Malatya’da yaşamanın güzelliklerinin yanı sıra, saymakla bitmeyecek birçok zorlukları da bulunmaktadır.
Malatya’da yaşamanın güzelliklerinin yanı sıra, saymakla bitmeyecek birçok zorlukları da bulunmaktadır. Söz konusu bu zorlukları farklı birkaç açıdan, özellikle de Malatya’da yaşayan biz bayanlar açısından değerlendirmek istedim bugün.
Aslına bakarsanız Malatyalı olmak çok güzel bir duygudur benim için ve her zaman gururla MALATYALIYIM demişimdir.
Uzakta olduğum için burada yaşamak güzel ve kolay gözüküyormuş meğer.
Eğer hasbelkader Malatya’daysanız, burada yaşıyorsanız maalesef buranın olumsuzluklarını ve bir Malatyalı bayan olarak yaşamanın sıkıntılarını anlarsınız.
Tüm kadınların muzdarip olduğu bir konu ile başlayalım;
Bir kadın olarak yolda yürürken tedirgin ve huzursuz olursunuz.
ÇÜNKÜ bir taraftan laf atılır edepsizce, bir taraftan süzülürsünüz baştan aşağı hayasızca.
Neden mi?
Çok basit, sokaktan bir kadın geçerken herkes bir anasının, bacısının veya karısının olduğunu unutur da ondan.
Bihaberlerdir çünkü ÇALMA KAPIMI ÇALARLAR KAPINI! Türk atasözümüzden.
Tüm bunların yanı sıra yolda bir bayan gördüklerinde anasını bacısın düşünüp yolun diğer karşısına geçen, terbiyesi hareketlerinden hemen anlaşılan, eli öpülesi ağabeylerimizin, kardeşlerimizin varlığını da unutmuş değiliz.
Zaten Malatya şartlarında sınırlı sayıda bulunan sosyal faaliyet alanlarına farklı amaçlarla gelen gençlerin verdiği rahatsızlıkları ve kızlarımızın oralarda yaşadıkları sıkıntıları, yeteneklerini köreltme pahasına da olsa buraları terk etmeleri konusu da sizlere yabancı olmasa gerek. Bunu Malatya adına talihsizlik olarak değerlendirmekle yetiniyorum.
Burada bir genç kız/bayan olarak Üniversiteye gitmek de ayrı bir meziyet(!)
Birçoğumuz kızlarımızın, akrabalarımızın ve arkadaşlarımızın çocuklarının toplu taşıma araçları ileÜniversiteye gitmeleri hasebiyle, otobüslerin/minibüslerin içinde yaşanan mağduriyetleri çok iyi biliyor.
Öncelikle söz konusu taşıtlar yeterli sayıda olmadıkları ve hastaneye de uğradıkları için tıklım tıklımdırlar. Kız öğrencilerinin çoğu ayakta ve kız erkek neredeyse bitişik/yapışık halde, kızlarımız şanslı ve yer bulup oturmuşlarsa eğer, bu kez de ayakta onları dikizleyen ahlaksızlar vardır.
Fikrinde, zihninde bozukluk olan sapık insanlar için bu ortamlar bir fırsata dönüşmektedir. Gözle taciz bile yeterince iğrençlik teşkil etmekte iken, diğer uygunsuz hareketlerden bahsetmiyorum bile.
Büyük bir ihtimalle sevgili(!) MALATYA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ YETKİLİLERİ’NİN ya Üniversiteye giden çocukları/yakınları bulunmamakta ya da bunlar toplu taşıma araçlarını kullanmamaktadırlar. Aksini düşünemiyorum bile. Çünkü göz görüp de gönül dayanacak bir durum değil bu. Belediye yetkilisi olarak otobüsler içerisinde yaşanan rezilliği görüp de umursamamak ve çözüm aramamak olsa olsa diğer işlerinde olduğu gibi burada da belediyenin göstermelik bir iş yaptığının ve yapboz belediyeciliğinden terfi edemediğinin göstergesidir.
Ne bileyim, otobüs sayısı arttırılabilir veya araştırma Hastanesine ayrı, Üniversiteye ayrı otobüsler tahsis edilebilir ………..bunun gibi onlarca çözüm bulunabilir mutlaka.
Uzmanlık alanım olmamasına rağmen benim bile birçok alternatif çözümler aklıma geliyorsa eğer, siz belediye yetkileri olarak ve bu tür problemlere çözüm arama bilinciyle söz konusu görevi üstlendiyseniz, sizin aklınıza yüzlerce çözüm geleceği muhakkaktır diye düşünüyorum.
Sizlerden isteğimiz (aslında göreviniz olan) vatandaşların/öğrencilerin arasına girmeniz ve kızlarımızın nelere maruz kaldıklarını anlamanızdır.
BELEDİYECİLİK USULEN BİRYERLERDE BULUNMAK VEYA HAZIR KONUŞMALAR YAPMAK DEMEK DEĞİLDİR SADECE.
Bahsi geçen bu olumsuz ve nahoş konuları Malatyalı olarak biran önce aşabilme ve çözebilme dileği ile…