Seyran Park
Doğa Veteriner Kliniği
SON DAKİKA
Güncel 18 Ocak 2021 - 00:30 Yorum: 0

Karnesi zayıf olan Malatya Turgut Özal Üniversitesi değil; Sizsiniz...

Kelime oyunları ile okuyucuyu manipüle etmeye yönelik, yazan kimsenin haber yapmaktan başka bir amacının olduğu açıkça görülen bir haber.Aynı kalemde çıkan bir yazı.

Karnesi zayıf olan Malatya Turgut Özal Üniversitesi değil; Sizsiniz...

Kelime oyunları ile okuyucuyu manipüle etmeye yönelik, yazan kimsenin haber yapmaktan başka bir amacının olduğu açıkça görülen bir haber.Aynı kalemde çıkan bir yazı.
Farklı sitelere eklenmiş, evet, ama metin noktalama işaretlerine kadar aynı.
Aynı kalemden çıktığı belli.
“AKP’li vekilin kardeşinin rektör yapıldığı üniversite bakın ne halde”
Haberin başlığı bu.
İçerikte ise.Malatya Turgut Özal Üniversitesi’nin ne kadar başarısız olduğundan dem vuruluyor.
YÖK’ün yayınlandığı üniversiteleri izleme ve değerlendirme raporunda yer alan istatistikleri görünce mal bulmuş mağribi gibi atlamışlar üzerine.
MTÜ AR-Ge konusunda, sanayi ve endüstri alanlarında ya da patent konularında çok düşük puanlara sahipmiş de… Falan da, filan da… Bla… Bla… Bla…
Bir kere MTÜ için değil, bütün Türk üniversiteleri için hazırlanan ve üniversitelerin yıllar içerisinde yaşadığı gelişimi kayıt altına almak için oluşturulan bu istatistiki veriler, örneğin Malatya Turgut Özal Üniversitesi gibi yeni kurulmuş bir üniversitenin “başarısız” olduğunu göstermez. Göstermiyor.
Haberde sözü edilen raporda yer alan bilgiler 2018 yılına ait, yani Malatya Turgut Özal Üniversitesi’nin kurulduğu yıla. Dolayısıyla yeni kurulan bir üniversitede (ya da herhangi bir kurumda) “nelerin olmadığına” değil, “nelerin olduğuna” bakılır.
Bunların yaptığı, yeni doğan bir bebeğe bakıp “bu yürümüyor ya” diyerek “çok akıllıca” tespitlerde bulunmaya benziyor. Gerçi onlardan bu da beklenir ya, neyse.
Gerçekten merak edenler için biz YÖK üzerinden Malatya Turgut Özal Üniversitesi ile ilgili bilgileri aldık. Bakalım başarısız mıymış?
MTÜ, 2018’deki kuruluşundan bugüne dek akademik personel açısından 160 oranında artış sağlamış.
2020 yılında 587 adet bilimsel dokuman üretmiş (ki bu bilimsel üretim bir önceki yıla nazaran 153 daha fazla).
2018’den bugüne MTÜ’nün H-İndeksi 378, İ-10 İndeksi 426 oranında artış kaydetmiş. (Şimdi indeksin ne olduğunu da bilmez bunlar muhtemelen.)
Öğrenci sayısı 300 civarında artmış, bir tane olan fakülte sayısı 5’e çıkmış, Malatya’mıza ikinci Tıp Fakültesi ve hastanesi kazandırılmış.
YÖKAK verilerine göre üniversitedeki akademik personel ve öğrenci memnuiyet anketleri üst düzeyde.
Tabi dertleri üzüm yemek değil de bağcıyı dövmek olduğu için, raporda yer alan bilgileri bilerek yanlış bir şekilde okuyup çarpıtmışlar.
Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğü’ne yapılan atamayı protesto etmek bahanesiyle yeni bir Gezi Kalkışması peşinde koşanların bunların da ağzını sulandırdığı açık.
