Yozgat'tan gelen şehit ailelerini Ankara'da ağırlayan Emniyet Genel Müdürü Selami Altınok'un eşi Gülhan Altınok, "Onların hakkı ödenmez. Vatanımız, bayrağımız, ezanımız, milletimiz için canlarından en kıymetli parçalarını kaybettiler. Bu vatan varsa onların sayesinde var. Allah hepsinden razı olsun" dedi.

Yozgat'tan gelen şehit aileleri Ankara'da güzel bir gün geçirdi. Şehit ailelerine; Emniyet Genel Müdürü Selami Altınok'un eşi Gülhan Altınok ile Yozgat Valisi Kemal Yurtnaç'ın eşi Dilek Yurtnaç eşlik etti. Programa 15 Temmuz şehit aileleri ve İstanbul Beşiktaş saldırısındaki şehitlerin aileleri katıldı.

Gölbaşı Atatürk Sahil Parkı'nda kahvaltıda bir araya gelen şehit aileleri, daha sonra tekne turu yaptı. Tekne turunun ardından programa ilişkin bilgi veren Emniyet Genel Müdürü Selami Altınok'un eşi Gülhan Altınok, "Yozgat'tan gelen şehit aileleri ile beraber Ankara'dayız. Bugün Ankara'yı gezelim ve beraber dertleşelim istedik. Bu programlarımızı sık sık yapıyoruz. İl ziyaretleri yapıyoruz. Bu hafta Eskişehir, Karabük ve Kahramanmaraş illerimizi ziyaret ettik. Gittiğimiz illerde şehit aileleri ile konuşuyoruz. Onları tanımak ve beraber olmak bizim için büyük bir onurdur. Gittiğimiz illerde de "Biz sizi ziyaret ettik. Siz de istediğiniz zaman buyurun gelin" diyoruz. Yozgat'taki ailelerimiz bizi kırmayarak Ankara'ya geldi. Onların hakkı ödenmez. Vatanımız, bayrağımız, ezanımız, milletimiz için canlarından en kıymetli parçalarını kaybettiler. Bu vatan varsa onların sayesinde var. Allah hepsinden razı olsun. Burada, Beşiktaş patlamasında evlatlarını kaybeden annelerimiz, 15 Temmuz'da evlatlarını kaybeden ailelerimiz var. Onların başımızın üstünde yeri var. Ne yapsak haklarını ödeyemeyiz. Bu tür ziyaretlerimize devam edeceğiz. Aynı zamanda şehit ailelerimizin hepsini Ankara'da misafir etmek istiyoruz. Her zaman onlarla iletişim halindeyiz ama böyle yan yana, el ele daha güzel oluyor" ifadelerini kullandı.

"Evlat acısının ne ilacı var, ne merhemi, ne de tedavisi var"

Şırnak'ın İdil ilçesinde terör örgütü mensuplarına yönelik düzenlenen operasyonda çıkan çatışmada şehit düşen özel harekat polisi Muzaffer Tufaner'in babası Ali Tufaner, "Allah'ın takdiri böyleymiş, bizim elimizden bir şey gelmez. Allah bizi çok seviyormuş ki oğlumuzu yanına aldı. Allah devletimizden razı olsun. Önceden şehit aileleri ile pek ilgilenmiyorlardı" diye konuştu.

"Evlat acısının ne ilacı var, ne merhemi, ne de tedavisi var" diyen şehit Muzaffer Tufaner'in annesi Ayten Tufaner, "Acısından büyük başka bir şey yok. Allah devletimize zeval vermesin. Çok acı bir şey. Telefonda bir "nasılsın" demesiyle dünyalar benim oluyordu. Kelimeler boğazımıza düğümleniyor" dedi.

15 Temmuz darbe girişimi gecesi kamyon ve TOMA'ları Ankara Emniyet Müdürlüğünün önüne çekerek tankların girişini engellemeye çalışan ve darbecilerin üzerine ateş açması sonucu şehit edilen polis memuru Hüseyin Kalkan'ın annesi Nurdane Kalkan ise şunları paylaştı:

"Oğlum Hüseyin Kalkan 15 Temmuz gecesi Ankara Emniyetinin önünde şehit oldu. Üstünü giyinip evinden çıktı ve bayrağı eline aldı. Kalbinden kurşun girince bayrağı sıkmış ve hastaneye kadar bayrağı bırakmamış. Makamı büyük ama acısı da o kadar büyük."

10 Aralık Cumartesi günü İstanbul Beşiktaş'ta gerçekleştirilen bombalı saldırıda yaralanan ve tedavi gördüğü hastanede şehit düşen Muammer Nacakoğlu'nun annesi Yasemin Nacakoğlu da, evlat acısının çok büyük olduğunu, belirterek, "Allah hiç kimseye ciğer acısı vermesin. Evlatlarımızı vatanımıza hizmet etsin diye yetiştirdik, büyüttük, verdik. Gönül isterdi ki devletimize hizmet etsin, bu halde 1,5 yıl sonra gelmesini istemezdik" ifadelerini kullandı.