İçerik üretmek için çaba ve bilginin önemi yadsınamaz. Bazen de yaşanmışlıkları dile getirerek, yapılan yanlışları gün yüzüne çıkarmak yeterlidir.
Geçen günlerde "Daire başkanları görevini yapmıyor'' şahıs ve kurum ismi zikretmediğim başlıklı yazım, farklı yönlere çekilip yanlış anlaşılsa da aslında anlatmak istediğim daire başkanlığı makamının ötesinde yapılan hatalardı. Yıllardır yapılan başka bir hata ise çağımızın en büyük hastalıklarından biri olan ego ve kibirdir. Toplumun hemen hemen her kesiminde; çoğunlukla özel ve resmi kurumlarda “Küçük dağları ben yarattım, her şeyin en iyisini, en doğrusunu ben bilirim” edalarıdır.
Her şeyi ben biliyorum diyen aslında hiçbir şey bilmiyordur. Bilen insan sözleri ile değil; davranışları, tavırları, icraatleri ile ön plana çıkar. Her şeyi bilmekte bazen insanı kurtarmaz. Şeytan da en büyük alimdi, ilmi vardı lakin kibri yüzünden lanetlendi ve cennetten kavuldu. İnsanların türlü türlü yetenekleri vardır. Bazı insanlar güzel konuşmayı bilir, bazıları yazmayı, bazıları güzel giyinmeyi. Benim gözümde en güzel insan haddini, edebini, kendini bilen insandır.
Bazı kurumlarda üzülerek şahit olduğum bir konu; Yöneticiler makama gelmeden önce süt dökmüş kedi gibi insanlarla iyi geçinirler. Makama sahip olduktan sonra elde ettiği güç ile farklı bir psikolojiye bürünerek etrafını tanımaz ve saldırgan olurlar. Bunları gördükçe bu kadar " Karaktersiz, çapsız, psikolojisi bozulukları kim bu makamlara getirdi. Hangi akılla bu makamları verdiler diye düşünmeden edemiyorum."
Kurumlarda başka adam mı yok?
Kurumlara zarar veren yöneticileri neden kurumların başına musallat ediyorsunuz. Makam verdiklerinizin arkanızdan size söverek yüzünüze gülmesi hoşunuza mı gidiyor. Bir adam işini yapmıyorsa herkes şikayetçi ise makamı ne olursa olsun gerekeni yapın. Kimse devletin kurumlarında kendini vazgeçilmez sanmasın. İnsana tepeden bakan kibir ve egolu yöneticiler varsın olmaz olsun.
Unutmamışken birde buna omurgasızlar ekleniyor. Eski yönetimlerden makam alıp barınmak için geçmişe sövenler, siz gittikten sonrada size övgü dizmelerini beklemeyin. Kurum yöneticilerine uyarım bu tür insanları kendinizden ve kurumlardan uzak tutun.
Birde işin mobbing tarafı var. Hafife alınmayacak kadar maddi ve manevi zarara yol açabilen dilimizde bezdiri ya da yıldırı olarak da geçen mobbing kavramı kişinin çalışma ortamında sistematik olarak psikolojik şiddete uğraması sonucu ortaya çıkar. Mobbing yapan yöneticinin makamına bakılarak sessiz kalınması ise suça ortak olmaktır.
Kurumlardan duyduğumuz ve gördüğümüz kadarıyla sık rastladığımız mobbing türleri arasında; "Fiziksel, psikolojik veya sosyal taciz, ayrımcılık, iş yükü artırma, işten çıkarma tehdidi, çalışanı itibarsızlaştırma, dedikodu ve iftira,bir çalışanın diğer çalışanlar tarafından sürekli olarak işe katkısının küçümsenmesi,adaletsiz tutumlar, azarlamak, yer değişikliği ile tehdit etmek, yüksek sesle bağırmak, hakaret etmek " gibi davranışlar yer alır. Bu tür davranışlarda bulunan makam sahiplerine tek diyebileceğimiz;
Siz kim oluyorsunuz!
Kendinizi ne sanıyorsunuz!
Kurumlar babanızın çiftliği mi?
Etrafınızda ki mezarlıklar makam sahipleri ile dolu görmüyor musunuz?
Kimseye bâkî değildir, mülk-i dünyâ sîm-ü zer,
Bir harâb olmuş kalbi, tamîr etmektir hüner.
Buna fânî dünyâ derler, durmayıp, dâim döner.
Âdem oğlu bir fenerdir, âkıbet birgün söner!
Anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az. Franz Kafka bir eserinde şöyle der: “Kendi başına dikilerek göğe yükselen kişi, dengesini kaybeder.” İşte ego ve kibir tam da böyle işler. İnsan kendini kusursuz bir kule gibi gördüğünde, sarsılmaz zannettiği yapısı en küçük sarsıntıda yıkılır.
Herkesin hakettiği makamlarda olması ve sevdiği işi yapması gerekir. İnsanları işinden ve ekmeğinden soğutarak bir yere varamazsınız. Zulüm ile abad olanın akıbeti berbat olur.
Benden söylemesi vesselam. Bu yazıları kime yazıyorsun diye çok soru geliyor.
Benim attığım taş zalime, kâfire, adeletsizlere, hırsızlara, çapulculara, hainlere dokunur.
Kötülerin ve kötülüklerin hüküm sürdüğü bir dünyada iyilerle uğraşacak değilim.
Malatya'mın güzel insanlarına selam olsun.