Mikrobiyota ve insan sağlığına etkileri Medicalpark’ta konuşulacak

İnsan vücudunda bulunan hücrelerin 10 misli kadar olan mikrobiyota denilen yararlı bakteriler ve insan sağlığına etkileri, Medicalpark İzmir Hastanesinde...

İnsan vücudunda bulunan hücrelerin 10 misli kadar olan mikrobiyota denilen yararlı bakteriler ve insan sağlığına etkileri, Medicalpark İzmir Hastanesinde tartışılacak.

Medicalpark İzmir Hastanesi Ata Salonunda düzenlenecek sempozyum öncesi konuyla ilgili bilgi veren Medicalpark İzmir Hastanesi Yönetim Kurulu Başkanı Op. Dr. Zafer Beken, "İnsan vücudunda en fazla yer kaplayan, gastrointestinal kanalda kolonize olan bakteri, virüs, mantar gibi mikroorganizmalardan oluşan ve organ gibi işlev gören ekosistem "bağırsak mikrobiyotası" olarak adlandırılmaktadır. Önceleri normal flora olarak bildiğimiz bu ekosistemin özellikle tıpta ve teknolojideki gelişmeler sayesinde inanılmaz çeşitlilikte farklı türler içerdiği zamanla görüldü. Ama asıl ilgi çeken gelişmeler özellikle 2008 yılı sonrasında birçok hastalığın mikrobiyota ile ilişkisini gösteren çalışmaların yayınlanmasıyla yaşandı" dedi.

Mikrobiyotanın insan sağlığını etkileyen faktörlerle yakından ilişkisi olduğunu belirten Medical Park İzmir Hastanesi Tıbbi Mikrobiyoloji Kliniğinden Doç. Dr. Gülfem Terek Ece de "Bağırsak mikrobiyotasının kompozisyonu ve fonksiyonu, doğum şekli, anne sütü alımı, antibiyotik kullanımı ve beslenme gibi çeşitli faktörlerden etkilenmektedir. Yine stres, sigara kullanımı, egzersiz; mikrobiyota ile ilişkilendirilen diğer faktörlerdir. Bu faktörler arasında beslenme düzenlenebilir bir etmen olması nedeniyle büyük ilgi çekmektedir. Mikrobiyotayı etkileyen ilk diyetsel etmen anne sütü alma durumudur. Anne sütünden sonra, ek besinlere geçiş sürecinde seçilen besinler ve beslenme modeli mikrobiyotayı şekillendirmektedir" şeklinde konuştu.

Önümüzdeki yıllarda mikrobiyotanın daha fazla gündeme geleceğini kaydeden Doç. Dr. Gülfem Terek Ece, "Yetişkin dönemde mikrobiyotayı etkileyen diyetsel etmenlerin başında, diyetin karbonhidrat (özellikle posa), protein ve yağ içeriğinin geldiği görülmektedir. Yüksek hayvansal protein ve doymuş yağ; düşük posa ve karbonhidrat içeren diyetlerin bağırsak mikrobiyotasının zenginliğini ve çeşitliliğini azalttığı gösterilmiştir. Bugün kanser, diyabet, obezite, kardiyovasküler hastalıklar, bazı bağ dokusu hastalıkları, romatizmal hastalıklar, depresyon gibi birçok hastalığın mikrobiyota ile ilişkisini gösteren çalışmalar bulunmaktadır. Önümüzdeki yıllar bu ilişki ve mikrobiyotayı etkileyen faktörlerin çok konuşulacağını gösteriyor" dedi.

Sağlık Haberleri

Prostat ve meme kanserinde umut ışığı
Adana’da bisiklet tutkunları ‘Sağlığın keyfini bisikletle sürelim’ sloganıyla pedalları çevirdi
Sağlıklı yaşam için pedal çevirdiler
Kazakistanlı 14 yaşındaki Nikita şifayı Pendik’te buldu
Kızılay 1. Genel Başkan Yardımcısı Saygılı: "2 bin 250 ünite kan toplandı"
Havaların ısınmasıyla tozun etkisini hissettirdiği enkaz kentte yaşayan vatandaşlara maske uyarısı
Astım hastası kadın uçak ambulansla Ankara’ya sevk edildi
Hastalar artık Adıyaman ve çevre illere gitmeyecek
Yüksekova’daki iki bölgede nöbetçi eczane bulundurulmasına karar verildi
Kütahya Evliya Çelebi Hastanesinde Dünya El Hijyeni Günü bilgilendirme standı