Ama yağma yok, kimse Malatya için böyle rüyalar görmesin.
Malatyalılar onlara benzemez. Vefalıdırlar. Kendi değerlerine sahip çıkarlar.
Malatyalılar, Sayın Cumhurbaşkanımıza her seçimde yüksek miktarda oy vermiş ve onu benimsemiş insanlar ve şehirlerine ikinci bir üniversite açıldığı için de kendisine son derece müteşekkirler. İkinci üniversite hastanesinden dolayı şükran duygular içerisindeler.
Malatyalılar, MTÜ’nün rektörü Prof. Dr. Aysun Bay Karabulut’u da bağırlarına basmış durumdalar. Kendi memleketlerinde doğup büyümüş ve yetişmiş, bu toprakların evladı, kendi çocukları gidip okuyup profesör olmuş, rektör olmuş ve memleketine hizmet ediyor.
On yıllardan beri memleketinin değeri olan kayısı ile ilgili çalışmalar yapıyor. Yöneticisi olduğu üniversitede iki yıl içerisinde kayısı ile alakalı birçok bilimsel etkinlik gerçekleştirdi. MTÜ bünyesinde kayısı çekirdeğinden gıda takviyesi üretimine geçildi.
Covid-19 sürecinde el tahriş etmeyen özel dezenfektanlar üretilerek Türkiye’nin dört bir yanına gönderildi. Üniversitenin kendi online sistemi üzerinden hem dersler yapıldı hem de birçok bilimsel toplantılar, Malatya’yı ilgilendiren, Malatya’yı geliştirmek için arayışlar ortaya koyan birçok etkinlik gerçekleştirildi.
Bütün bunlar Aysun Hoca döneminde, onun tarafından yapıldı.
Daha iki yıl önce kurulan, henüz binaları bile tamamlanmayan, henüz yeterli vakit geçmediği için ihtiva ettiği potansiyeli bütünüyle gerçekleştiremeyen, bilimsel kaygıların dışında birçok kurumsallaşma faaliyeti içerisinde de olan MTÜ’nün rektörü olarak.
Malatyalılar bundan gurur duymayacak da ne yapacak?
Valla kusura bakmasınlar!
Biz Malatyalılar bu tür haberleri yapanları da tanıyoruz, Malatya’mıza katkı sağlayanları da.
Malatya’da yaşanan hiçbir olumlu gelişmeyi görmeyip kendi siyasi hezeyanlarını Malatya üzerinden tatmin etmek isteyen eğitimli cahil taifeyi de iyi biliyoruz.
Ortalıkta kasım kasım dolaşıp “özgür basın” teraneleriyle kendi kişisel çıkar davalarını gütmekten başka bir şey yapmayanları da tanıyoruz.
Bize kendilerini anlatmasınlar, komik oluyorlar.
Bugün her fırsatta hem adını hem de üniversitesini kötülemeye çalıştıkları rektörden kadro alabilmek için aşındırdıkları kapıları bilmiyor muyuz?
Evet, “ulusal medya” bilmez, okuyucular bilmez, ama biz biliyoruz.
Hangi kapıları aşındırdıklarını, liyakatsizliklerini görüp de kendilerine geçit vermeyen Rektör Hanım’a düşman kesildiklerini, yalan yanlış haberlerle Malatya’mızın değerlerine çamur atmaya çalıştıklarını en iyi biz biliyoruz.
Attıkları her iftira, Aysun Hanım’ı daha da güçlü kılıyor.
Biz bundan da ziyadesiyle gurur duyuyoruz.
Bu şehrin bir evladının bu şehrin bir üniversitesinde bu şehrin geleceği için ortaya koyduğu başarılar elbette bazılarını rahatsız edecek.
Meyve veren ağaç elbette taşlanacak
Ham ardından kırk iti havlatmayana yiğit demezler bizim buralarda
 

Malatya Haber
Malatya Haber
Malatya Güncel Haber