Bazen anlaşılmaz olduğumuzun farkında bile olmayız, iyilik yapayım derken, bir bakmışız karşımızdakini üzmüşüz. Karşımızdaki kişi bizim neler yaşadığımızı ve ne amaçla söz söylediğimizi bilmez bile
Hani deriz ya biraz empati yapsak diye
Empati yapmak için karşımızdakinin hangi konumda olduğunu, nasıl olduğunu, neler yaşadığını hangi sıkıntılarla uğraştığını bilmemiz gerekir. Bu anlamda sözü traji komik yani gülermisin ağlarmısın bir hikayeyle özetlemek istiyorum;
Kulağı duymayan, fakat hasta arkadaşını yorarım korkusu ile ziyaretine gidemeyen yaşlı adam sonunda şöyle düşünür; arkadaşımı ziyarete gitmesem çok ayıp olur. Varınca çok fazla oturmam çok da konuşmazsam sanırım arkadaşımı da rahatsız etmemiş olurum. Hem de ne konuşabiliriz ki, ben ona nasılsın derim oda bana mutlaka iyiyim diyecektir. Ben ona, ne yiyip, ne içiyorsun derim oda yediklerini sayar, bende aman oh oh o yiyecekler çok iyi der moral veririm. Sonra hangi doktor geliyor derim oda bir isim verir o zaman da o doktor mutlaka iyi edecektir çok hastayı kurtardı derim. İlaçların nelerdir derim, oda mutlaka ilaç isimleri söyleyecektir onu yormamak, duymam için arkadaşımın bağırmasına lüzum kalmadan ziyaret etmiş olurumder ve gönül huzuruyla arkadaşına gider.
Kapıdan girer girmez düşündüğünü uygulamaya başlar.
-Selemınaleyküm arkadaşım
hasta adamsa-Allah canını alsada gelemez olsaydın şimdi ben sana halimi nasıl anlatırım, sana duyura bilmek için ne kadar bağırırım Allah bilirdiye aklından geçer.
Ziyaretci adam konuşmasına kafasındaki gibi devam eder:
Nasılsın dostum der
-Nasolacak sürünüyom
-Aman iyi bâri, buna çok sevidim diyince hastanın asâbı bozularak her soruya ters cevaplar verir.
-Doktorlardan kim geliyor
-Azrail geliyor
-O çok güzel, onun için tecrubeli derler, çok insanı kurtarmış inşallah senide kurtarır.
-Eee ilaçlardan neler içiyorsun
-Nolacak zehir içiyorum
-Oh oh, o ilaçların da çok iyi olduğunu söylerler, inşallah yakında şifayı bulursun. Artık gelemem seninle câmide görüşürüz der ve izin ister. Hasta adam çılgına döner gelmez olda ölün gelsin. Senin gibi dost olmaz olsun birde utanamdan câmide görüşürüz diye aklınca cenazemi kasdediyor. diyerek adamın arkasından demediğini bırakmaz,hatta küser. Günler sonra iyileşen adam arkadaşının yaptıklarını başka bir arkadaşına anlatarak ona darıldığını söyler o arkadaşı da gidip duymayan adama olayı anlatır, adam çok üzülür ve gelir arkadaşından özür dilerken ben ne bileyim senin öyle cevaplar vereceğini der ve kırgınlığa son verirler.
Yazımı, Peygamber efendimizin alimleri ve ilim öğrenmeyi teşvik için söylediği bir sözle bitirmek istiyorum. Alimin ,ibadetle uğraşan abidle arasındaki farkı; ondördündeki ayın diğer yıldızlarla arasındaki farkı gibidir
. (Özgürlük Peygamberi Hz. Muhammed (S.A.V) , Abdurrahman Şarkavî, 2008) Hepimizin bu mubarek ayda ve sonraki zamanlarımızda karşılıklı iyi niyet, anlayış, dostluk, sevgi ve barış içinde bir yaşam sürdürmemiz umuduyla hayırlı ramazanlar
.