Seyran Park
Doğa Veteriner Kliniği
SON DAKİKA
Prof.Dr. C. Yakıncı
Prof.Dr. C. Yakıncı [email protected]

Kayısının sahibi kim?

18 Mart 2012 - 01:08 Yorum: 4

 

Bu haftaki konuğum İnönü Üniversitesi Kayısı Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Doç. Dr. B. Murat Asma. Sizleri onun yazısıyla baş başa bırakacağım. Keyifli okumalar...

Malatya dünya kuru kayısı üretiminin %60-80’ini ve dünya kuru kayısı ticaretinin %85’ine sahip durumdadır. 2011 yılında 90 bin ton kuru kayısı ihraç ederek 365 milyon Amerikan Doları girdi sağlamış durumdadır.

Bu rakamlar çok göz alıcı ama yeterli mi? Demem odur ki ülkemizin bir ili neredeyse meyveciliğini tek bir ürün olan kayısıya bağlamış olmasına rağmen yeterince gelir elde ediyor mu?

Kayısı ihracatıyla ülkeye girdinin 1 milyar Amerikan Doları olması neden hedeflenmesin?

İnsanın aklına kayısıyla ilgili birçok soru geliyor. Bu soruların muhatabı kim? Bu kadar önemli olan ve bir ilin adının önüne geçmiş bir ürünün sahibi kim? Fındığın reklamı yapılarak fındık ihracatındaki artış yöntemi kayısı için neden uygulanmasın?

Kayısının pazarlanması konusunda bilimsel araştırmalar neden yapılmıyor?

Neden yeni kayısı çeşitleri üretilerek mayıs-ekim ayları arasındaki dönemde piyasaya taze kayısı sunulmasın?

Birçok ürünün yapımında kullanılacak olan kayısı pulpu konservesi üretimi neden yapılmamaktadır?

Kayısı ürünü skalası neden genişletilmesin?

  Kayısının kullanım alanı neden genişletilmesin? Örneğin; çayın, gün kurusu kayısıyla veya kayısı pulpuyla kıtlama şeklinde içilmesi gibi...

Kuru kayısı üretiminde mekanizasyona gidip üretim maliyeti neden düşürülmesin?

Neden, neden neden?

Malatya’da kayısıyla uğraşan çeşitli kuruluşlar var fakat bunlar arasında işbirliğini sağlayacak, ileriye yönelik olarak kayısının stratejik planını yapacak, kayısı konusunda yapılacak araştırmaları yönlendirecek, bir organizasyona ihtiyaç vardır. Kısacası kayısının bir sahibe ihtiyacı vardır. İşte bu düşünce ile “Ulusal Kayısı Konseyi” kurulması planlanmış fakat her nedense yürürlüğe girmemiştir.

