Seyran Park
Doğa Veteriner Kliniği
SON DAKİKA
Konuk Yazar

Selçuk Çitil -2-

29 Aralık 2008 - 00:36 Yorum: 0

Bir Krizin Anatomisi – 2-
Geçen yazımızda hatırlanacağı üzere krizin temellerine kısaca değinmiştik. Bugün bütün ekonomistlerin ağzında sakız haline gelmiş, hedge fonlarının ne anlama geldiğine değinmek uygun olur kanısındayım.
Hedge fonlar özellikle 1950 li yıllarda ortaya çıkmış Yabancı para ile iş yapan firmaların risk azaltmak amacıyla kullandıkları bir finansal araçtı. Bu firmalar sözleşme yaptıkları yabancı paraların devalüasyon riskinden çekindikleri için başka paraların gelecekte değerleri üzerine takas etmeye başlamışlardı. Ancak 90 lı yıllarda ABD"de bu sisteme yeni eklentiler yapılarak sadece dövizlerin değil mallarında gelecekteki değerleri üzerinde spekülatif amaçlı bu fonlar kullanılmaya başlanmıştı. Başlangıçta bu masum kumar 2003 yılından sonra dünyayı faciaya götüren bir sürece dönüşmüştür.
Peki, hedge fonlar nasıl çalışır? Hedge fon sahibi yatırım uzmanları size gelir. Tabi sizin elinizde de hatırı sayılır bir miktar para bulunmaktadır. Örneğin 1–2 milyon dolar kadar. Siz var olan faizi yetersiz bulmaktasınız örneğin ABD"de faizler %2–3 civarında. Bu adamlar gelip size yılda %10–11 civarında bir getiri sunuyorlar üstelik vergi yükü de çok düşük tabi sizde balıklama atlıyorsunuz bu fikre. Ama kafanıza da takılmıyor değil bu getiri nasıl sağlanacak.
Şöyle yatırım uzmanı bu parayı alıp daha az istikrarlı ülkeler Borsa yatırımlarına, faize, değerli hammaddelerin gelecekteki değerlerine ( petrol, pamuk, demir- çelik ve hububat vb…) bağlanmış kâğıtlara ve bir ipoteğe dayalı gayrimenkul yani mortgage işleri ile uğraşan finansal kuruluşlara bağlayacaktır.
Buraya kadar her şey yolundadır. Zira getiri iyidir ve risk dağıtılmıştır. Ama unutulmaması gereken piyasalardaki bir bozukluk domino etkisi gibi bütün piyasalarda olumsuz yönde tetikleyecektir. Peki, ilk düşen domino taşı hangisi olmuştur. ABD ve İngiltere" de kredi musluklarını sonuna kadar açan mortgage firmaları ki bu firmalar krizden önce piyasa fazla olan parayı satmak amacıyla mortgage kredilerinin adeta suyunu çıkarmıştır. Nasıl mı?
Siz bankaya ipotek ederek bir ev satın almak istiyorsunuz ve bir ABD bankasına başvuruyorsunuz. ABD bankası sizin sicilinizi kontrol ediyor o da nesi sizin siciliniz pek parlak değil daha önce pek çok bankaya borç takmışsınız ve 2004 önce bütün kredi talepleriniz red edilmiş. Ama dün dündür, bu gün makûs talihiniz dönmüştür size hemen kredi verilir. Aradan bir yıl geçer kredi borcunuzu zar zor ödemektesiniz. Ama bu sırada aldığınız evin değeri yaklaşık %10 civarında artmıştır ve banka sizi arar ve size bu artan değer üzerinden ek bir kredi sunmayı teklif eder. Tabi sizde kabul edersiniz yıl 2007 olmuştur artık aldığınız ek krediler dâhil hiçbir krediyi ödeyemeyecek binlerce kişi arasındasınızdır. Banka evinizi satmak üzere el koyar ancak satacak kimseyi bulamaz zira kimsede para kalmamıştır. Ve size kredi veren banka batma eşiğindedir. Hemen başka bir bankaya teminat olarak sizin mortgage kredi sözleşmenizi göstererek borç para alır. Artık iki bankada batmak üzeredir. Böylece bütün piyasa sıkışmıştır.
Ve finansörleri hedge fon sahipleri paniğe kapılmıştır. Hemen likit varlıklara yani Paraya ve altına hücum!
Bir sonraki yazıda bunun gelişme olan Türkiye gibi ülkelere etkisini anlatmaya çalışacağım. Görüşmek üzere…

YAZIYA YORUM YAP
UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderilen, yorumlar/yorumcuya aittir.
Hiç bir şekilde Malatyaguncel.com sorumlu değildir.
İHA tarafından geçilen tüm haberler, bu bölümde malatyaguncel.com editörlerinin hiçbir editoryal müdahalesi olmadan otomatik olarak ajans kanallarından geldiği şekliyle yer almaktadır. Bu alanda yer alan haberlerin hepsinin hukuki muhatabı haberi geçen İHA ajansıdır.
YAZARIN DİĞER YAZILARI