Seyran Park
Doğa Veteriner Kliniği
SON DAKİKA
Murat  Çelik

Sizin Kızın Evi Mühürlendi mi?

15 Aralık 2011 - 01:46 Yorum: 9

 


Yazının başlığı saçma gibi görünse içeriği emin olun her çocuğu olan aileyi ilgilendirdiği gibi tüm toplumumuzu ilgilendiren bir durum…

Yaklaşık 3 hafta önce İnönü Üniversitesi’nde okuyan 3 gurbetçi Kız öğrenci, kiraladıkları ev de kendilerinden önce fuhuş yapıldığı gerekçesi ile kapı dışı edilerek MÜHÜRLENDİ.

Üç kızımız ev de yaşananlardan bihaber evi kiraladıktan 15 gün sonra evlerine gelen Polis Ekibi ile haberdar oldular durumdan ve Salı’dan Cuma’ya mühlet verdiler bir başka ev bulup çıkmaları için 3 gün de Öğrencilerin ev bulmaları imkânsız.

Velhasıl Cuma günü akşam evleri Polis zoru ile tahliye edilerek mühürlendi. (Mühürlenme anına telefon aracılığı ile şahit oldum)

O geceyi ve o geceden sonra bugüne kadar 3 Kızımız ayrı, ayrı ikametlerde zorlu sınavlara girdiler.

Durumu önce yetkili Sağlık Müdür vekiline onun yönlendirmesi ile yetkili vali yardımcısına ve vali yardımcısının yönlendirmesi ile il emniyet müdürüne, emniyet müdürü de yardımcı olması hasebi ile asayiş müdürüne yönlendirdi. Yardımcı olun ev bulun, mühürlü evdeki eşyaların çıkartılmasına yardımcı olun dedi…

Geçen 2 hafta süresince benimde eşlik ettiğim ev arama süresince duyduğumuz cümle “Öğrenciye ev vermiyoruz” oldu.

Nitekim kızlar öğrenci arkadaşları vasıtası ile ev buldu, bulmasına da evin mührünü açacak yetkili bulamadık. Feda olsun 3-4 günü KIZLARIMIZA ayırdım.

Dün ve önceki gün muhatap bulamadık evin mührünü açıp çocukların evden şahsi eşyalarını çıkartmasını sağlayacak.

Sağ olsun Vali Yardımcısı sekreterine talimat vermiş “O öğrenciler gelirse yardımcı olacağım durum yok” diye…

Emniyet Müdürü Özel Kalem Müdürüne ulaştım ”O konu ile Asayiş Müdürü ilgileniyor, Bizim yapacak bir şeyimiz yok” dedi.

Asayiş Müdürüne cep numarasından ulaşma gayretimde boş” çıktı.

Belki Cumhuriyet Savcılığı yardımcı olur umudu ile Adliyenin yolunu tuttuk. Hazırlık Savcısından yardım istedik, "mühürleme kararını veren Kurum yalnızca açabilir" dedi.

Sağlık Müdürü mühürleme kararı verdiği için onun inisiyatifindeydi “mühürü 1-2 saatliğine açıp şahsi eşyaları çıkarttıktan sonra yeniden mühürletmek, O müdürde yoktu, Antalya’da toplantıya gitmişti.

Velhasıl, tüm bu çırpınışlar nafileydi.

Kızlar ilticacı misali mührün söküleceği güne kadar yaşamak zorunda.