YAZIYA YORUM YAP
UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderilen, yorumlar/yorumcuya aittir.
Hiç bir şekilde Malatyaguncel.com sorumlu değildir.
İHA tarafından geçilen tüm haberler, bu bölümde malatyaguncel.com editörlerinin hiçbir editoryal müdahalesi olmadan otomatik olarak ajans kanallarından geldiği şekliyle yer almaktadır. Bu alanda yer alan haberlerin hepsinin hukuki muhatabı haberi geçen İHA ajansıdır.
YORUMLAR 4
Yorumcu
Üretici 23 Mart 2012 - 22:51
O zaman desenize kayıyı sadece üretenin sahibi yok. Geçen gün biraz gün kurusu alayım dedim. Ankarada organik mal satan dükkanda kahverengi gün kurusu malatya kayısısının fiyatı 18 TL idi. Bu durumda tüccar tabiki mevcut fiili durumun muhafazasını isteyebilir. Hatta Ulusal Kayısı Konseyinin kurulmasına da engel olabili, ki onlar engel oluyorlar. Zira tüccar organize olmuş ancak üretici 8-10 kere para harcayıp kayısıyı para eder hale getirmesine rağmen yaptığı üretim masrafları satış maliyetinden çıkarıldığı zaman bir yorgunluktan başka bir şey kendisine kalmıyor.
Yorumcu
Firuz Apak 23 Mart 2012 - 22:29
Adamın biri ağlamaklı imdat sesleri duymuş. Bakmış ki iki kişi kavga ediyorlar. Ancak altta olan değil üstte olan yardım istiyor. Değerli hocam, kayısı pazarının yüzde 85'ini almışız daha ne diye nedenleri sıralıyoruz. Kayısı Konseyine gelince, Eski Vekillerimizden Mehmet Şahin Uluslararası Zeytin Konseyinde ilham alarak Ulusal kayısı Konseyi çalışmalarını başlatmıştı. 40 kuruluştan Malatyadan da Sayın Asma görüş göndermişti ancak kayısının yönetmeliği zeytin gibi hazırlanıştı. Zira her ikisinin yasal dayanağı aynı idi. Hayli heyecanlanmıştık. Hatta Temmuz 2010 sayısında Londranın ünlü Monocle İş Dergisi Türkler ürettikleri kayısının dünyadaki 2,5 milyar dolarlık pazarına sahip çıkmaya başlıyorlar diye manşet atmıştı. Gel gör ki Ulusal Kayısı Konseyi Yönetmeliğini frenleyen sermaye çevreleri Mehmet Şahin'i de TBMM'den uzaklaştırmayı başarabildiler.Peki bu bayrağı kim taşıyacak? Elbetteki Vekilimiz Mustafa Şahin bu konuyu takip edecek. Ben Vekillerimizden sadece Sayın Mustafa Şahin'in bu konunun takipçisi olabileceğini düşünüyorum. Zira diğer Vekiller ve Eski Belediye Başkanımız Cemal Akın Kayısı Konseyi Konseyi konusunu hiç ağızlarına almadılar anmadılar. Bu durumda onlardan hala medet beklemek beyhude bir imdat çığlığıdır. Vekilimiz Mustafa Şahin bu konuyu Veli Ağbaba'yı da yanına alarak takip edebilir. Bunu unutmayın ve bir kenara yazın bunlar başarırsa başarırlar.
Yorumcu
m kemal aslan 19 Mart 2012 - 20:17
Yazınızı okudum.Malatyanın gelir kaynağıtürküyenin de ihracat kaynağı büyük getirisi olan ve besin bakımında çok zengin olan kayısının iyi bir pazar ve tanıtım yapılmadığı için yeterli fiata satılmamaktadır.Bugün piyasaya bakıyoruz üreticiden 4-5 liraya alınan mallar pazarlarda12-15 liraya satılmaktadır.Yaniüretici kazanmıyor.Aracı fırmalar kazanıyor.Tabii ki üreticilerin birliği olmadığından dolayı bu tür olumsuzluklar olmaktadır.Üretmeden çok örgütlenmenin olması gerekir.Gönül isterki kayısı gelştirme yanısıra yeni paZARLARIN BULUNMASI LAZIMDIR.
Yorumcu
İhsan KALENDER 18 Mart 2012 - 08:34
Umarız ki;BAYRAM hocanın kitabı işe yarar.Çünkü üreticiler KİTAP okumazlar.Belki özetlenmiş BROŞRLERİ gözden geçirip istifade edebilirler.Şayet 365 milyon doların YARISI, MALATYALI üreticilerin CEBİNE girerse DERİN BİR NEFES alıp kendilerine gelirler.360 milyon doların diğer yarısı ile TÜCCARLAR yeni İSTİHDAM alanları tesis ederek HEMŞEHRİLERİMİZE faydalı olurlar.KAYISI mevsiminin dışında taze KAYISI yemek herkesin HAYALİDİR.Ama BİLİMSEL TEKNİK çalışmalar sonuç verir ise neden olmasın?..Bu konu üzerinde çalışmaların olduğunu biliyoruz.Neticesini bekliyoruz.Bu arada BAYRAM hocayı da tebrik ediyoruz.
YAZARIN DİĞER YAZILARI