KASTAMONU (AA) - SEMİH YÜKSEL - KuzeyDoğa Derneği Başkanı Doç. Dr. Çağan Hakkı Şekercioğlu, yaban hayatı araştırmaları konusunda devletin yeterli destek vermediğini öne sürerek, "Masraflarımızın yüzde 90'ı yurt dışı doğa koruma ve bilimsel araştırma fonlarından geliyor ancak taşıma suyla değirmen dönmez" dedi.

Şekercioğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaban hayatı ve insan çatışmasının artmasından endişe duyduklarını söyledi.

"Milyonlarca yıl geniş doğal alanlarda yaşayan canlıların alanlarını yok ettik, onları ufak bölgelere sıkıştırdık" diyen Şekercioğlu, "Buna bağlı sorunlar yaşanmaya başlayınca da 'yaban hayatı bize zarar veriyor' demeye başladık. Oysa ki onların yaşam alanını küçülten de biziz, şikayetçi olan da. Ekosistemlerin dengesi bozulmuş durumda" ifadesini kullandı.

Şekercioğlu, Türkiye'nin, ABD Yale Üniversitesinin 2012'de yayımladığı Dünya Çevre Performansı Endeksi'nin biyoceşitlilik ve doğal alanları koruma kategorisinde 131 ülke arasında 120'nci olduğunu anlatarak, bunun ülkeye yakışmadığını savundu.

"Türkiye'de yaban hayatını araştırma çalışmalarına yeterli destek verilmiyor" ifadesini kullanan Şekercioğlu, "Toplumu ilgilendiren önemli sorunlara da elde olmayan verilerle net cevaplar bekleniyor. Bir sorun yaşanınca hemen 'ne yapacağız?' diye bilim insanlarına danışılıyor. Oysa, bu sorular diğer ülkelerde uzun araştırmalar sonucu kesin cevaplandırılıyor hatta şu an cevaplandırılamayanlar bile var" diye konuştu.

- "Devlet desteğine ihtiyacımız var"

Türkiye'de en kapsamlı bozayı, kurt ve vaşak araştırmasını yaptıklarını aktaran Şekercioğlu, şöyle devam etti:

"Bunun için devlet desteğine ihtiyacımız var. Yaban hayatı sorunlarına bilimsel yanıtlar vermek ancak bu şekilde mümkün olabilecek. Önem taşıyan yaban hayatı sorunlarını araştırmak için bize verilen devlet desteği ne yazık ki yeterli gelmiyor. Örneğin, bir ayı vericisi 3-4 bin dolar. Bir arazi sezonunun vericilerle maliyeti ise yaklaşık 160 bin lira. Masraflarımızın yüzde 90'ı yurt dışı doğa koruma ve bilimsel araştırma fonlarından geliyor ancak taşıma suyla değirmen dönmez."

Şekercioğlu, yurt dışındaki sponsorların ekonomisi giderek güçlenen Türkiye'den destek gelmemesini yadırgadıklarını ve bir süre sonra desteği kestiklerine işaret etti.

Vakitlerinin çoğunun fon bulma ve raporlamaya gittiğini vurgulayan Şekercioğlu, "Bu kayıp zamanı yaban hayatı araştırmalarına ve yaşanan sorunları çözmeye adamak istiyoruz.  Ülkemizde yaban hayatı sorunları yaşanmaya devam edecek. Bilimsel araştırmalar desteklenmediği sürece sorunlar daha da artacak ve her seferinde 'bu, neden oldu' diye sormaya devam edeceğiz" değerlendirmesinde bulundu.

Şekercioğlu, şu önerilerde bulundu:

"Örneğin, Kars'ın Sarıkamış ormanlarında yaşayan kızıl (ulu) geyik, insanlar tarafından zamanla yok edilmiş. Karaca neredeyse yok denecek kadar az. Yaban domuzu da olması gerekenden az. Peki, kurtlar ne yapacak? Koyunlara saldırınca suçlu oluyor ama kurdun yiyeceği yaban hayvanlarını insanlar bitirmiş. Diğer illerde olduğu gibi Kars'ta da bir kızıl geyik üretme ve doğaya bırakma projesi yapılsın. Kurtlar ve ayılar, doğal besinleri kızıl geyiklerle beslenirse, vatandaşların mallarına ve ürünlerine de daha az saldırır. Kızıl geyik üretme çiftliğinden hem yaban hayatı hem de bölge halkı kazançlı çıkar. Ayrıca, Sarıkamış ormanının içinden geçen Kars-Erzurum otoyolunda kurt, vaşak, bozayı ve birçok diğer canlıya araçlar çarpıyor, trafik kazası riski de oluşuyor.

 Sarıkamış trajedisinin 100. yılında Sarıkamış Milli Parkı'na yatırım yapan Sayın Bakanımız Veysel Eroğlu'ndan bu güzergaha yaban hayatı geçidi yaptırmasını rica ediyoruz."