Utandım…

YAZIYA YORUM YAP
UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderilen, yorumlar/yorumcuya aittir.
Hiç bir şekilde Malatyaguncel.com sorumlu değildir.
İHA tarafından geçilen tüm haberler, bu bölümde malatyaguncel.com editörlerinin hiçbir editoryal müdahalesi olmadan otomatik olarak ajans kanallarından geldiği şekliyle yer almaktadır. Bu alanda yer alan haberlerin hepsinin hukuki muhatabı haberi geçen İHA ajansıdır.
YORUMLAR 9
Yorumcu
C. Aydoğan 17 Aralık 2011 - 11:19
Öğrenci barın(ama)ması Malatya’nın temel sorunlarından biridir ve halledilmemesi için hiçbir sebep yoktur. Konu, son yaşanan örnekle “yaşar ne yaşar ne yaşamaz” hikayesi ile tıpa tıp benzeşmiş. Öğrenci, garibim Yaşar’ın bu durumda hiçbir suçu yok. Şu hikayede sadece Malatya’lı utanç duymamalı... Üniversitesi olan her ilde aynı refleksler ve sorunlar var. Utancın boyutları hakkında ancak ve ancak Sigmund Freud yardımcı olabilir bize. Sorun kafada. Çözümü de basit: Malatyalının kafasında, ön yargı bölgesinde, beyinde 2 cm yarık açılacak. “Öğrenciye makul fiyattan ev vereceğim, insaf merhamet sahibi olacağım,Allah’tan korkacağım” programının yüklü olduğu “çip” yerleştirilecek. Bu kadar. Öğrencilerde de sorun var, ona göre çip var:”işte evi düzgün kullanacağım, uniseks konaklamalarda bulunmayacağım, kaçak elektrik kullanmayacağım,Allah’tan korkacağım” gibi… Sonra çip yerleştirme görevi ile istihdam edilen memur elindeki cihazla gezecek. Görevi gereği dolaşacağı ilk yer, yerel medya olacak. Önüne gelen gazeteciye de “aynı çipi” takacak. Programı şu : “Mümkün mertebe Malatya sorunları ile ilgili yazacağım. İsrail’miş, Ermeni meselesiymiş, Arap baharıymış, Kerbela’da Hüseyin’imiz nasıl katledildiymiş, CHP adam olacak mıymış, Tamil gerillalarının üzerine tezlermiş, Alevilik açılımlarıymış, memleketin uçuşu, ekonominin on numara oluşu, hatta ve hatta Ali Taran’ın çok ayıp edişi gibi konulara pek girmeyeceğim. Yalama ve yalakalık alışkanlığını da temelli bırakıp, kapıdan ayağımı Temelli Caddesine attığımda gördüğüm ilk yerel sorunu yazacağım ve takip edeceğim,Allah’tan korkacağım”. Evet gazetecinin çipi bu. Biraz megabaytı yüksek. Ama cipte fazla yer kaplamıyor. “Txt. formatında veya doc.” formatında yükleneceği için… Bu çipin “cap” dosyalarına da, habercilik örneği olarak, şu öğrenci kızların ortada perişan durumu “data olarak” yüklenecek. Ondan sonra gör bak bakayım sağda solda ben Malatya’da gasteciyim, köşe yazarıyım diye dolaşan, yazdıkları ile ve kapsadığı alan itibari ile kendini Mehmet Barlas, Ahmet Altan falan zannedenler nasıl toz oluyorlar!Arkadaşım diyorum ki, zaten ülkenin genel gündemiyle, popülist konularla ilgili ulusal medyada yeterince yazan ve konuşan var. Hiç olmazsa birkaç yazınızda “Malatya gündeminden” bahsedin yav. Adamlar Malatya’da da yaşamıyor Türkiye’de de. Bazı gazeteciler kendi dünyasını kurmuş,ya JETGİLLER’e komşu veya Fred ÇAKMAKTAŞ’a. O kadar enteresan. Bereket versin Malatyalı okumuyor bunları. Peki kralcıklar enflasyonunun yaşandığı şu yerel bürokrasiyi ne yapacağız? Çip kurtarmaz. Komple kasanın değişmesi lazım. Ana kart, ses kartı, görüntü kartı, külliyen demode. Rabbim bizi onlara, yani muhanete muhtaç etmesin.
Yorumcu
Şahinbey 16 Aralık 2011 - 22:17
