Beyin kanamaları hakkında bilgi veren Prof. Dr. Emrah Aytaç, "Beyin kanamaları tüm inmelerin yüzde 20’lik kısmını oluşturur" dedi.
Fırat Üniversitesi Hastanesi Nöroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Emrah Aytaç, beyin kanamaları hakkında bilgiler verdi. Prof. Dr. Emrah Aytaç, "Hemorajik inme, yani beyin kanamaları beyni besleyen damarların ani yırtılması sonucu ortaya çıkan kalıcı nörolojik fonksiyon bozukluğudur. İki tür beyin kanaması vardır. Daha çok hipertansiyon sonrası görülen beyin parankiminin içerisinde olan kanamalar ve beyin baloncuklarının patlaması sonucu oluşan kanamalar şeklindedir. Beyin kanamaları tüm inmelerin yüzde 20’lik kısmını oluşturur. Bunun yaklaşık yüzde 15’lik kısmının parankimal intraserebral hemoroji (yani beyin dokusu içinde olan kanama) beyin kanamaları oluşturur. Yaklaşık yüzde 5’lik kısmını ise subaraknoid (yani beyin zarları arasına olan kanama) kanamalar oluşturuyor. Beyin baloncuğu sonrasında ortaya çıkan beyin kanamalarında hastaların dikkatli olması gerekiyor. Bu beyin kanamalarında şiddetli baş ağrısı ile başlıyor. Hastanın hayatında daha önce hiç hissetmediği kadar şiddetli baş ağrısı hisseder. Bunun yanında, bulantı, kusma ve bilinç bozukluğu oluşur. Baloncuğa bağlı olarak gelişen beyin kanamalarında bazen kanama olmadan bir ay öncesine kadar dayanan öncül baş ağrıları ile hastalar bize başvurur. Bu açıdan dikkatli olunmalıdır" diye konuştu.
Aytaç, "Beyin baloncukları kanaması durumunda bu hastaların yüzde 10’luk kısmı kanama olur olmaz hayatlarını kaybeder. Geriye kalan yüzde 50’lik kısmı da bir ay içerisinde hayatlarını kaybeder. Çok ölümcül seyreden bir hastalıktır. Kanayan veya kanamayan beyin baloncuğu tespit edildiğinde o baloncuğun kapatılması ya da cerrahi işlem ile klipsleme denilen işlem ile baloncuğun ortadan kaldırılması gerekir. Diğer bir tedavinin ise kasıktan girilerek baloncuğun tespit edilerek metal örgüler ile baloncuğun kapatılması işlemidir. Bu yöntem, hastalarda hayat kurtarıcı bir işlemdir. Yeni başlayan baş ağrısı, bilinç bulanıklığı ve ateş gibi belirtileri olan hastaların, hiç vakit kaybetmeden acil servislere başvurmaları gerekmektedir" şeklinde konuştu.