Seyran Park
Doğa Veteriner Kliniği
SON DAKİKA
Ramazan Durmuş

Haykırış... Yakarış... Uyanış Rabbim uyanış!

17 Ocak 2015 - 17:56 Yorum: 13

Yaşadıklarımız karşısında insanlarımız çığlık çığlığa...

Türkiye Cumhuriyeti’nin yaşadığı sıkıntılar karşısında feryatlar hiç bitmiyor.

Nerede mi; elbette havuz medyasında değil!

Haykırışlar...

Yakarışlar...

Sosyal medyada söz oluyor, şiir oluyor çağlıyor da çağlıyor...

Ama ne yapalım; üç gün konuşulanı dördüncü gün unutan bir toplum yarattık iftiharla... Devlet büyükleri böyle diyor!

Artan çığlıklar ve feryatlar karşısında kelimeler şiir olup dökülüyor dillerden... Size iki tanesini paylaşacağım bu yazımda...

İkisi de uzağımda değil; iki kardeşim... Biri ortaokul yıllarımın şahidi Ali Akarsu... Diğeri çocukluk yıllarımda hızlı avcılığına gıpta ile baktığım rahmetli “Kara Osman” ağabeyimin evladı Akife Ayhan Hanımefendi...

Ali Akarsu kardeşim, “Dedemin Yurdu” derken kelimeler nasıl diziliyor peş peşe:

“Gel be ağam, gel be paşam savaşa, / Şahin suskun, karga tünemiş başa, / Konmayalım karganın sofrasına, / Düşmeyelim kargadan kalan leşe!
Biz kartalız, biz şahiniz, biz beyiz, / Biz kargadan, biz sırtlandan üsteyiz, / Suskunluğu bozunca öğrenirler, / Kükreyince arslanlardan öteyiz!
Biz aç kaldık, biz avlandık dağlarda, / Karga sustu, sırtlan pustu bağlarda, / Can aldık, can verdik bu topraklarda, / Karga, sırtlan yatar has otağlarda!
Biz biliriz o gün kimler saklandı, / Kaçkın nasıl çıktı, nasıl aklandı, / Kötü niyetini gizlemek için, / Hukuk havuzlarımızda paklandı!
Paklanmaz paşam bunlar paklanmaz, / İçi kara olan odun aklanmaz, / Bakıyorsun işte, mızrak göründü, / Mızrak sivri, çuvallarda saklanmaz!
Mahşeri gösterir, vatanı yerler, / En karanlık köşelerde tünerler, / Ahmağı, aptalı siper edinip, / En büyük orduyu biz kurduk derler!
Biz akız, biz doğru, biz büyük ordu, / En yiğit analar bizi doğurdu, / Karanlık yollara göndermeyelim, / Bu aziz, bu büyük, bu kutsal yurdu!
Uyan ey yurdumun evladı uyan, / Yolun uçurumda, kalmadı duyan, / Bilirim asil kan damarlarında, / Şahlanınca kalmaz senden korkmayan!”.

Ali Akarsu kardeşimin bölünmez yurdumun tüm vatanseerlerine armağan ettiği bu dizilerde damarlarımızdaki asil kanın varlığını hatırlatıyor; uyanışa davet ediyor.

Akife Ayhan Hanımefendi ise bir gurbetçimiz... Yıllar önce çıktığı Alamanya’da Türklük hamurundan hiçbir şey kaybetmeyenlerimizden...

O da “İsyan” diyor şiirine; kelimeleri birbirine zincirleme ekliyor:

“-Yağmur olup yağacağım göklerden, / Kuruyan topraklarla buluşacağım, Vatan diye bağıracağım bütün sesimle, / Dinmeyen fırtınalara inat.

Meydan okuyacağım bozuk düzene, / Zamansız ölümlere isyan edeceğim, / Karşı duracağım kahrolası töreye, / Dimdik duracağım eğilenlere inat.

Bazen karanlıkta çoban yıldızı, / Bazen ay olacağım üç hilalin üstünde, / Güneş olup doğacağım her sabah, / Gecenin karanlığına inat.

Şefkatimle saracağım dünyayı, / Bazen abla, bazen bir dost, bazen arkadaş, / Elif olacağım seven gönüllere, / Sevmeyi bilmeyenlere inat.”

Türk insanının uyanışının özlemiyle her yeni güne Bismillah derken Yüce Türk Mustafa Kemal Atatürk’ün bir önemli sözüyle yazımıza nokta koyalım:

“- Yalnız tek bir şeye ihtiyacımız vardır; çalışmak...”

YAZARIN DİĞER YAZILARI