Seyran Park
Doğa Veteriner Kliniği
SON DAKİKA
Ramazan Durmuş

“Polat’a borcum var” diyenlere…

12 Mayıs 2009 - 23:37 Yorum: 2

Dilimizin döndüğünce yazıp duruyoruz. Türkiye gerçeğinden Malatya gerçeğine uzanan yazı serüvenimizde okurlarımız da en az benim kadar karamsar.

Özellikle “POLAT TUTKUSU”nu yüreğinde taşıyanlar...

Bugüne kadar “Hadi bir şeyler yapalım” dediğimizde “Sen kimsin?” sorusuna çok muhatap oldum! Tıpkı Süleyman Turan kardeşimin sorduğu gibi!

“Sen kimsin?”e cevap verdiğimde çoğu kere “Ooooo ya bir hemşehrimiz de gazeteci. Şimdiye kadar neredeydin. Haydi bir şeyler yapalım!” dediler de bugüne kadar yaprak kıpırdamadı!

Ben de o hayali vaatleri verenlerin kulaklarını çınlata çınlata bugünlere geldim.

Şimdi Polat"ta yeniden bir çırpınışı, yeniden bir yüreklenişi umut ederek 2 değerli hemşehrimin sitemlerini “Polat"a benim de borcum var” diyenlerin dikkatlerine sunuyorum:

İşte bir dokun bin ah işit dedikleri sitemkâr mesajlar:

“…Asıl olan Polat"ı ve Polatlıları ne kadar sevdiğimiz değil, kalkındırmak için neler yaptığımızdır.

Ah Polat; dağın taşın ne güzel diye iç çekmek kolay da şöyle bir araya gelip neler yaparız demek çok zor.

Ne yazık ki güzelim kasabamızda tekelcilik vardır. Yani sadece birkaç kişinin kasabası olmuş.

Uzaktan davul sesi dinlemektense halayın başına geçmek gerekir. Halayda bir, iki, üç alabildiği kadar insan...

Neden olmasın.

Kasabamız hayalet kasaba oluyor yavaş yavaş...

Çavşaklı"dan başladı bile.

Kapılar kapanmaya.”

* * *

Şimdi de söz Süleyman Turan"da:

“…Yaptığınız eleştiriyi ve haklı siteminizi okudum ve kendime sordum. Kim bu Ramazan Bey?

Belki yaşça sizden küçüğüm, yinede tanımam lazım. En azından ismen, çünkü aynı köyün çocuklarıyız ama tanımıyorum.

Haklısınız köyümüzün nüfusu azaldı azalmaya da devam edecek gidenler benim gibi dönmeyecek belki de dönemeyecek.

Benim çıkış sebebim neyse çıkanlarında aynı.

O günden bu güne şartlar daha da kötüleşti. Yani gençler neden beklesin dört dağ arasını?

Bir yer ne kadar şen olursa o kadar o kadar viran olurmuş galiba!

O günler geliyor.

Benim üzüldüğüm geçmişte önemli ve hatırı sayılır düzgün insanların yaşadığı köyümüzden etkili ve yetkili beyinler yetiştirememişiz.

Kısacası köylüye sahip çıkacak, yön verecek maddi ve manevi önderlik yapacak insan yetiştirememişiz.

Bence sorun burada.

POLAT"lının biri değil bini bile azdır biraraya gelmek için.

Gitmesekte görmesekte Polat bizim vatanımız.

Polat bizim hasretimiz.

Polat bizim

Polatlı bizim insanımız!

Saygılarımla...

* * *

Evet, bu iki acı feryadı; “Polat"a benim de borcum var” diyenlerin duyması dileğiyle...

Unutmadan; bir dahaki yazımda Polat"ın çalınan kültür değerleri ve türkülerini yazacağım. Katkı vermek isteyenler haydi yorumlarınızı bekliyorum. Uzun uzun anlatacaklar ise [email protected] elektronik posta adresime yazabilir. R.D.

YAZARIN DİĞER YAZILARI