Seyran Park
Doğa Veteriner Kliniği
SON DAKİKA
Sumru Çelikcan

Yıkılan sadece binamı?

12 Mayıs 2011 - 18:07 Yorum: 3

Geçtiğimiz günlerde Malatya da yıkılan bina çok şükür ki can kaybına neden olmadı. Binanın yıkılmasıyla birlikte gözler o bölgeye, yanındaki binalara çevrildi. Velhasıl boşaltıldılar. Yol, trafiğe kapandı. Zaten ne olacak ki, her yerde yollar pırıl pırıl trafiğe açık. Orada bir müddet trafiğe kapalı kalsın. Can kaybıda yok nasıl olsa. En fazla iki ay sonra bu konuda unutulur, kapanır. Kapatılan milyon tane konu gibi…
Olayın ardından belediye başkanı Ahmet Çakır; can güvenliğini tehdit eden 80 bina vardı,60 ı yıkıldı. Diğer yıkılması gereken binalarla ilgili her hangi bir istatistik tutmadık dedi…
Yıkılan bu binada geriye kalan 20 nin içerisindeydi galiba. Ayrıca başkan a kesinlikle katılıyorum, kaldırım mühendisliği var ken, niye insan canını tehdit eden, yıkılması gereken binaların istatistiğini tutsunlar ki. Bizlerin canımı önemli, yoksa kaldırımlar mı?
Malatya da yıkılması gereken boş binaları bırakın, yeni yapılmış çok büyük paralara satılmış bir çok bina var yıkılması gereken. Şeker gibi dağıtılan ruhsatlar, neye göre dağıtılıyor merak ediyorum. Önüne gelen müteahhit oldu. İnşaatçı oldu…
Geçtiğimiz günlerde annemin oturduğu dairenin tavanı çöktü. Kardeşim ve annem kıl payı kurtuldu. O düşen parçalardan bir tanesi, vücutlarının her hangi bir yerine gelse yaşamaları mümkün olmazdı. Allah esirgedi. Hemen müteahhite telefon açtık durumu izah ettik. Son derece sakin ve normal karşıladı durumu. Rahatça, bir ara usta gönderir yaptırırım dedi. Kanın beynime sıçradığı andı o an. Durumun ciddiyetini da ha anlayacağı bir dilden izah edince, durum tespiti için eve bir bey geldi. Gelen beyefendi de aynı rahatlıkla olabilir böyle şeyler, niye abarttınız ki gibi bir cümle kullandı.Beyefendiye çok net bir soru sordum. Dün gece senin evinde bu olay yaşansaydı, karının ya da çocuklarının başına bu parçalardan biri denk gelmiş olsaydı ve ölmüş olsalardı, bu ukalalığı yapıyor olabilirmiydin diye sordum. Ve ustalar gelmeden resimlerini çektim tavanın halinin. Bu soruyu tüm inşaatçılara soruyorum aslında. İnşaat işi hata kabul etmez. Olabilirliği kabul etmez. Can taşıyor, insan oturuyor içinde…
O gün benim ailemden birine bir şey olsaydı bunun hesabını bana kim verecekti. Ellerini vicdanlarına koysunlar, ucuz malzemelerle dehşet paralara satılan evlerden gelen paraların asla kendilerine hayır etmeyeceğini bilsinler. Allah rahatlık versin deriz ya, Allah onlara rahatlık vermeyecek emin olsunlar…
Sayın Başkan istatistiğini tutmadık diyor ya, tutsun, kaldırım istatistiğinden çok daha önemli emin olsun. Bir takım önlemler almak için, birilerinin ölmesimi gerekiyor. Bu olayda ölüm olmaması, bu ihmali göz ardı etmemiz için bir neden olamaz. Yatırım en büyüğü insana yatırım mantığıyla çalışmıyor mu yoksa belediye. Bu binaları tespit etmek, yıkmak belediyenin işi. Mecburlar tesbit etmeye de, yıkmayada. Bu kadar yıldır bu bina belediye tarafından yıkılmadı, bir gün biri yıkılırsa çaresine bakarız mı denildi…
Yaşanan her olayda bir takım birimlere inancımızı yitiriyoruz. Bu olayla da sadece o bina yıkılmadı…
 

YAZARIN DİĞER YAZILARI