Seyran Park
Doğa Veteriner Kliniği
SON DAKİKA
Ramazan Durmuş

Kredi kartı faciaya dönüşmeden...

12 Ağustos 2008 - 09:32 Yorum: 1

Yıllardır “borç yiğidin kamçısıdır” dediler de iki yakamızı bir araya getirmediler!

Şimdi de “kredi kartı yiğidin şanındandır” diyorlar! Diyorlar demesine de, bakın bu kredi kartı denen baş belası herze başımıza ne işler açıyor!

New York Times Gazetesi, Türkiye"deki kredi kartı çılgınlığının boyutlarını geniş şekilde ele alan bir haber yapılınca aklıma yıllar önce yazdığım bir yazı geldi.

Uzun uzun anlatmayayım. “Bizim Nuri"nin kredi kartları” başlıklı bu yazı iki yakası bir araya gelmeyen ve eşinden de bu yüzden ayrılan bizim Nuri"yi anlatıyordu.

Bankacı kızlar geldikçe bizim Nuri hiç “yok” der mi? Almıştı bolca kredi kartı... 3-5 harcama yapınca da olanlar olmuştu.

Ben, bir ekonomist değilim ama yıllardır ince hesap yapa yapa yaşamaya çalışan Türkiye Cumhuriyeti yurttaşıyım! Böyle olunca, her yurttaş gibi biraz ekonomistliğimiz var demektir.

New York Times"in geni analiz haberinin geleceğimize yansıyacak boyutlarını elbette çok büyük ekonomistlerimiz ve başta da A-KA-PE"nin ekonomistleri yapacaktır. Ama onlar hesaplarını yapa dursun, biz bize “kredi kartı” çılgınlığımızın boyutlarına göz atalım.

İşte söz konusu gazetenin analiz haberi...

Türkiye ve Çin gibi ülkelerde, 2003 yılında Güney Kore"de yaşanan “ulusal krize” benzer bir tehlike var.

Kredi kart işi, Türk bankaları için kârlı. Kart başına kâr, Amerika"dan yüksek. Bu, bankaları, yabancı yatırımcılar için çekici hale getirdi.

Gazete, “Borç Tuzağı” başlığını kullandığı geniş haberinde eskiden borçlanmanın hiç hoş karşılanmadığı Türkiye"de bir “kültür değişimi”nin yaşandığını, kredi kartlarının yayıldığını belirtiyor. Türkiye"de 30 yıl önce 10 binden az olan kredi kart sayısının 38 milyonu aştığına dikkat çeken gazete, kredi kartlarının kullanımının yayılması ile borç sorunun ağırlaştığını kaydediyor.

KREDİ KART BORCU 18 MİLYAR DOLARA YAKLAŞTI

Türkiye"de kredi kart borçlarının, geçen yıl, beş yıl öncesi düzeyinin 6 katı artarak 18 milyar dolara yaklaştığını Türk gazetelerinin de, ya kendilerini ya başkalarını öldüren umutsuz kredi kartı sahiplerine ilişkin olaylarla dolup taştığını kaydeden gazete, pek az ABD"li ihraç ürününün kredi kartı kadar “popüler” hale geldiğini belirtirken de halen dünyadaki 3.57 milyar kredi kartından üç ikisinden fazlanın ABD dışında kullandığına işaret ediyor.

Asıl yüksek kâr imkanlarının ABD"nin dışında Türkiye gibi ülkelerde bulunduğunu kaydeden gazete haberinde, kredi kartlarının “sofistike olmayan tüketiciler”e verilmesinin sonucunda insanların borç batağına saplanabileceği uyarısına da dikkat çekiliyor.

Kredi kart kullanıcılarının borç sorunlarına ilişkin olarak Türkiye"den çeşitli örnekler veren gazete, Güney Kore"de 2003 yılında ödenemeyen kredi kart borçlarının artmasının ulusal bir krizi tetiklediğini anımsattıktan sonra “Şimdi sektör uzmanları, Türkiye ve Çin gibi hızla yükselen piyasalarda benzer tehlike görüyor” diye yazıyor.

“TÜRKİYE KREDİ KART NEDENİYLE 41 İNSAN ÖLDܔ

Gazete, tüketici gruplara dayanarak Türkiye"de 2003-2006 döneminde kredi kartı borçları nedeniyle 41 insanın ya intihar yada cinayet sonucunda öldüğüne dikkat çekerken “40 bin dolarlık” borcu olduğu belirtilen 37 yaşındaki polisin İstanbul"da sokak ortasında intihar etmesi olayını da aktarıyor.

* * *

İşte Türkiye"nin son hali; pardon A-KA-PE"nin ekonomistlerinin durumu…

Artık satacak bir şeyleri de kalmayan böyyük ekonomistlerimizin yurttaşlarımız için nasıl tedbirler alacağını doğrusu merak ediyorum.

* * *

Ve, geciken bir teşekkürle yazımızı noktalıyorum.

Polat; benim kasabam...

Polat; Türk"ün gözbebeği bir Türkmen beldesi...

Polat; dünüyle bugünüyle Türkiye"nin gözde kasabası...

Polat, Cumhuriyet tarihimizin ilk 5 belediyesinden biri...

Böyle bir yerde elbette hainlerin gözü fazla olacaktır. Dün olduğu gibi bugün de bu hainlerin çalışmaktadır.

Rahmet olsun, Endam Ablamıza... Ama onun cenazesi merasimini, kendi sapık ideolojilerine alet edenlere de yazıklar olsun.

Ve, bu güzel beldemizin adını kirletmeye kalkışan, kılıksız göstericilere neden tedbir alınmadığını TBMM gündemine taşıyan ve haklı olarak soran Malatya Milletvekilimiz Sayın Mevlüt Aslanoğlu"nu da buradan alkışlıyorum.

Ben dün olduğu gibi bugün de beni yetiştiren o güzelim Polat"la gurur duyuyorum.

    

YAZARIN DİĞER YAZILARI