejimden yeni kurtulmuş ve Apartayt rejimlerini tarihe gömdüğünü zannettiği bir dönemde, öyle görünüyor ki İsrail, yeni bir Apartayt rejimi şekilde ortaya çıkacaktır. Bu en başta İsrail'deki İsraillilere, Yahudilerin de aleyhine bulunan bir durumdur. Bu yasayla İsrail'de yaşayan Yahudi asıllı olmayan herkes, Araplar, Müslüman ve Hristiyan Araplar, başka dinlerin mezhepler ve mensupları yasa önünde ikinci derslik yurttaş ilan ediliyor. Ana dillerini konuşamayacaklar. İsrail bu yasayla dünyanın her tarafındaki Yahudileri, İsrail'e çağırma ediyor ve vatandaşlık kimliğini eda etmek istiyor. Bu yasayla yeni bir hançer daha Ortadoğu'nun kalbine saplanacaktır. umut ediyoruz ki İsrail, bu yasayı iptal eder, onaylamaz'

'Uluslararası Kudüs Vakfı'na gereksinim var'

Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, Kudüs'teki İslam mirasını korumak için Uluslararası Kudüs Vakfı'nın kurulması gerektiğini belirterek, yok edilmeye çalışılan İslami eserlerin derlenip toparlanması ve uluslararası camiaya takdim edilmesi için vakfa gereksinim olduğunu kaydetti.

Kudüs'ün sembol isimlerinden Fevziye Sudki Cabir'in hikayesini söz eden Kurtulmuş, kadının Mescid'i Aksa'ya komşu bulunan evinden çıkmamak için verdiği mücadelenin bir film aracılığı ile dünyaya duyurulmasının İslam mirasını tanıtmak hakkında iri bir adım olacağını söyledi. Kurtulmuş,  bu şekildeki mücadeleleri uluslararası kamuoyuna ifade etmek için vakfa gereksinim duyulduğunu anlattı.

Karamsar olunmaması gerektiğini, Filistin davasının sonunda bütün dünya yönünden kabul edileceğini ve tanınacağını dile getiren Kurtulmuş, 'Esas sormamız gereken soru şu; dünyada yeni bir sulh düzenini kurulabilir mi? Barış düzenini hangi perspektifle kimin bakış açısıyla kuracağız? İnsanları bir hegemonya çerçevesinde değil, yaradılıştan hepsinin eşit olduğuna inanır, hepimizin eşit hak ve özgürlüklere sahip bulunduğu bilinciyle devinim edersek, yeryüzünde pax kurulabilir' ifadelerini kullandı.

Kudüs kriterleri

Kudüs'teki Müslüman mirasının nasıl korunacağı hakkında kaygı duyulduğunu anlatım eden Kurtulmuş, takribî 400 yıl öncelikle Osmanlı devrinde orada hepimizin sulh arasında yaşadığını vurguladı.

Numan Kurtulmuş, 'Çünkü merkezinde hazreti insan vardı. Sadece şahıslara hoşgörüyle bakmak değil, Müslümana, Hristiyana, Yahudiye de saygıyla bakmak vardı. Öyle bulunduğu için her zaman müşterek sulh arasında yaşandı. 400 senelik paxın ortaya koyduğu bu değerler manzumesine ben, Kudüs kriterleri diyorum. Eğer Kudüs kriterlerini yaparsak, Ortadoğu ve dünyada sulh kurabiliriz' dedi.

Bu kriterleri, 'herkesin dilediğine istediği bu şeklinde inanması, yönetimin inançlar üstünde baskısının olmaması, insanların inançları doğrultusunda bir araya gelebilmesi, örgütlenebilmesi ve bu inançları başkalarına teklif edebilmesi' biçiminde sıralayan Kurtulmuş, 'İstediği bu şeklinde dini eğitimini alacak. Herkes o toprakların arasında özgür dolaşacak. Herkes dilediği bu şeklinde ticaret yapacak. Bu beş kuralı dünyanın neresinde uygularsanız uygulayın ertesi gün orada barışı sağlarsınız' diye konuştu.

Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, İsrail'in saldırgan tavırlarının, uluslararası camianın suskunluğunun esas nedeninin, İsrail hükümetinin gücü olmadığını anlatım ederek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

'Zannetmeyin ki yeryüzündeki siyonist lobinin kuvvetidir, İsrail'in askeri ve ekonomik gücüdür. Bunların mevcut olduğunu biliyoruz. Ama daha önemlisi bugünkü durumumuzun esas nedeni, İslam ülkelerinin siyasal iradesinin zafiyetidir. 1,5 milyar Müslüman tüm Filistin meselesini, Mescid-i Aksa'nın, Kubbet-üs Sahra'nın korunması meselesini oradaki bir avuç Filistinli'nin omuzlarına bırakmıştır. Bu kadar diri kuvvetli İslam coğrafyası dünya nüfusunun dörtte birine sahip bulunan iri bir kitleyi temsil ediyorken ortaya koyduğumuz bu siyasal iradesizlik, ne yazık ki İsrail devletinin saldırganlığından daha çok savaş etmemiz gereken başka meseledir. Biz Filistin davası hakkında tüm İslam ülkelerinin aşırı daha hareketli, alıngan ve duyarlı olmalarını istiyoruz. Bu bir kaç milyon Filistinli'nin omuzlarına bırakılmayacak kadar ağır bir meseledir. Bütün dünya yalnız bıraksa biz asla Filistin davasını yalnız bırakmayacağız.'


ETİKETLER: İsrail , rejim , teklif
Haber Kaynağı: MALATYA GÜNCEL
Malatya Haber
Malatya Haber
Malatya Güncel Haber