Sivil Memurlar Sendikası (SİME-SEN) Malatya Başkanı Ali Özdeşer ile sendika üyeleri maaşlarıyla ilgili sorunları protesto etmek amacıyla bordrolarını yaktı

SİME-SEN Malatya Başkanı Ali Özdeşer, SİME-SEN üyeleri ve Askeri İşyerlerinde Görevli Kamu Çalışanları Sendikası(ASİM-SEN) üyeleri ile birlikte Malatya Vergi Dairesi önünde maaş zamlarına ilişkin basın açıklaması yaptı.

Özdeşer,TSK bünyesinde görev yapan askeri personele yönelik olarak yayınlanan 2016 TSK Yan Ödeme Kararnamesi'nde yine sivil memurların görmezden gelinmesini, yok sayılmasını, personel arasındaki çalışma barışının baltalanma girişimlerini şiddetle kınadıklarını söyleyerek, yayınlanan kararnamenin askeri personele yönelik olduğunu ve özellikle terörle mücadele eden askeri personelin her türlü zammı hak ettiğine inandığını ifade etti.

Sivil memurların bu ayrımı dahi yapamayacak gibi lanse edilmesinin, insani olmayan bir davranış biçimi olduğunu ifade eden Özdeşer, "TSK bünyesinde görev yapan her sivil memur bu ayrımı yapabilecek zeka ve donanıma sahiptir. Ayrımcı ve bölücü bir zam kararnamesi ile TSK içinde eli silah tutan ile eli kalem tutanın kardeşliği hedef alınmıştır. Beyhude bir çaba ile bu kardeşlik bozulmaya çalışılmaktadır. Hak arama talebimizi bu kadar sığ bir çerçeveye hapsedilme girişimlerini reddediyoruz. Demokrasinin kesintiye uğradığı tarihlerde sıkça yaşanan çalışanların özlük haklarının kısıtlanması, engellenmesi alışkanlıkları, ne yazık ki günümüzün modern Türkiyesi'nde, demokrat Türkiyesi'nde, milli ve ileri Türkiyesi'nde de devam ettirilmektedir. Bizler sivil memurlar olarak aynı kurum içinde omuz omuza görev yapan, aynı görev risklerini taşıyan çalışanlarız. Sayısal veriler göstermektedir ki, sivil memur olarak bizler çalışma koşulları zorluğunda şampiyon, ancak nimet paylaşımında sonuncuyuz" dedi.

Maliye Bakanlığı'nın sivil memura yönelik bu ayrımcılığı körükleyen tavrını da şiddetle kınadıklarını ifade eden Özdeşer, "Maliye Bakanlığı'na takılan sivil memur zamlarının bekletilmesinin bir başka nedeni de, kurumlarımızın kendi sivil memurlarına sahip çıkmamalarıdır. Aynı risk, aynı stres, aynı kaygıları duyarak yan yana çalışan asker ve sivil personelin çalışma barışını hedef alan bu ayrımcılıklar, zaman zaman biz sivil memurları kışkırtmaya dönük hareketler olarak da karşımıza çıkmaktadır. 12 Şubat'ta Merasim Sokak'ta yan yana şehit düşen askeri ve sivil personeli ölüm ayıramadı ama zam kararnamesi ile ayırmaya çalışıyorlar. Buradan ilan ediyoruz, öncelikle bilinmelidir ki, biz sivil personel olarak hakkımız olanı istiyoruz. Askere yapılmış olan zam bizi üzmez, bizi üzen yapılan ayrımcılıktır. Hükumetin yıllardan beri uygulamaya koyma sözü verdiği ve şu an, güya uygulanan eşit işe eşit ücret sözü ne yazık ki biz sivil memurlar için geçerli olmamıştır. Hükumet, verdiği bu sözü ilk bizimle yemiştir. Mevzuattan ve özlük haklarımızdan kaynaklanan pek çok sorun, ilgili bakanlık masalarında çözüm beklemektedir. Ve artık sivil memurun sabrı taşmıştır. Biz hak mücadelemizde evrensel sendikacılık ilkelerini uyguluyoruz. Sivil memur zammı kararnamesi ve ek göstergenin arttırılması talebinin akibeti kurumlarımızdaki çalışma barışının akıbetini belirleyecektir. Bizlerin çalışma koşulları ve özlük haklarımızın korunması, insan onurunun korunmasıdır" diye konuştu.

Konuşma sonrası basın açıklamasına katılanlar maaş bordrolarını yaktı.