TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Mustafa Şentop, "Türkiye ile ilgili mahkemede bilgi vermesini çok garip karşıladık. Orada süreç yargı kılıfı altında sürdürülmeye çalışılan bir siyasi süreç. Türkiye ile ilgili, Türkiye'deki siyasi iktidarla ilgili itibarsızlaştırma süreci" dedi.

TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Şentop, TBMM'de Endonezya Temsilciler Meclisi Yasama Birimi ile görüştükten sonra gazetecilerin sorularını cevapladı.

Şentop, uyum yasalarına ilişkin soruya, "Uyum kanunları ile ilgili çalışmalar büyük ölçüde tamamlandı. Uyum Kanunları'nın iki boyutu var. Biri teknik boyutu. Anayasa değişikliğinin zorunlu kılmış olduğu düzenlemeler. Onlarla ilgili çalışmalar tamamlandı. Bütçeden sonra, Ocak ayı gibi görüşülür" ifadelerini kullandı.

Bahçeli'nin seçim ittifakına ilişkin açıklamalarına yönelik bir soruya Şentop, "Sistem değişikliği ile beraber değerlendirilmesi gereken konular" diye cevap verdi.

Seçim barajına ilişkin bir soru üzerine ise Şentop, "Seçim barajı konusunda sistemin bütünün ele alınması gerektiğini düşünüyoruz. Türkiye'de istikrar için düşünülmüş bir şeydi. Benzer şey yeni sistemde de parlamento içinde düşünülmelidir. Barajın devamı konusunda görüşümüz var" diye konuştu.

Kılıçdaroğlu'nun mal varlığına ilişkin soruya Şentop, "Türkiye bu tür numaraları yaşadı. 90'ların ortasında liderlerin mal varlığı tartışılmıştı. "Seninki araştırılsın', "benimki araştırılsın" yönünde açıklamalar yapılmıştı, hiçbir şey araştırılmamıştı" ifadelerini kullandı.

Sarraf davasının Birleşmiş Milletlere taşınmasına ilişkin soruya Şentop, "Amerika Birleşik Devletleri'ndeki bu davada dün FETÖ'cü polis memurunun tanık olarak dinlendiğini gördük. FETÖ'nün Türkiye'de beceremediği, eline yüzüne bulaştırdığı bir süreci Amerika Birleşik Devletleri'nin arkasında sığınarak devam ettirmeye çalışıldığını görüyoruz. FETÖ'cü bir polis memurunun Türkiye ile ilgili mahkemede bilgi vermesini çok garip karşıladık. Orada süreç yargı kılıfı altında sürdürülmeye çalışılan bir siyasi süreç. Türkiye ile ilgili, Türkiye'deki siyasi iktidarla ilgili itibarsızlaştırma süreci. Amerika Birleşik Devletleri'nin böyle bir yargılama yetkisi yok. Daha önceki duruşlarda da tartışıldı. Amerika Birleşik Devletleri kendi koyduğu ambargoya uymayan başka ülkeleri, bu ülkelerde faaliyet gösteren şahısları, şirketleri yargılanabilir mi? Hatta savcılar sordular. Bunun bir örneği olmadığını söylediler. Daha önce yapmadığı bir uygulamayı yapmaya çalışıyor. Uluslararası hukuka aykırıdır. Türkiye uluslararası hukuktan kaynaklanan yetkilerini, gücünü kullanacaktır. Keyfilik olursa "benim gücüm var" hareket ederse, buna eşkıyalık denir" dedi.