Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı verilerine göre, elektrik piyasasındaki serbestleşme ve özelleştirme uygulamaları hususi bu piyasanın üretimdeki payını mühim oranda artırdı.

Mevzuat değişiklikleriyle bu sürecin desteklenmesiyle hususi saha sebebi ile gerçekleştirilen enerji üretim tesisi yatırımları ivme kazandı. 

Yapılan çalışmalarla elektrik üretiminde 2003'te yüzde 57 bulunan hususi saha payı, bu senenin ilk yarısında yüzde 71,3'e ulaştı.

Söz konusu devirde kamunun elinde bulunan üretim birimlerinde fon tipine kıyasla enfazla daralma termik bazlı çalışan santrallerde görüldü. Aynı devirde hususi sektörde termik ve hidrolik bazlı üretimde kayda paha artış kaydedildi.

Bu senenin ilk yarısında Türkiye'de 121 bin 350 gigavatsaat elektrik üretildi. Bunun 86 bin 539 gigavatsaatini hususi saha şirketleri, 34 bin 812 gigavatsaatini ise Elektrik Üretim Anonim Şirketi ve bağlı ortaklıkları sağladı.

Elektriğin 5'te dördü termikten

Geçen senenin sonunda termik kaynaklardan elde edilen elektrik yekün üretimin yüzde 71,5'ine karşılık gelirken, senenin ilk yarısında yüzde 78'e çıktı.

Termik santraller bu senenin ilk 6 ayında 95 bin 197 gigavatsaat elektrik üretti. Bu üretimin 72 bin 229 gigavatsaatini hususi üretim şirketleri, 11 bin 844 gigavatsaatini halk yaptı. Termikten elektrik üretiminde hususi bu piyasanın payı yüzde 76'yı buldu. 

Hidrolikten elde edilen elektrik geçen yıl toplam üretimin yüzde 25'ine karşılık gelirken, senenin ilk yarısında yüzde 18'e geriledi.  

Hidrolik santrallerde bu senenin ilk 6 ayında 21 bin 523 gigavatsaat elektrik üretildi. Bu üretimin 11 bin 844 gigavatsaatini kamu, 9 bin 680 gigavatsaatini hususi üretim şirketleri yaptı. Hidrolikten  elektrik üretiminde kamunun payı yüzde 55, hususi bu piyasanın payı ise yüzde 45'e karşılık geldi. Hidrolik, kamunun hususi sektörden daha fazlaelektrik ürettiği tek fon oldu.

Yılın ilk yarısında rüzgardan elde edilen 3 bin 566, jeotermal kaynaklardan elde edilen bin 64 gigavatsaat elektriğin tamamını hususi saha üretti.

Bu senenin haziran ayı itibarıyla Türkiye'nin kurulu gücünün yüzde 64,3'ünü hususi sektör, yüzde 35,7'sini halk üretim tesisleri oluşturuyor.