Yasemin GÜNERİ

Balıkesir'in Bandırma İlçesi'nde, trafik polisi Ö.A.D., görev yaptığı sırada, aracını park yasağı olan yere bırakan S.B.'ye ceza yazdı. Aracının başında trafik polisini ceza yazarken gören sürücü itiraz etti. Ancak trafik polisi, ceza tutanağını imzalayıp sürücüye teslim etti. S.B. de trafik polisine art arda beddua etti. Kendisine edilen beddualar üzerine tutanak düzenleyen trafik polisi, Bandırma Cumhuriyet Savcılığı'na 'hakaret' suçundan şikayetçi oldu. Ö.A.D. aynı zamanda tazminat davası açıp 5 bin lira manevi tazminat talep etti.

Yargıtay, yaşam biçimine uymayanı öldürene tahrik indirimine karşı çıktı

Yargılama sonucunda S.B. hakaret suçundan 6 ay hapse çarptırıldı. Ceza ertelendi. Bandırma 1. Asliye Hukuk Mahkemesi de S.B.'nin tazminat ödemesine karar verdi. Kararın temyiz incelemesini yapan Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, emsal bir karara imza atarak bedduanın hakaret olmadığına karar verdi.

'BEDDUA HAKARET DEĞİL'

Yargıtay, kararında bedduanın 'Tanrısal ceza dileme' niteliğinde olduğuna dikkat çekerek, "Bedduanın gerçekleşmesinde eylemcinin tasarrufu veya etkisi yoktur" dedi. Yargıtay kararında, "Beddua, ayrıca tahkir ve tezyif edici değildir. Bu sebeple hakaret olarak değerlendirilemez. İstemin tümden reddedilmesi gerekirken davalının manevi tazminatla sorumlu tutulmuş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir" dedi.