Seyran Park
Doğa Veteriner Kliniği
SON DAKİKA
24 Aralık 2008 - 12:17 Yorum: 1

Dünyayı saran finans krizi ülkemizde sadece kriz adıyla anılıyor ve geniş halk yığınlarınca da gereken önemi şu an için hissedilmiyor.

2000-2001 krizinde bas-bas bağıran ülke halkı şu an biraz daha sessiz. Bu ya verilen %47 oyun yüzünden ya da henüz daha iğnenin ucu batmadığındandır.

2000-2001 krizi sadece Türkiye"yi kasıp kavurduğunda gerek avrupa gerek amerika mali açıdan rahat idiler. Bize el uzatacak bizim daha kötü hallere düşmemizi engelleyecek durumları vardı.

Ama şu an bütün dünya kavrulmaktadır. Batıyorum diye bağırdığınızda kimse size el uzatamayacaktır. Çünki herkes kendi canın derdine düşmüş durumdadır.

Krizin Türkiye"ye teğet geçeceğini iddia eden hükümet başkanı, kriz teğet değil de ta 12ye saplanırsa bir siyasi krizi de yaşamak zorunda kalacaktır.

 

Bu krizi 2 yıl önce gören ve uyaran, NewYork üniversitesi öğretim üyelerinden Prof. Rubini, krizin daha yeni yeni başladığını, ağır ve yıkıcı bir resesyonun kapıda olduğunu belirterek, gelişmekte olan ülkelerin 3-4 yıl kendilerini toparlayamayacaklarını iddia etmektedir.

 

Bu gün için ekonomik tabloya bakıldığında;

Finansal kriz üretim krizine dönüşmek üzeredir.

Büyüme durmuştur, işsizlik artmaktadır.

Resesyon tehlikesi gerçekleşmek üzeredir. Bu tehlike çok ciddiye alınmalıdır.  Eğer ekonomi bu yola girerse  enflasyonunun yaratacağı muhtemel tahribatın çok üstünde hasarlar yaratacaktır.

 Japonya bile faizi sıfıra getirmiş durumdadır. Amerika da faizleri sıfırlamış, çıkış için her yolu denemektedir. Karşılıksız bir şekilde korkunç miktarlarda para basmakta, hiçbir şeyi umursamamaktadır. Uluslararası sermaye İMF ile bizlerin ve bizim gibi gelişmekte olan ülkelerin para basmasını kontrol altına alacak, IMF nin ağababaları istedikleri gibi atlarını oynatabileceklerdir.

Devlet sadece İstanbul sermayesinin talepleri doğrultusunda  hareket etmemelidir. Tüsiad"ın bağırtılarına kulak  veren hükümet sessiz çoğunluğun da homurtusunu duymalıdır. Sermayeye sağlanan teşvik cansuyu kredileri bir şekilde halka da sağlanmalıdır. 

Hükümet yoksul halk kitlelerinin ve orta direğin ayakta kalmasını sağlayacak tedbirleri almaya kalktığında  IMF nin şiddetli direnci ile karşılaşacaktır. 

 

Krizin yapacağı tahribatı önlemek için ilk akla gelen çareleri şöyle sıralamak mümkündür.

Merkez bankası doları korumalıdır. Eğer merkez bankası dolar rezervini koruyamazsa ülkede kuyruklar ve yokluklar devrinin gelmesi kaçınılmaz olacaktır. Döviz likiditesi sorunu ne pahasına olursa olsun yaşanmamalı yaşatılmamalıdır.

Borsanın % 70 lerini kapsayan yabancı sıcak para borsadan çıkmak için fırsat kollamaktadır. Çıkmak istemesine rağmen çıkamamaktadır. Elindeki kağıtları satışa geçtiğinde hisselerin değeri düştüğünden satamamakta, dolara yüklendiğinde ise dolar tırmanışa geçtiğinden yine zarar etmektedir. O yüzden ağır ağır çaktırmadan kaçmanın yolunu tercih etmektedir. Bu yüzden dolar kurunun yüksek tutulması ülke çıkarlarına olacaktır.

 

Bu krizde bizim ilacımız dünyanın ilacı ile aynıdır. Bellidir... Daha çok harcama, daha çok tüketim. Tüketimi artırıcı bütün yollar denenmelidir, teşvik edilmelidir. Bunun için de; şu an için bir harcama vasıtasından çok kredi aracı haline gelmiş bulunan Kredi kartları borçları mutlak surette taksitlendirilmelidir. Büyük kitlelerin ellerinde avuçlarında para kalmamıştır.  Kredi kartı borçları şişmiş, halkın alım gücü sıfırlanmıştır. Halk eline geçen para ile ancak kredi kartlarının asgari tutarlarını ödeyebilmektedir. Bu ödeme dahi harcamaların önündeki engellerden biridir. Kredi kartlarının düşük faizle 18 ay taksitlendirilmesi halinde esnafın da nefes alması  sağlanacaktır.

 

Bankaların biraz fedakarlıkta bulunması ve kredi musluklarını cesaretle açmaları temin edilmelidir. 

Otomotivde hurda araçların trafikten çekilmesi ve yeni araç alınması için  ötv indirimi sağlanmalıdır.

 

Enflasyon hedefi revize edilmeli gerekirse 7-8 puan yukarı çıkmasına izin verilmelidir.

 

Sonuç olarak AKP hükümeti kurulduğundan bu yana ekonomik anlamda ilk kez çok ciddi bir sınava girmektedir. Hükümetin bu sınavdan başarı ile çıkması hepimizin kazancınadır.  Aksi halde krizin getireceği siyasal çalkantılar da ülkedeki sıkıntıların tuzu biberi olacaktır.

 

ORHAN ÇEKİN

 

YAZIYA YORUM YAP
UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderilen, yorumlar/yorumcuya aittir.
Hiç bir şekilde Malatyaguncel.com sorumlu değildir.
İHA tarafından geçilen tüm haberler, bu bölümde malatyaguncel.com editörlerinin hiçbir editoryal müdahalesi olmadan otomatik olarak ajans kanallarından geldiği şekliyle yer almaktadır. Bu alanda yer alan haberlerin hepsinin hukuki muhatabı haberi geçen İHA ajansıdır.
YORUMLAR 1
Yorumcu
GERÇEKLER 24 Aralık 2008 - 16:09
Sayın yazar yazınızı okudum,kısa ve öz aracı kullanan sürücü tecrübeli olmassa aracı iyi kullanamaz hele birde aracın freni patlarsa sonrasını siz düşünün ,araç yokuş aşağı giderse bu araç durmaz tabi bir yere çarpıncaya kadar ,gidişat iyi değil dilerim az hasarlı bir kaza olsun ya uçuruma uçarsa ? Allah göstermesin.
YAZARIN DİĞER YAZILARI