“Tıpta Sözün Demi” tıpla ilgili yüzün üzerinde özlü sözün estetik bir şekilde yazıldığı kitabın adıdır. Bu kitap, yazarın benzer formatta çıkardığı beşinci kitaptır. 2003 yılında “Tıpta Duvar Yazıları”, 2007 yılında “Tıpta Özlü Sözler”, 2008 yılında Hekimlikte Özdeyişler, 2009 yılında “Tıpta Özdeyişler” yazarın diğer kitaplarıdır.
“Tıpta Sözün Demi” kitabının arka kapağındaki alıntıyla sizi baş başa bırakıyorum.
Erişkin eğitimi çocuk eğitiminden farklıdır. Erişkinler için: "Siz öğretemezsiniz, onlar öğrenirler" denmektedir. Erişkinin öğrenmesi için mutlaka kendisinin istemesi gereklidir, yoksa zorla ona bir şey öğretilemez. Benzer şekilde "Öğrencisini etkilemeden öğretmeye kalkanlar, soğuk demiri boş yere döverler" denmektedir. İşte bu noktada tıp öğrencisini ilgisini nasıl derse çekebiliriz diye düşünmeliyiz.
Rahmetli Sami Zan, anatomi gibi zor bir dersi bir gösteri şeklinde anlattığı için yıllardır öğrencilerinin belleklerinden silinmiş değildir.
Bu noktada kelimelerin gücünü kullanmamız gerektiği görüşündeyim. Etkin özlü sözleri kullanarak öğrencilerimizin ilgisini çekip öğrenmeyi kolaylaştırabiliriz. Örneğin idrar tetkikinin böbrek hastalığı konusunda çok önemli bilgi verdiğini "İdrar tetkiki sıvı böbrek biyopsisidir" özdeyişi ile beyinlere kazıyabiliriz.
Benzer düşünceyle bilmeceleri de tıp eğitiminde kullanabiliriz. Küçükken öğrendiğiniz bilmeceler hiç aklınızdan çıkıyor mu? Örneğin,"Ağlar susar, safralı kusar, çilek çölesi kaka yapar" tıbbi bilmecesi invajinasyonu (ince bağırsağın iç içe geçmesi) akıldan çıkmayacak şekilde ne güzel de özetlemektedir.
Eğitime renk katacak, öğrenmeyi kolaylaştıracak özlü sözlerin ve bilmecelerin tıp eğitiminde yaygınlaşması dileğiyle.
