Tokat Barosu ev sahipliğinde "3. Tokatlı Hukukçular Buluşması" düzenlendi.

26 Haziran Atatürk Kültür Sarayı'nda Yargıtay 13. Ceza Dairesi Başkanı Vuslat Dirim'in moderatörlüğünde yapılan panele il dışında görev yapan Tokatlı hakim ve savcılar kentte görev yapan hakim ve savcılarla bir araya geldi. Panel öncesinde Tokat Barosu Başkanı Faruk Bostancı, Tokat Cumhuriyet Başsavcısı Semih Aygün, Tokat Ağır Ceza Reisi Mustafa Yiğitsoy kısa birer konuşma yaptı.

Programın organizasyonu yapan isimlerden Hukuk İşleri Genel Müdür Yardımcısı Erdinç Avşar ise konuşmasında sitemde bulundu. Amaçlarının Tokatlı hukukçuları birbirine kaynaşmak, birleşmek ve destek olmalarını sağlamak olduğunu ifade eden Avşar, "Ankara'da 3-5 tane Tokatlıya ulaşmak büyük bir nimet olarak kabul ediliyordu. Şimdi Türkiye'nin her yerinde hakim savcı arkadaşlarımız var. Sadece hakim savcı değil dekan arkadaşlarımız hoca arkadaşlarımız var ama burada göremiyorum. Niye teveccüh etmiyorlar bilemiyorum Tokat'ımı sevmiyorlar biz mi fazla Tokat aşığıyız ben bunu anlamıyorum. Ama biz sonuna kadar Tokat'a aşık olmaya devam edeceğiz" dedi.

Konuşmaların ardından Yargıtay 13. Ceza Dairesi Başkanı Vuslat Dirim moderatörlüğünde düzenlenen panelde Yargıtay Tetkik Hakimi Birsen Elmas, Gebze Adli Yargı ve Adalet Komisyonu Başkanı Şamil İnan, Çocuk Haklarından Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Av. Selma Karabulut Türker, Adalet Müfettişi Onur Utku Sevim konu başlıklarında açıklamalarda bulundu.

"TÜRKİYE EN ÇOK İHLAL VERİLEN ÜLKELER ARASINDA 4. SIRAYA DÜŞTÜ"

Gebze Adli Yargı ve Adalet Komisyonu Başkanı Şamil İnan, "AİHM Çalışma Şekli ve Başvuru Usulü" konusunda konuşma yaptı. Daha önce Türkiye'nin en çok ihlal kararı verilen ülke olduğunu belirten İnan, şu an ise Rusya, Ukrayna, İtalya ve daha sonra Türkiye'nin 4. sırada olduğunu ifade etti. İnan, "Türkiye aleyhine 8 bin 500 civarında bekleyen dosya var. Bu da tüm başvuru sayısının yüzde 13'üne tekabül ediyor. Yine üzülerek söylüyorum, buna nasıl çözüm getirilir bilemiyorum. Şu an itibariyle 1990 yılında Türkiye, AİHM'nin yargı yetkisini kabul etti. 1959 yılından itibaren daha geriye götürdüğümüz zaman bugüne kadar Türkiye aleyhine verilen ihlal kararı sayısı yaklaşık 2 bin 900, 3 bin civarında. Yani en çok ihlal verilen Türkiye. Ancak son iki yıl içerisinde Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru sistemi tanınması nedeniyle Rusya, Ukrayna ve İtalya'dan sonra dördüncü sıraya düştü" diye konuştu.

"AİLE İÇİ ŞİDDET DENİLDİĞİNDE KADIN AKLA GELİYOR"

Tokat Barosu Çocuk ve Kadın haklarından sorumlu yönetim kurulu üyesi Avukat Selma Karabulut ise "Aile İçi Şiddet" konusu hakkında konuştu. 2012 yılı verilerine göre şiddet mağdurlarının yüzde 77'sinin kadınlar, yüzde 18'inin erkekler, yüzde 5'inin ise çocuklar olduğunu belirten Karabulut, "Dünyada olduğu gibi ülkemizde de aile içi şiddet denildiğinde öncelikle maalesef kavradığımız olay yine kadına şiddet olarak karşımıza çıkmaktadır" diye konuştu.

Karabulut, evlilikte ilk 10 yılı atlatanlarda yapılan araştırmalara göre fiziksel şiddet sayısını düştüğünün tespit edildiğini ifade ederek şöyle konuştu:

"Dünyada olduğu gibi ülkemizde aile içi şiddet dediğimizde önce akılımıza kadın geliyor. Benin sevindiğim bir nokta var 1980'lerde bizim ülkemizde kadına şiddet gündeme gelmiştir. Bunu akabinde bir çok panelle kadına şiddet görünür hale getirilmiştir."