Mersin Şehir Hastanesi, geçen 7 yılda 15 milyondan fazla hastaya hizmet verirken kadın yöneticileriyle de dikkat çekiyor. Türkiye’nin ilk şehir hastanesi olarak 2017’de hizmete açılan hastanede, 700’den fazla doktor, 4 bin 100 sağlık ve yardımcı personel olmak üzere yaklaşık 10 bin personelle günlük 280 poliklinikte binlerce hastaya hizmet verilirken yönetici olarak görev yapan 24 kişiden 14’ünü kadınlar oluşturuyor.
Başhekim Doç. Dr. Bahar Aydınlı, ’dev kompleks’ olarak nitelediği Mersin Şehir Hastanesinde büyük bir yönetim kadrosuyla bir arada çalıştıklarını söyledi. Bin 440 yataklı hastanenin 374 bin metrekare kapalı alanı bulunduğunu belirten Baharlı, "Burası dev bir tesis. Yönetilmesi için de çok sayıda yöneticiye ihtiyaç var. Biz 24 kişiden oluşan bir yönetim kadrosuyla bu sağlık tesisini yönetmeye çalışıyoruz. İnşallah da başarılı oluyoruzdur diyorum. 24 kişilik yönetim ordusunun 14’ü kadın yönetici" dedi.

"Kendi içimizde minik birer deviz"
Kadın yöneticiler için ’aynı koltukta birden fazla karpuzu taşıyor’ benzetmesini yapan Aydınlı, şöyle devam etti:
"Biz aynı zamanda eşiz, aynı zamanda anneyiz, aynı zamanda birinin evladıyız. Hiçbir zaman bırakamadığımız kendi mesleklerimiz var. O mesleği de icra etmeye çalışıyoruz. Bunun yanına da yöneticilik sıfatı ekliyoruz. Yani aslında biz kendi içimizde minik birer deviz. O yüzden de kadın olmanın ayrıcalığını yaşamaya çalışıyoruz. Her zaman şunu demişimdir; kadın yöneticilerin olduğu tesislerde, ister sağlık tesisi, ister herhangi bir kamu kuruluşu biz evimizde nasıl düzenliysek, burayı da aynı şekilde düzenli olarak yürütmeye ve yönetmeye çalışıyoruz."

"Her kurumda kadın yönetici olmalı"
Başhekim Yardımcısı Op. Dr. Esra İslamoğlu da cinsiyet ayrımcılığına karşı olmasına rağmen hastanede çoğunluğu kadınlardan oluşan yöneticilerle çalışmanın farkını, gururunu, avantajlarını ve güvenini yaşadığını söyledi.
Yönetim olarak dengeli bir yapıları olduğunu dile getiren İslamoğlu, "Bu denge sayesinde çok doğru, net ve sağlıklı kararlar alıyoruz. Bu nedenle her kurumda kadın yönetici olmalı" diye konuştu.
Bilimin, kadın ve erkeğin fizyolojik, biyolojik, fiziksel, ruhsal ve veya duygusal anlamda farklılıklarını net olarak ortaya koyduğunu ifade eden İslamoğlu, şöyle konuştu:
"Kadının merhamet gücü yüksektir, kadının iletişimi yüksektir, kadının empati kurabilme yeteneği yüksektir, kadın annedir, kadın somut ve soyut düşünceleri bir araya getirip çok doğru kararlar verebilir. Kadınların iç görüsü, sezgi gücü aynı zamanda olaylara geniş açıdan bakarak, çok detaycı düşünerek, mükemmeliyetçi düşünerek sonuç odaklı çalışabilme kapasitesi yüksektir. Dolayısıyla da kadınlar çok güzeldir. Bu vesileyle de dünyayı güzelleştiren tüm kadınların Dünya Kadınlar Günü’nü kutluyorum."

"Şehrimizin sağlığı bizlere emanet"
Başhekim Yardımcısı Uzm. Dr. Aysun Albayrak ise hastane yönetiminin çoğunluğunu kadınların oluşturduğunu işaret ederek, "Bu ekibin içinde olmaktan dolayı çok mutluyum. Ve bu ekibin içinde yer aldıkça kendimi daha güçlü, daha iyi, daha başarılı ve daha demokratik hissediyorum. Şehrimizin sağlığı bizlere emanet" dedi.
8 Mart Kadınlar Günü’nü kadınların sosyal, ekonomik, kültürel ve siyasi başarılarını kutlamak ve bu konudaki ilerlemelerin kaydedildiği özel bir gün olarak niteleyen Albayrak, "Tüm kadınlarımızın Dünya Kadınlar Günü’nü kutluyorum" ifadelerini kullandı.

"Güçlü kadın, güçlü aile, güçlü Türkiye"
Sağlık Bakım Hizmetleri Müdürü Bilge Aydınoğlu Gökşen de çoğunluğunu kadınların oluşturduğu yönetim organizasyonunda görev almaktan bir kadın olarak mutluluk ve gurur duyduğunu belirtti.
Kadınların her türlü şartta üretmekten asla vazgeçmediğini ifade eden Gökşen, "Dünü, bugünü ve yarını kuran, toplumun her anında varlığını hissettiren kıymetlilerimizdir. Hayatın her anında doğumdan ölüme kadar şahit olan güçlü varlıklardır. Güçlü kadın, güçlü aile, güçlü Türkiye diyerek Dünya Kadınlar Günü’nü kutluyorum" diye konuştu.