Ne yazık ki görevini ihmal eden yöneticiler sayesinde Devlet hırpalanıyor...??? O Devlet hepimize gerekli. Devlet; bir kurum onu hareket ettiren insanlar, işte böyle Ehl olmayınca her şey karışır. Gurbet hayatı yaşayan bir Malatyalı olarak ben de utandım. Sayın Çelik asıl utanması gerekenler ortada yok, herkes topu başkasına atıyor. Çok yazık; Malatya bu seviyeden yoksun olaylarla anılmamalıydı...??? Malatyayı yönetenler...!!! Türkiye Cumhuriyeti tarihine damgasını vurmuş iki Cumhurbaşkanı çıkarmış bir ili yönettiğinizi unutmadan görev yaparsanız böyle seviyesizliklerle karşılaşmayız. En kısa sürede bu yanlışlığı düzeltmenizi arzu ediyoruz... Bizleri büyütenler evimize gelen misafirlere saygıyı öğretti. Misafirlerimize yapılan saygısızlık tüm Malatyalılara yapılmıştır. Ayrıca Sayın Murat Çelik ve Malatya Güncelin bu konudaki hassasiyetini kutluyorum. Bir daha tekrarlamaması dileğiyle...
Yorumcu
mustafa yildirim 15 Aralık 2011 - 22:34
murat celik sizleri tebrik ederim gelde devleti yonetenlere guven isin aslini ogrenmeden kizlara iftira atmislar acaba kendi cocuklari boyle bir iftiraya maruz kalsalar ne yaparlardi merek ediyorum<br>CEVAP: Değerli Okuyucumuz, Yanlış anlaşılma var. Kısaca özetleyeyim: Öğrenciler ev tutmadan önce gerçekleşen bir olay var.... Kurul kararı ile ev mühürleniyor. Öğrencilerimizin mağduriyeti ev sahibinin böyle bir olayı duyurmadan evi tekrar bişe olmamışcasına kiraya vermektir. Bilginize. (Murat Çelik)
Yorumcu
Kadriye Ercişli 15 Aralık 2011 - 10:32
Utanması gerekenler utansın sizin utanmanızı gerektirecek durum yok.
Yorumcu
Malatya özlemi 15 Aralık 2011 - 10:02
Iste "devlet" denen sey böyle kutsal hale geliyor. Mühür sanki Allah tarafindan oraya yapilmis gibi mühür etrafinda dönüp dolaniriz ama o sacma dügümü kirip hak olan özel esyalara ulasmaya kimse cesaret edemez. <br>Mühür ne kadar haksiz takilirsa takilsin, onu kirmak icin nasil tövbe edip, ne kadar yalvarmak ve önlerinde secdeye kac kere gitmeye bagli. Haksizliga katsi direnmek haktir. Ögrencilere önerim o kücük metali dikkatlice, kimseye görünmeden ve fazla mührü incitmeden esyalarini almalari.
Yorumcu
İhsan KALENDER 15 Aralık 2011 - 06:58
Evde bulaşıcı bir mikrop falan mı varmış ?..Bu mikrop,Sağlık müdürlüğü MÜHRÜNE bile sirayet edebilirmi?.. Bizim de merak ettiğimiz bir önemli durum daha var şöyle ki;MÜHÜRLEME işlemiyle EV SAHİBİ Mİ,yoksa ÖĞRENİCİLER Mİ,yoksa bir BAŞKALARIMI CEZALANDIRILMAK isteniyor?..Her ne ise!..FUHUŞ kelime itibariyle ne demekse odur!..Ancak DEVLETİN daha doğrusu SİSTEMİN *AYIBIDIR*..Umumhanelerde *MEŞRU* sayılır,ÖZELHANELERDE *GAYRİMEŞRU*addedilir.Bütünü itibariyle İĞRENÇTİR.DEVLET evvela kendi PİSLİĞİNE MÜHÜR vurmayı BECEREBİLMELİDİR ki sıra DİĞERLERİNE gelebilsin.Bu arada olan MASUM ÖĞRENCİCİLERE oluyor!..Vay beh!..GELDE PATLAMA!..KAHROLASI SİSTEMİNİZİ ALIN BAŞINIZA ÇALIN!..
Yorumcu
Abuzer Yakut 15 Aralık 2011 - 06:45
Maalesef kimseye bir şey diyemiyorsun kanunen Poliste haklı ama üç kıza yardım edilmedikten sonra haklı olsalarda polis ve emniyet hatalı o kızları kim nasıl koruyacak polis korumayamadıktan sonra.Özellikle Malatyamızda böyle olayların yaşanması çok üzücü.Murat bey inş siz kızlara gerekli yardımı yaparsınız.Size inancım tam.Teşekkürler.
Yorumcu
Haci baba 15 Aralık 2011 - 05:23
Canı isteyen mühürlüyor. Ohhh ne ala... Bu iş mahkem e kararı ile yapılmalı. Yoksa bu adamlar kime gıcık olsalar evini mühürlerler...
Yorumcu
Ayten Kendirli 15 Aralık 2011 - 02:53
Şayet yazdıklarınız gerçekse, çocuklarımız gurbette kime emanet? Tüm samimiyetimle yazdıklarınıza inanmak istemiyorum. <br /> CEVAP: Ayten Hanımşimdiye kadar kimseyi karalamak amacı gütmedim. Yazdıklarımın aksini ispat eden olursa yazarlıktan istifa ederim. (Murat Çelik)
YAZARIN DİĞER YAZILARI