Seyran Park
Doğa Veteriner Kliniği
SON DAKİKA
Sumru Çelikcan

Rahmi Akıncı İlköğretim

19 Aralık 2013 - 01:24 Yorum: 6

Epeydir kaleme almam gereken gecikilmiş bir yazı bu. 

Geçtiğimiz günlerde Rahmi Akıncı ilköğretime bir sebeple yolum düştü. Okula girdiğimiz andan itibaren, okulda çok güzel bir nizam vardı. Müdür bey, müdür muavini bizi son derece içtenlikle karşıladılar. Biraz sohbetin ardından, hemen okulun girişinde yapılan aşureler ikram edildi. Müdür muavini Nazmi Bey, bu aşurenin kaynaşma amaçlı yapıldığını ifade etti. O kadar hoşuma gitti ki. Zengin, fakir ayrımı olmadan herkes aynı şeyi yemeyi, bir kaptan aynı şeyin tadına bakmayı öğreniyordu. Aynen de Nazmi beyin dediği gibi kaynaşıyorlardı. Bu arada okul hakkında biraz bilgi aldım yöneticilerden. Devlet okullarının yoğun öğrenci sayısının aksine okulun sınıfları 18-24 öğrenci aralığında. Okulların yetersizliğinden şikâyet ettiğimiz bu dönemde süper bir rakam. Ayrıca 30 olan şube sayılarını, iki yıl içerisinde 48 şubeye çıkarmış durumdalar. Matematik ve Türkçe derslikleri kurmuşlar. Öğrenciler bu alanları o sınıfa giderek alıyorlar. Yani dönerli derslik sistemi kurmuşlar.                                                                                                                                                

Bir çok veli devlet okullarından muzdarip olduğu için, özel okul tercih ederken; aslında burnumuzun dibinde bulunan ama bizim bilmediğimiz çok başarılı okullarımız var. tabiki de tek Rahmi Akıncı ilköğretim böyle değil. Görmemden ötürü dile getirmek istediğim bir okul. Bir çok okul yönetici ve öğretmenleriyle aynı duyarlılıkta çalışıyordur eminim.                                                  

Dediğim gibi gidip yerinde gördüğüm için bir tebrik yazısı yayınlamamak olmaz diye düşündüm.                                                                                                                                                            

Nazmi Değirmenci hocamız “cam kırıkları” adlı bir yazı yazmış. Okudum ve çok etkilendim. Bir öğretmen öğrencilerine bakış açısını ve verdiği değeri ancak bu kadar güzel ifade edebilir.                                

“çocuklar cam gibidir. İşlenmesi zordur. Özen itina ister. Her usta onu işleyemez. Camı bütün ayrıntılarıyla bilen, kendini cama adamış cam ustası bulmak gerekir. Bu uzun soluklu, sabırlı bir süreçtir. Camı ancak cam ustaları işleyebilirler. Cam ustalığı öğretmenlik, dünyanın en özgün kendi kendine yetebilen bir yaşam tarzıdır, öğretmenlik değişken, çeşitliliği fazla, muattabı çok, uzun süreçli, itinalı bir çalışma, yalnız bir hayattır. İnsanların göz bebeği evlatlarını emanet edildiği, kıymetli bir kasa, mücevherat hazinesidir” diyor Nazmi hoca. Nede güzel ifade ediyor. Yazı uzun bir yazı. ancak bazı yerlerinden ufakta olsa okumanızı istedim.                               

Yaptığı işin kutsallığının sözde değil, özde farkında olan tüm öğretmenlere saygılarımla…

YAZARIN DİĞER YAZILARI