Darende’nin Tohma Kanyonu’na hâkim noktalarından birinde yer alan Küllü Mağara, eşsiz doğal yapısına rağmen sahipsiz bırakıldı. İzinsiz kazı izleriyle tahrip edilen mağara, korunmazsa geri dönüşü olmayan bir yıkımla karşı karşıya kalabilir. Devasa iç hac
Darende’nin Tohma Kanyonu’na hâkim noktalarından birinde yer alan Küllü Mağara, eşsiz doğal yapısına rağmen sahipsiz bırakıldı. İzinsiz kazı izleriyle tahrip edilen mağara, korunmazsa geri dönüşü olmayan bir yıkımla karşı karşıya kalabilir.
Devasa iç hacmi, doğal kaya oluşumları ve tavan figürleriyle dikkat çeken Küllü Mağara, define avcılarının hedefi haline geldi. Mağara içerisinde çok sayıda izinsiz kazı izine rastlanması, bölgenin doğal ve kültürel mirasının ciddi tehdit altında olduğunu gözler önüne seriyor.
Ulaşımının zorluğu nedeniyle bugüne kadar büyük ölçüde doğallığını koruyan mağara, daha çok doğa ve macera tutkunlarının ilgisini çekiyor. Mağaranın batıya bakan cephesinden Zengibar Kalesi ve Heyik Dağı, kuzey cephesinden ise Tohma Kanyonu tüm ihtişamıyla izlenebiliyor. Bu eşsiz manzara, Küllü Mağara’yı yalnızca bir doğal oluşum değil, aynı zamanda güçlü bir seyir noktası haline getiriyor.
Korunmazsa Kaybolacak Bir Miras
Resmî kayıtlarda Küllümağara Tepesi olarak geçen alan, Darende’nin en önemli fakat en az bilinen doğal mirasları arasında yer alıyor. Bilimsel araştırmalar ve doğa turizmi açısından büyük potansiyel taşıyan mağaranın, denetimsizlik nedeniyle her geçen gün biraz daha zarar gördüğü belirtiliyor.
Vatandaşlar ve doğaseverler, Küllü Mağara’nın kaderine terk edilmemesi gerektiğini vurgulayarak yetkililere çağrıda bulunuyor. Çevreyle uyumlu yürüyüş yollarının yapılması, jeolojik ve arkeolojik incelemelerin başlatılması ve alanın koruma altına alınarak Darende turizmine kazandırılması isteniyor.