Seyran Park
Doğa Veteriner Kliniği
SON DAKİKA
Ramazan Durmuş

Saçmalık neresinde?

09 Ekim 2011 - 23:35 Yorum: 15

Artan şehit haberleri üzerine Türk kamuoyunda Kandil’e bir kara hareketinin iyi olacağı herkesin ortak görüşü...
Milliyetçi Hareket’in Lideri sayın Devlet Bahçeli Bey, burada bir adım daha ileri gitti ve şehit cenazeleri için “ciğerim yanıyor” diyen sayın Başbakan’a şu çağrıyı yaptı:
“-Ciğeri yanıyorsa Kandil’e bayrak diksin!”
Sayın Bahçeli’nin bu çağrısı kamuoyunda yankı buldu... Kamuoyunun desteği de büyük oldu...
Gel gelelim, bu çağrı Başbakanımız için “Saçma” oldu!
Sayın Devlet Bahçeli Beye cevap veren Başbakanımız, açıklamaya söz dalaşı, laf dalaşı benzetmesi yaptı ve şöyle dedi:
“- …Bayrağı dikmişsin, terör mü bitecek? Böyle saçmalık olur mu?”
Başbakanımız, medya kalemşörlerine tembihte de bulunuyor!
“- Bu soruları siz de sormayın, yazmayın!”
Evet, Kandil’den şer odakları, kandan beslenenler ve de bebek katilleri Türkiye’me zarar veriyorsa, Mehmetçiğimin canını alıyorsa, masum vatandaşımı öldürüyorsa, sadece görev aşkı ile orada görev yapan öğretmeni kaçırıyorsa Kandil, Irak’ınmış hiç fark etmez! Çıkılır, taş üstüne taş bırakılmaz; bölücü eşkıyanın paçavrası yerle bir edilir.
Gerçekten de bu kadarını da mı yapamayız?
Ayrıca sayın Bahçeli Bey’in bayrağı dikmekteki kastı da ortadadır. Sayın Bahçeli, Kandil’in terör yuvalarından temizlenmesini istemektedir ama Başbakan, bayrak polemiğine girerek bunun saçma olduğunu söyleyebilmektedir.
Bu saçma açıklamaya cevabı da Milliyetçi Hareket’in Grup Başkanvekili sayın Oktay Vural en güzel cevabı vermiş bulunmaktadır.
Bakınız, Oktay Vural Bey, bayrağın ne anlam ifade ettiğini ne de güzel anlatıyor:
“…Bu bayrak huzura, kardeşliğe, birliğe, bütünlüğü karşı olanlara gücün timsalidir. Egemenliğimizi ve bağımsızlığımızı ortada kaldırmak isteyenlere karşı da bu milletin gücü ve iradesidir.
Biz bu yetkiyi niçin verdik? Eğer Türk Silahlı Kuvvetleri, PKK'yı bertaraf etmek için orada bulunacaksa, elinde hangi bayrak olacak?
Başbakan mazeret arıyor.
Bayrak; huzur, güven, irade, egemenliktir. Türkiye Cumhuriyeti'nin her yerinde bu bayrağın gereğini yapmazsan, sana göre bir bez parçasıdır. Bayrağın gereği, egemenliğini bölmek, parçalamak isteyenlerle müzakere etmek değildir, iradesini kabul ettirmektir.
…Bizim arzu ve isteğimiz; bu milleti bölmek isteyenlerin, teröristin kandilini söndürmek, bu milletin kardeşliğini savunan albayrağın iradesini hakim kılmaktır. Bu millet nefes almak istiyor, bu bayrak nefes almadır.”
Gerçekten de Kandil’e bayrak dikmenin neresi saçma?
* * *
Bu önemli konuyu burada bitirip Yeşilay’ın bira festivali mücadelesi konusunda da birkaç söz edelim.
“Octoberfest” adıyla bilinen ve Almanya ve Alman kültürüne ait olan “Bira Festivali” Antalya’nın ardından İstanbul’da kutlanacakken, bu sefer de Türkiye Cumhuriyeti’nin Kültür
Bakanlığı da bu festivale doğrudan destek verince Yeşilay Cemiyeti kıyameti kopardı.
Türkiye Yeşilay Cemiyeti Genel Başkanı Av. Muharrem Balcı, yaptığı yazılı açıklamada, Bakanlığın tavrını ihanet olarak değerlendirdi ki gerçekten çok sert bir tavır...
Sayın Balcı’nın haklı gerekçeleri elbette ki çok fazla... Ancak Kültür Bakanlığı’na karşı acımasızca tavrının sebebi acaba Ertuğrul Günay isminden mi kaynaklanıyor, bilemiyorum!
Açıklamaya göre, Kültür Bakanlığı bu festivale destek olarak Türk halkını karşısına almaktan çekinmiyormuş...
Bira festivali düzenleyen ve destek olanların elbette yıkılan yuvaları, yitirilen canları, acı çeken aile ve alkol batağındaki gençleri görmezlikten gelmemesi gerekiyor.
Yeşilay’dan gelen yazılı açıklama metninde alkol ve zehir tacirlerinin süslü oyunlarına da dikkat çekiliyor.

YAZARIN DİĞER YAZILARI