ABD, 2007 yılında İngilizce Dil Birliği yasası çıkardı. Yasanın gerekçeleri şöyle:
1)Eğitim ve resmi yazışma masraflarından tasarruf sağlamak
2)Ülkedeki az gelişmiş bölgelerin dil farkı sebebiyle geri kalmalarını önlemek (Birleşmiş Milletlerin, resmi dil için kullandığı gerekçe budur; buna atıf yapılıyor yani)
3) İngilizcenin “ABD’deki farklı etnik köken, kültür ve dilleri birleştiren temel olgu” olduğu gerçeğinin kabul edilmesi.
İngilizce Dil Birliği Kanunu, şu zorunluluğu getiriyor:
1)Kamu ve özel tüm işyerlerinde İngilizce kullanılması
2)Vatandaşlık başvurularının Güvenlikten Sorumlu Bakanlığa verilen “İngilizce bilme şartını yerine getirmek” yetkisine göre işlem görmesi.
Şimdi, ABD titizlikle bu yasayı uygulamaya yönelirken, Avrupa Birliği projesine rağmen, her Avrupa ülkesi kendi dilinde yayın ve eğitimde ısrarlı iken, Türkiye’ye ne oluyor?
Şimdi birisi çıksa ve; Türkiye’de “Türkçe Dil Birliği Kanunu” konulsa ve “Türkçe, Türkiye’deki farklı etnik köken, kültür ve dilleri birleştiren temel olgudur. Eğitimde ve resmi yazışmalarda tasarruf sağlamak gerekir. Ülkedeki az gelişmiş bölgelerin dil farkı sebebiyle geri kalmalarını bu kanun önler. KAMU VE ÖZEL TÜM İŞYERLERİNDE TÜRKÇE KULLANILMALIDIR” DESE, NELER OLUR?
NELER OLACAK, HEMEN İNSAN HAK VE ÖZGÜRLÜKLERİNDEN BAŞLANIR, DİYENİN NE IRKÇILIĞI KALIR VE NE DE FAŞİSTLİĞİ!
Hey gidinin Amerika"sı.. Bizim gibi ülkeleri bir çocuk oyunlarının oynandığı hamur gibi oynayıp şekillendirmeye çalışan Amerika... Sen kendi ülkende bu tür uygulamaları getirirken. bize niye birilerini bulup sözde demokrasi adı altında dayatmalarda bulunuyorsun?
Sanma ki bu halk seni iyi bilmiyor ve tanımıyor! Biliyor da, ne yazık ki yönetenlerin engeline takılıyor..
ABD’nin 350 milyon nüfusunun yaklaşık 1/3’nin anadili İspanyolcadır.
Şimdi bu yazıyı okuyan malum parti yanlıları ya da bilip bilmeden konuşan birileri kim bilir beni nelerle suçlayacaklar, gerçeği bir konuya teğet geçtiğim için. Varsın zırvalasınlar buzden söylemesi ve uyarması..
Raşit Kısacık
