Gazeteci/Yazar Süleyman Özışık, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun 25 arkadaşıyla birlikte, 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında FETÖ'cü askerler tarafından ele geçirilen TRT'yi işgalcilerden geri aldığını söyledi.

Samsun Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı, Gazeteci/Yazar Süleyman Özışık'ın anlatımlarıyla "Yeniden Diriliş -15 Temmuz" konulu bir konferans düzenledi. 15 Temmuz Şehitler Parkı, Şehit Ömer Halis Demir Salonu'ndaki "Yeniden Diriliş-15 Temmuz" konulu konferansa vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi. Özışık, darbe öncesi ve sonrası yaşanan olaylardan bilinmeyen konuları konferansta kamuoyu ile paylaştı.

Konferansın açılış konuşmasını Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz yaptı. Yılmaz, "Burası eskiden Büyük Otel'di. Sonra miladı dolunca yıktık yerine 15 Temmuz Şehitler Parkı'nı yaptık. Şu anda bulunduğumuz salonun adı da Şehit Ömer Halis Demir Solunu. Aşağı kattaki salonun adı da Erol Olçok Salonu. Gönül isterdi ki keşke 15 Temmuz hiç yaşanmasaydı da biz bu isimleri buraya vermeseydik. Ama şartlar böyle gelişti ve bu iki kahramanın adı burada yaşatılıyor. Biz bu toprakları 1071'den beri yurt ediniyoruz. Tarihimizin en büyük ihanetlerinden birisi 15 Temmuz gecesinde yaşadık. 15 Temmuz'da birliğimiz ve dirliğimizi bozmaya çalıştılar ama beceremediler. Biz millet olarak bir durduğumuzda her anlamda zengin Türkiye'yi oluşturmak için çaba sarf edeceğiz. Bugün bu salonu dolduran herkese teşekkür ediyorum" dedi.

Daha sonra söz alan Samsun Valisi İbrahim Şahin, 15 Temmuz'da yaşanan olayların ibret alınması gereken olaylardan birisi olduğunun altını çizdi.

15 Temmuz gecesi Türk milletinin destan yazdığını belirterek sözlerine başlayan Gazeteci-Yazar Süleyman Özışık, "Gezi olaylarından önce Türkiye'de her şey çok güzeldi. Tam bir bahar havası yaşıyorduk ama birden bire bir algı operasyonu yapıldı. Tayyip Erdoğan 3 çocuk yapmamıza karışmaya başladı, Türkiye'de internet yasaklanıyor, kürtaj, alkol yasaklanıyor, dediler. Bu yalanlar üzerine kurulan algılar sonucu birileri "yetişin birileri ağaç kesiyor" dedi ve 100 binlerce insanı Gezi diye ahmakça bir eylemin içerisine soktular. Türkiye'yi belki de tam şaha kalkacağı zaman Türkiye'ye ağır bir darbe indirdiler. Toplum olarak bundan da ders almadık. Algı operasyonları bundan sonra da devam etti. Bizi, bu sefer de dershane tartışmaları üzerinden 17-25 Aralık'ı yaşadık. Bundan da ders almadık. 25 Aralık sonrası bu algı operasyonları devam etti. Cumhuriyet tarihinin en büyük yolsuzluğu yapıldı, Recep Tayyip Erdoğan'ın evinde milyarlar bulundu, gibi toplum bir darbe girişimine hazırlanmaya çalışıldı. Sanki Türkiye bir anlamda elden gidiyormuş, darbe olacakmış ve bu darbenin meşru olacakmış gibi medyada algı operasyonu yapıldı. Daha sonra da darbe girişimi yaşandı ve ilk haberi aldığımda aklımın durduğunu hissettim" diye konuştu.

"Erdoğan olmasa bu süreci atlatamazdık"

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın görevde olmaması halinde bu sürecin atlatılamayacağını vurgulayan Süleyman Özışık, "Darbe girişimi söylentileri doğru çıktığında, Recep Tayyip Erdoğan yaşasın ve tutuklanmamış olsun, dedim. Eğer o şu anda yaşıyorsa ve tutuklanmamışsa biz bu darbenin üstesinden geliriz, dedim. O anda insanların çoğu sokaklardaydı. Cumhurbaşkanımız sonrasında televizyona bağlanarak insanları sokağa çağırdı. Bütün çabalarıma rağmen bu iradenin ne kadar sağlam olduğunu ben anlamıyorum. Dünyanın da desteklediği bir darbeyle karşı karşıyasın ve söylediğin ilk şey biz bunları da bertaraf ederiz diyorsun ve çok sakin bir şekilde söylüyorsun. Bence bu anlamda Türkiye adına Recep Tayyip Erdoğan, Allah'ın bize bir nimeti ve bir bağışıdır. Eğer o gece Recep Tayyip Erdoğan olmasaydı ya da Gezi olaylarından itibaren Türkiye'nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmasaydı biz bu süreci çok korkunç bir şekilde yaşayıp, atlatamayacağımızı düşünüyorum" şeklinde konuştu.

"Süleyman Soylu, 25 arkadaşıyla TRT'yi işgalcilerden geri aldı"

Darbe girişimi sonrasında birçok kişinin kahramanlık destanı yazdığının altını çizen Özışık, "Benim bu darbe girişiminden sonra yüreğimde yücelttiğim kahramanlarım var. Mesela, Meclis'te tepelerine bombalar yağarken elini kürsüye vura vura "Bomba da atsanız buradayız, bizi katletseniz de buradayız" diyen Bekir Bozdağ benim kahramanımdır. Meclis Başkanı sığınaklara inin dediğinde, "Efendim biz milleti sokağa çağırdık, sığınaklara inemeyiz. Bizim bugünkü işimiz burada ölmektir" diyen bir Bekir Bozdağ var. TRT'nin işgalciler tarafından ele geçirildiğini duyduğunda beline beylik silahını takıp 25 arkadaşıyla birlikte gidip TRT'yi işgalcilerin elinden kurtaran Süleyman Soylu benim kahramanımdır. Süleyman Soylu bu partiye geldiğinde birileri, dışarıdan dudak büküp "devşirme" diyordu. Allah hepimize böyle devşirmeler nasip etsin. 25 kişiyle gidip TRT'yi işgalcilerin elinden kurtaracaksınız ve birileri size "devşirme" diyecek. Keşke bütün partilerde böyle devşirmeler olsa" ifadelerini kullandı.

Konferansa konuşmacıları yanı sıra, OMÜ Rektörü Prof. Dr. Sait Bilgiç, AK Parti Samsun İl Başkanı Muharrem Göksel, ilçe belediye başkanları, davetliler ve çok sayıda vatandaş katıldı.