Seyran Park
Doğa Veteriner Kliniği
SON DAKİKA
Yaşam 17 Temmuz 2014 - 15:44 Yorum: 0

Ayakkabılarınızı çıkarmayın ben yıkarım

Malatya Güncel Okuru "iftar öncesi yaşadıklarını" Bizlerle paylaştı. Yaptığımız değerlendirme sonucu Sizlerle paylaşmayı uygun gördük...

Ayakkabılarınızı çıkarmayın ben yıkarım

“Ayakkabılarınızı çıkarmayın ben yıkarım”

İftara 20 dakika var…

50 yaşlarında bir teyze yola açılan tek katlı, tek odalı evinin önünde…

Etraftan bulduğu bir taşı kendisine sandalye yapmış, sırtını evinin kireçle boyadığı duvarına dayamış…

 İftar açmak için ezan saatini bekliyor!

Bir an yoldan geçerken gayri ihtiyari gözüm bu teyzeye takıldı, annemin kapı önünde beni beklediği günler aklıma geldi daldım gittim yıllar öncesine…

Şehirde beton binaların arasında tek katlı, tek odalı yıkılmak üzere duvarları kireç ile boyanmış bir ev…

Gördüğüm kadarıyla kimsesi yoktu teyzenin… İftara 20 dakika var, herkes sofrasını kurmuş veya kurmak için hazırlıklarını yapıyor. Bir koşuşturma, bir heyecan, vuslata az kaldı…

Benim gibi iftara yetişmek için yolda olanlar tüm hızıyla evine ulaşmak için koşar adım yürüyor. Bu koşuşturmada hanım teyze bende şimşek etkisi yaratıyor. Ramazan ayının farkı da burada! Tüm alıcılarınız açık, tüm merhamet duygularınız zirvesini yaşıyor. Bu çok bilindik bir hadise ama o kadar önemli ve o kadar anlamlı bir hadise ki beklide bana bu duygularımı yaşatan şey! Sizlerle paylaşmak istiyorum.

Cenab-ı Hakk yaratmış olduğu nefse demiş ki! Allah nefse yani yaratmış olduğu mahlûkata diyor ki:

‘’Ben neyim, sen nesin?’’ Nefis hemen cevap vermiş: ‘’Ben benim sen sensin!’’

Bu cevap karşısında azap vermiş Cenab-ı Hak, cehenneme atmış ve yine sormuş ve cevap değişmemiş: ‘’ Ben benim, sen sensin! ’’

Yüce Yaratan hangi azabı vermişse nefis bencillikten vazgeçmemiş. Sonra açlık ile azap vermiş. Açlık azabına gelinceye kadar belki de yüzlerce azap türüne maruz kalmıştı bilemeyiz ama o içindeki kibir ve firavunluk bir türlü ölmemişti… Aç kalan nefse yine sormuş: ‘’ Sen kimsin, ben kimim? ‘’

Nefis cevap vermiş: ‘’ Sen benim Rabbimsin ben ise senin aciz bir kulunum’’

İşte bütün mesele burada, “nefsimize hükmettiğimiz zaman her şeye hükmedebiliyorsunuz” ben bu duygularla hanım teyzeyi izlerken bir anda hanım teyzenin ziyaretine birkaç misafir geldi. Bende gayri ihtiyari izlemeye başladım. Biraz daha hanım teyzenin evinin önüne doğru yaklaştım. Kimdi hanım teyzenin misafirleri diye merak ettim. Oysaki hiçte misafir bekler gibi bir hali yoktu hanım teyzenin boş boş etrafı izliyordu. 

Araçlarından inen birkaç kişi hanım teyzeye doğru yaklaştı. Bende o esnada hanım teyzenin yanına geldim. Arabanın bagajında bir kutu çıkarıp hanım teyzenin yanına geldiler. Hayırlı iftarlar teyzeciğim nasılsın diye hanım teyze ile sohbete başladılar. Hanım teyze teşekkür etti. “Sağol muhtar Allah razı olsun sen bizi yalnız bırakmıyorsun” diye muhtara teşekkür etti. Muhtar ise “hanım teyze misafirlerin var, bak bu gelen Yeşilyurt Belediye Başkanı Hacı Uğur Polat” diye seslendi. Hanım teyze sağ olsun Allah razı olsun diyerek, karşılık verdi. Başkan Polat Hanım teyze ile kısa bir süre sohbet etti. Hikâyesini durumunu öğrendikten sonra teyze birde evine bakalım dedi. Hanım teyze tam hanımefendi, kendisi kapı önünde içeri girmeden misafirlerinin geçmesi için eliyle işaret etti, buyurun.

İşte tam o an benim gözyaşlarıma hakim olamadığım bir andı. Başkan ve misafirler tek odalı eve girmek üzere iken ayakkabılarını çıkarmaya başladılar. Hanım teyze arkadan içten ve samimi bir ses tonu ile sesleniyor “Ayakkabılarınızı çıkarmayın, Allah’ınızı severseniz, çıkarmayın! Ben temizlerim” İşte dün bir iftar vakti benim yaşadığım bu duygu yoğunluğu nefsimin ne kadar hassas ve duygusal bir anda olduğunun habercisi… Nefsimizi terbiye eden rabbime binlerce kez hamdolsun.

 Ben bu ruh hali ile daha fazla hanım teyzenin evinin kapsında duramadım biraz uzaklaştım. Birkaç adım ilerde Başkan Polat’ın şoförü arabasının yanında duruyordu.  Onunla birkaç kelime etmek istedim. Yeşilyurt Belediye sınırında olduğumu ve benim oturduğum mahallenin de Yeşilyurt Belediyesi sınırlarında olduğunu da bu vesile ile öğrenmiş oldum.   

Öğrendiğim bilgiler ışığında Başkan Polat’a olan sevgim, saygım bir kat daha arttı. Verdiğim oyun karşılığını yerine getirdiği ya da getirmeye çalıştığı için mutlu oldum. Meğer Başkan Polat her gün üç mahallede, üç aileyi yani bir günde toplam dokuz aileyi iftar öncesinde ziyaret ediyormuş. Gitmeden önce mahalle muhtarından maddi durumu iyi olmayan üç aileyi ziyaret etmek istediğini söylüyormuş, aileyi rahatsız etmemek adına mahalle muhtarını da yanına alarak iftara bir saat kala bu aileleri ziyaret ediyormuş. Ziyarette giderken yanında iftar için tatlı, ailelerin ihtiyaçlarını karşılayacak hediye çeki ve çocuklar için hediyeler götürüyormuş. Başkan başka iftarlara katılıyor mu diye sorduğumda şoför arkadaş  “bana iletilen bugün için başkanımızın uğrayacağı ya da uğraması gereken en az beş iftar var” dedi.  

Yeşilyurt Belediye Başkanımız Hacı Uğur Polat’tan güzel bir davranış, güzel bir hizmet, ama en güzeli bizim gururlu, onurlu bir o kadar da gönlü geniş hanım teyzelerimizin varlığı! Onların duaları olmasa biz ne yaparız…

Haber Kaynağı: MALATYA GÜNCEL
Malatya Haber
Malatya Haber
Malatya Güncel Haber